Orta yaşlarda kemik yapımı yıkıma eşittir. İlerleyen yaşlarda ise yıkım, yapımdan daha fazla olur ve buna bağlı olarak kemik kitlesi zamanla azalır
Gözenekli kemik anlamına gelen osteoporoz hastalığı en sık kadınlarda ve menopoz sonrası görülür gibi sanılsa da erkeklerde de karşımıza çıkabilir. Bu süreçte mineral içeriği azalan kemikler kolayca kırılır hale gelir. En fazla omurga kemiği, kalça kemiği, el bilek kemikleri etkilenir, zaten kırıklar da en sık bu kemiklerde olur. Zamanla boy kısalır, kamburlaşma gerçekleşir, sırt ağrıları başlar. Hatta yüzde bile kemik erimesine bağlı bir takım değişiklikler olup yüz ifadesini değiştirebilir. Şakak bölgesi ve elmacık kemikleri üzerindeki kemik yapısında azalma ile göz etrafı ve göz kapakları düşük gözükür. Yüz daha sarkık hal alır. Gençleşme amacıyla yapılan dolgular kırışıklıkları açmakla birlikte bu boşlukları da doldurmak içindir. İşte gördüğünüz gibi kemik erimesi sağlığımızı etkileyip kırıklara, ağrılara, kemik zayıflığı ile beraber hareket zorluklarına yol açtığı gibi yaşlanma belirtileriyle beraber güzel ve dinç görünmemizde de büyük oranda etkilidir.Kemik oluşumu için gerekli iki temel mineral, kalsiyum ve fosfattır. Yaşam
Yetersiz sürede ve yanlış antibiyotik kullanımı sonucu bakteriler hızla direnç geliştirir ve daha kuvvetli antibiyotiklere ihtiyaç duyulur.
Bugün 18 Kasım Avrupa Antibiyotik Farkındalık Günü, bakteri adını verdiğimiz mikroplarla olan infeksiyonlarda antibiyotikler hayat kurtarıcı olabilir. Ancak çok dikkatli kullanılmaları gerekir. İnfeksiyonu yapan bakterinin çeşidine göre uygun antibiyotik seçilmelidir. Ayrıca tam iyileşme sağlanması için yeterli dozda ve yeterli sürede kullanmak gerekir. Bu nedenle infeksiyonun yerine göre kültür ve antibiyogram yaparak mikrobu tanımak ve o mikrobun duyarlı olduğu antibiyotiği saptamak çok önemlidir. Bu tetkiklerin antibiyotik tedavisine başlanmadan önce alınması gerekir. Yetersiz sürede ve yanlış antibiyotik kullanımı sonucu bakteriler hızla direnç geliştirir ve daha kuvvetli antibiyotiklere ihtiyaç duyulur. Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ), konuyla ilgili çalışmalarını daha detaylı hale getirmek üzere kısa adıyla GLASS (Global Antimicrobial Resistance Surveillance System) olarak bilinen Küresel Antimikrobiyal Gözlem Sistemi’ni kurmuştur. Zira antibiyotiklerin yanlış kullanımı sonucu mikroplar elimizdeki bu ilaçlara karşı direnç geliştirecek ve ortaya
Bugün 11 Kasım! Benim doğum günüm. Sağlıklı bir kalbe, beyne, cilde yani sağlıklı bir bedene ve ruha sahip olmanın 11 yolunu sizlerle paylaşıyorum.
Hep duyarsınız, okursunuz ya, sağlıklı bir beyne ve hafızaya sahip olmanın 5 yolu, sağlıklı bir cilde sahip olmanın 8 yolu, sağlıklı bir kalbe sahip olmanın 10 yolu… Bu uzar gider. Belki de bazı şeyleri maddeler haline getirince hatırlaması kolay oluyor. Bir de bu maddelerin bazıları olmazsa olmaz, birkaçı da hani yaparsanız iyi olur gibi söylenir. Bazen de mümkün olduğunca az veya mümkün olduğunca sık diye ifade ederiz. Nedir bu mümkün olduğunca olan miktar?
Bugün on bir Kasım, 11.11 benim doğum günüm. Fransızlar bu tarihi birinci Dünya savaşının bitişi olarak kutluyorlar. Armistice yani ateşkes demek olan barış mütarekesinin imzalandığı gün aynı zamanda resmi tatil olarak kabul edilmiş. Paris’te yaşadığım günlerde yaş günümün resmi tatile denk gelmesinden memnundum. 2011 yılından beri ise trafik kazasında babamı kaybettiğim gün olması nedeniyle benim için kutlanacak gün olmaktan çıktı. Maalesef, bazen de insanlar sağlıklı olduğu ve sağlıklı yaşadığı halde trafik kazasında ya da başka bir kaza ile hayatlarını aniden kaybedebiliyor. Bu
İçinde bulunduğumuz hafta Lösemili Çocuklar Haftası; bu vesileyle, diğer adı ‘kan kanseri’ olan bu hastalıktan bahsetmek istiyorum.
Bugünkü yazımı çok sevdiğim dostum, eski çalışma arkadaşım Nazlı Sümer Akdoğar için kaleme alıyorum. Bir televizyon kanalında daha önce 3 yıl boyunca devam ettiğimiz sağlık programında Nazlı da editör olarak çalışıyordu. Yakın bir zaman öncesinde sosyal medya üzerinden paylaştığı bir video ile “Hikayeme Can Ver” ismiyle bir kampanya başlatarak sadece kendisi için değil, lösemi hastası binlerce kişi için kan örneği verme çağrısında bulundu. Hem kendisinin hem de onun gibi bu hastalığı yenmek üzere uygun donör bekleyenlerin sesi oldu.
İçinde bulunduğumuz hafta Lösemili Çocuklar Haftası. Bu vesileyle, diğer adı ‘kan kanseri’ olan bu hastalıktan biraz bahsetmek istiyorum. Lösemi çocukluk çağında görülen kanserlerin yüzde 25-30’unu kapsıyor, erişkin yaşta da ortaya çıkabiliyor. Nedenleri henüz tam olarak aydınlatılmış değil. Genetik yatkınlık, radyasyon ya da benzer ve türevleri, böcek ilaçları gibi kimyasal maddeler, bazı viral hastalıkların lösemiye neden olduğu çalışmalarla gösterilmiş. Kanımızın esas yapım yeri olan kemik iliğimizdeki ana hücrelerde
Rakamlar gösteriyor ki, kronik hastalık ölümlerinin neredeyse yarısı 70 yaş altındaki insanlarda erken ölüm şeklinde meydana gelmektedir
5. Tıp Dünyası Kurultayı 27-29 Ekim tarihleri arasında İstanbul’da toplanıyor. Her yıl farklı konulara ağırlık verilen Kurultay, bu yıl “Kronik ve Bulaşıcı Olmayan Hastalıklar” temasıyla düzenleniyor. Kurultayda obezite, diyabet, kalp damar hastalıkları, solunum yolu hastalıkları, kanserler gibi hastalıklar ele alınacak. Risk faktörleri ile beraber bu hastalıkların önlenmesi, kontrolü ve yönetilmesi konuşulacak. Kurultayın bugüne rastlayan oturumundaki konuşmacılar arasında yer almam vesilesiyle ben de Dünya Sağlık Örgütü’nün desteği ve Sağlık Bilimleri Üniversitesi’yle beraber yürüttüğümüz projemizden bahsediyor olacağım.
Dünyanın dört bir yanından gelecek bilim insanları, sağlık bakanları ve akademisyenleri buluşturan bu Kurultay sağlığın tüm dünya insanlarını aynı derecede ilgilendiren ve hiçbir fark gözetmeksizin etkileyen global önemini vurgularken aynı zamanda da tıbbın ortak bir dile sahip olduğunu gösterecek. Gerçekten de tıp öyle bir bilim ki, bu alanda çalışan doktorları hangi ülkenin vatandaşı olurlarsa olsunlar aynı çatı altında
Brezilya Kalçası ameliyatında, karın çevresi veya vücudun başka yerlerinden liposuction işlemi ile alınan yağlar kalçaya injeksiyonla verilerek şekillendirilmesi sağlanır
Bir tarafı düzelteyim derken başka tarafta kalıcı ve büyük bir hasar bırakmak anlamında ne kadar güzel ve yerinde bir deyimdir. Bazı estetik operasyonlarından sonra daha güzel görüneyim derken işin dozunu kaçırıp acayip yaratıklara dönüşenleri veya birtakım komplikasyonlar yüzünden kabus yaşayanları görüyoruz, duyuyoruz. Estetik ameliyatlar adı üstünde estetik amaçlı yapılan ameliyatlardır. Sıklıkla da keyfi kararlarla olur. Çıkan sonuçlar tam olarak beklenilen ölçüde olamayabilir. Ameliyattan sonra bir memnuniyetsizlik yaratabilir. Ancak daha da ötesinde, organlarda bir fonksiyon bozukluğu ya da işlevini hiç görememe gibi komplikasyonlar çıkabilir. Tabii en kötüsü ölümle neticelenebilir.
Her ameliyatın kendine göre ve hastanın sahip olduğu sağlık özelliklerine göre değişen riskleri vardır. Ameliyatta verilen anesteziye bağlı risklerin yanı sıra ameliyat esnasında kanama, doku, sinir zedelenmesi gibi çeşitli tehlikeler kimi zaman da ameliyattan saatler, hatta günler geçtikten sonra da karşımıza çıkabilir. Bu
Uykusuzluk, baş ağrısı, dikkat azlığı, konsantrasyon güçlüğü, sersemlik hissine yol açtığı gibi sağlığımızda ileriye dönük de birçok zarara neden olur.
Kalbimizin de uykuya ihtiyacı var derken kastettiğim tabii ki kalbin çalışmayı durdurup uyuyarak dinlenmesi değil. Nasıl ki bedenimizin uykuya ihtiyacı var derken bir yandan hayati organlarımız çalışmaya devam ediyorsa, kalbimizin de bu dinlenmeye ihtiyacı vardır. Bu nedenle uykuda dış uyaranlar da azaldığı ve vücut dinlenmeye geçtiği için nabız ve tansiyonda düşme gözlenir.
İdeal uyku süresi kişiden kişiye ve yaşa göre farklılık gösterir. Bu süre yetişkin biri için ortalama 7-8 saattir. Bu arada uyku süresinden daha çok uykunun kalitesinin önemli olduğunu biliyoruz. Bu nedenle uykunun evrelerinden bahsetmekte fayda var. Ana hatlarıyla uykunun iki tipi vardır. İngilizce hızlı göz hareketleri anlamına gelen Rapid Eye Movement kelimelerinin baş harflerinden oluşan REM tipi ve REM olmayan non REM tipi. Non REM tipi 4 evreden oluşur. İlki uykuya geçiştir, yaklaşık 5 dakika sürer. Gözler yavaşça göz kapaklarının altına girer, kas hareketleri yavaşlar ve bu aşamada kişi, kolayca uyanabilir. Daha sonra hafif uyku başlar. Gerçek uykunun ilk
Tütün kontrolüyle ilgili beş yılın eylem planının konuşulduğu Cenevre’de Dünya Sağlık Örgütü’nün konferansının en dikkat çeken konu başlıklarından biri de elektronik sigara kullanımıydı .
Ülkemizde dünyaya örnek teşkil edecek etkili önlemler alınmasına rağmen tütün kullanım oranlarında ne yazık ki son zamanlarda bir artış gözleniyor. Küresel bir salgın olan tütün kullanımına bağlı hastalıklar sebebiyle, dünyada her yıl 7 milyondan fazla kişi, ülkemizde de 100 binden fazla insanımız hayatını kaybetmekte. Ayrıca dünyada her yıl 1 milyon kişi, tütün ürünü kullandığı için değil, tütün ürünü dumanına maruz kaldığı için yaşamını yitirmekte. Sağlığımızı korumak için gerekli tedbirler ana hatlarıyla belli ancak uzun yıllardır önlenebilir ve kontrol altına alınabilir hastalıklar hâlâ dünyada ve ülkemizde en önde gelen ölüm sebebi olmaya devam ediyor. Bu nedenle Türkiye’nin de imzacısı olduğu Tütün Kontrolü Çerçevesi Sözleşmesi (TKÇS) tütün salgınının küreselleşmesine bir cevap niteliğinde olduğu için önemli. Geçtiğimiz hafta Dünya Sağlık Örgütü’nün TKÇS ile ilgili 8. Taraflar Konferansı’nın davetlisi olarak Cenevre’ydim.
Geçiş olarak görülüyor
Tütün kontrolü, tüketenleri uyarmanın yanı sıra