Gazeteci haberi kitaplaştırırsa…

11 Ekim 2020

Bir gazetecinin; çalıştığı kurumdan haber saklayıp kamuoyunu zamanında, doğru bilgilendirmek yerine, bu bilgileri kitabında kullanması etik değildir

Bob Woodward gazeteci olarak geçirdiği 50 yılda, dokuz başkanı konu alan 20 kitap yazdı. Kamuoyu onu, 1972’de Washington Post’ta gazeteci Carl Bernstein ile birlikte, ABD Başkanı Richard Nixon’ın görevinden istifa etmek zorunda kalmasına neden olan Watergate skandalını ortaya çıkarmasıyla tanıdı. Ancak aynı Bob Woodward, 2005’te, bir başka devlet skandalını örtbas etmekle suçlandı. Öyle ki; Başkan Bush’la 3 buçuk saat söyleşi yaparak, hiçbir meslektaşına sağlanmamış bir ayrıcalığı elde etmesine karşın, bunun bedelini “yönetimi incitmeyerek” ödemekle eleştirildi. “İmparator ne derse yazan adam” oldu. Yine aynı tarihlerde iki yıl boyunca gazete yönetiminden bilgi-isim sakladığı için meslektaşlarının hışmına uğradı.

Bob Woodward, bugün gazeteci kimliğini, Amerika başkanlarının en kalıcı “tarihçisi” olarak siyaset ve dünya medyasına yeniden hatırlattı. Başkan Donald

Yazının Devamı

Sosyal medya dijital Frankeştayn!

4 Ekim 2020

Los Angeles Times şöyle yazdı: “The Social Dilemma (Sosyal İkilem), bu sene gördüğünüz en önemli belgesel olacaktır.”Öyle de oldu. Dünya medyası da “The Social Dilemma” belgeselinin mutlaka izlenmesi gerektiğini, özellikle de genç kuşaklar için bunun bir zorunluluk olduğunun altını çizdi. Nedenini belgesel üzerinden açıklayalım.Sosyal İkilem” belgeseli, sosyal medyanın insanlara manipülasyon, aldatma ve sinsilik üzerinden empoze ettiği bilgilerle bizi nasıl kontrol altına aldığını anlatıyor. Anlatanlar, Twitter, Facebook, Instagram, Google gibi sosyal medyayı yaratan bilgisayar bilimcileri. Aralarında meslek etiği nedeniyle bu kurumlardan ayrılanlar var… Bugün, bu teknolojinin muhteşem şeylere ön ayak olduğu gerçeğini göz ardı etmiyor, felaket çığırtkanlığı yapıp korku salmıyorlar. Hatta bu platformlar sayesinde dünya çapında anlamlı sistematik değişimler olduğunu da kabul ediyorlar, ama sonuçları açısından madalyonun arka yüzünü hiç düşünmediklerini itiraf ediyorlar.

Kontro

Yazının Devamı

Meslektaşım bir robot!

20 Eylül 2020

Robot meslektaşlarımızın, camiamıza katılmaları yeni değil! Soru şu: Düşünen robot gazetecilerin yazdığı ya da yazacağı haberlerin etik ve hukuki sorumluluğu kime ait olacak?

2000’li yıllardan bu yana çeşitli medya kuruluşlarında “robot muhabir” olarak görev yapan yapay zekalardan biri, düşünebildiği için “köşe yazarlığı”na terfi etti. Robot meslektaşlarımız bu camiada yeni değil. Bir süre önemli kuruluşlarda çeşitli yayın ve raporların hazırlanmasında önemli rol oynadılar. Medyaya 2004’te Associated Press’te başladılar. 2010’da Statsheet’in basketbol karşılaşmalarına ilişkin 345 web sitesinden derlenen toplam 15 bin maça ait bilgiler de yapay zekanın eseri olarak kayıtlara geçti. 2017’de Southern Metropolis Daily’de çalışan bir yapay zekanın 300 karakterden oluşan güncel bir çevre haberini bir saniyede yazması hayli övgüye değerdi.


Yapay zekaların, haber analizi, röportaj, köşe yazıları gibi alanlara girmesinin de mümkün olup olmadığı tartışılırken, Guardian yeni köşe yazarını tanıttı.

Yazının Devamı

Bir paragraflık yazıda sekiz yanlış!

13 Eylül 2020

Bir üniversitenin mütercim tercümanlık bölümü, çevirmen Nükhet İpekçi İzet’in mesleki geçmişini kamuoyuyla paylaşıyor. Ciddi kurumun kaynağı, yalanlar üzerine kurulmuş ciddiyetsiz bir site. Haliyle tanıtım yazısının dörtte üçü yanlış. Yani bilgi bir tık ötede değil. Bilgi hâlâ emek istiyor.Bir habere konu olmuş, alanında uzman ya da bir olayla ilgili görüşüne başvurulan bir ismin; mesleki geçmişi de okurlara hatırlatılır. Bu bir politikacı, bilim insanı, hukukçu ya da sanatçı olabilir. Önemli olan kişiye ait profilin doğruluğu kesinleşmiş bilgiye dayanmasıdır. Bugün en iyi kaynak olarak bildiğimiz üniversitelerin resmî internet siteleri bile bu konuda güvenirliliğini yitirmiş görünüyor. Ege Üniversitesi’nin Edebiyat Fakültesi Mütercim Tercümanlık Bölümü internet sitesi bunlardan biri…

Nükhet İpekçi İzet kimdir?

Fakültenin sitesinde çevirmenlere dair bilgi veriliyor ve bu çevirmenlerden biri de Nükhet İpekçi İzet.

Yazının Devamı

Çağın trajedisi kültürlü cahiller!

6 Eylül 2020

Sosyal medya, doğruluğu kanıtlanmamış yanlış bilgilerle, gerçek bilgiyi sıfırlamış yeni bir insanlık mı inşa ediyor?Bir masa ötemde iki kişi sohbet ediyor. Birinin elinde gazete. Başını kaldırıp yanındakine diyor ki; “Japonya Başbakanı sağlık nedeniyle istifa etmiş.” Yanında oturan maskesini çenesine indirmiş şahıs, biraz da küçümser gibi yanıt veriyor: “Yalan, ülkenin ekonomisi bozulduğu için istifa etti.”

“Nerede yazdı?”

“Twitter’da paylaşmışlar!”

Oysa Twitter’da olmayan şu; sohbete konu olan Japonya Başbakanı Shinzo Abe’nin istifasına ilişkin medyada çıkan bütün haberler 65 yaşındaki Shinzo Abe’nin sağlığının bozulduğu yönünde. İstifasını ekonomiye bağlayan bir yorum yok. Aksine Japonya’nın ekonomisine büyük katkıları olan Abe’nin bir önceki istifasının da yine sağlık nedeniyle olduğu…

Cehalet çağı

Bir haberi medyadan “okumak” ile internetten araştırmadan “takip” etmek arasındaki farkın büyüklüğünü görmemiz açısından basit gibi

Yazının Devamı

Sahtekârlığa övgü çağı

30 Ağustos 2020

Sosyal medyanın; emeği, bilgiyi, gerçeği, doğru olanı hiçe sayması, medyayı da bozdu! Türkiye Gazeteciler Cemiyeti’nin ödüllendirdiği fotoğrafın, başka bir gazeteciye ait olduğu anlaşıldı. Bu nedenle medya, kendi öz denetimini kurumsal düzeyde gerçekleştirmek zorunda

Bir modelin fotoğraflarını alıyorsunuz; yüz değiştirme programıyla kendi yüzünüzü o fotoğrafa yerleştirip kendi profiliniz, kendi pozunuzmuş gibi paylaşıyorsunuz. Sosyal medyada sahte hesaplar üzerine araştırma yaparken, bir süredir dikkatimi çeken bu sahtekârlık durumu, kullanıcıların; gerçek olanla yalan arasındaki algılarını ruhsal açıdan da hayli bozmuş görünüyor.

Örneğin sosyal medya kullanıcısı orta yaşın üzerinde bir kadın, Facebook profil fotoğraflarının tamamını bu yüz değiştirme programını kullanarak paylaşmış. Yani hesabın sahibi gerçek, ama fotoğrafları sahte! Bu sanal dünyada bir oyun olabilir, ama sorun da burada başlıyor. Bir süre sonra kullanıcı bu sahte fotoğraflarla içselleşiyor. Kullanıcı kendi mevcut gerçeğini o kadar yok

Yazının Devamı

Toplumsal kimliğimizi sosyal deneyle anlamak mümkün mü?

23 Ağustos 2020

Her önüne gelen sosyal deney hazırlayamaz, ama her sosyal deney bize toplumsal kimliğimizin ne olduğunu mutlaka gösterir. Diyarbakır’da, çocuklarla yapılan sosyal deney, “suiistimal kaygısı” ve “ön yargı” konularını gündeme getirdi

Gürcistan’ın başkenti Tiflis... Anano isimli küçük bir kız, önce temiz düzgün kıyafetler giyip restorana giriyor tek başına... Herkes ilgi ve şefkat gösteriyor 6 yaşındaki kıza. Adını, kaç yaşında olduğunu ve nerede oturduğunu soruyorlar. 6 yaşındaki Anano, sonrasında bu kez dağınık saçlar, kirli ve eski kıyafetlerle yine aynı restorana giriyor. Ama bu kez tepki farklı. Restorandaki müşteriler Anano’yu görmezden geliyor. Hatta garsonlardan küçük kızı dışarı çıkarması isteniyor. Anano dışarıya ite kaka çıkarılırken ağlamaya başlıyor.

Bu deneyi 2016’da UNICEF hazırladı. “6 yaşında bir çocuğu dışarıda yalnız başına görseniz ne yapardınız?” sorusuna yanıt bulmak amacıyla... O yıl 50 milyondan fazla insanın izlediği bu deney, UNICEF’in şu mesajıyla sona

Yazının Devamı

Sevimli olduğu kadar masum mu?

16 Ağustos 2020

7’den 70’e herkese hitap etme özelliğine sahip çizgi filmlerin bir sonraki maceralarını heyecanla beklediğimiz kahramanlarının üzerinden ırkçı, cinsiyetçi, ayrımcı, ideolojik mesajlar mı veriliyor?Amerikan orta sınıf stereotipini temsil eden; kaba, görgüsüz bir aile olarak hayatımıza giren Simpson ailesi, dünya siyaseti üzerinden üretilen komplo teorilerinin bir parçası haline getirilirken, bir dönem hepimizi büyüleyen, etkisi altına alan bazı çizgi film karakterleri de ırkçı, cinsiyetçi, aşağılayıcı, şiddete eğilimli gibi gerekçelerle yasaklı hale geldi. Tenten, Tom ve Jerry, Tarzan, Peter Pan, Maşa ile Koca Ayı, Winnie the Pooh, Heidi, Pokemon, Sünger Bob ya da Şirinler gibi çizgi filmler sandığımız kadar “masum” olmayabilir mi?

Tenten için şikayet dosyası

Gezgin bir gazeteci olan kurgu karakter Tenten’in maceraları 1941’den bu yana tartışma konusu.”Esrarengiz Yıldız” adlı macerasında Tenten, Yahudi düşmanı ilan edildi. Kuzey Buz Denizi’ne düşen bir göktaşını bulmak için,

Yazının Devamı