Uzmanlar, özellikle anaokuluna ve ilkokula yeni başlayan çocuklarda görülen okula uyum sorununun nasıl aşılacağı konusunda önerilerde bulundu
Okullar açıldı, sınıflar ilk defa okulla tanışacak küçük öğrencilerle de doldu. Kimi neşe içinde, arkadaşlarıyla eğlenerek günü geçiriyor, kimi de annesinden ayrıldığı için üzgün; okula gidip sınıfa girmek istemiyor.
Ev ortamı gibi rahat bir yaşam şeklinden kurallarla dolu okul hayatına geçiş onlara çok tatsız geliyor. Peki bu durumda anne-babalar ne yapacak?
Pedagog Güzide Soyak “Uyum sorununun süresi iki haftayı geçiyor ve okul reddinde bir azalma olmuyorsa, ailenin gelişmeleri ve nedenlerini gözden geçirmesi gerekir” diyor. Uzman Klinik Psikolog Aynur Sayım ise “Uyum sorunu yaşayan çocuğa karşı korkutma, yargılama, tehdit, şiddet ve baskı uygulanmamalı” diye uyarıyor.
İlgisizlik kadar fazla ilgi de sakıncalı
Aynur Sayım(Uzman Klinik Psikolog-Üsküdar Üniversitesi Etiler Polikliniği)
* Kimi öğrenciler için okula başlama bir sorun teşkil etmezken, kimi öğrenciler için birtakım sorunların yaşanmasına neden olabilir. Özellikle anaokulu ve ilkokula yeni başlayan çocuklarda anneden ayrılamama, sınıfa girmeme, okul reddine
Dermatoloji uzmanları sonbaharda cilt bakımının büyük önem taşıdığını söylüyor ve doğru cilt bakımı sayesinde daha genç görünmenin mümkün olduğunu vurguluyor
Her yıl yaz sezonunun sonuna yaklaşırken kadınların zihninde aynı soru belirir:
“Üç-dört aydır güneş ışınlarının olumsuz etkisine fazlaca maruz kalan cildimi onarmak için nasıl bir bakım uygulamalıyım?” Dermatoloji uzmanları Prof. Dr. Bülent Taştan ve Dr. Hayat Öz bu soruya cevap vererek bize sonbaharda cilt bakımının püf noktalarını anlattı...
“Sonbaharda yapılan cilt bakımı çok önemli”
Prof. Dr. Bülent Taştan(Dermatoloji Uzmanı - Estethica Ataşehir Tıp Merkezi)
* Yaz boyunca güneş ışınlarına maruz kalan ciltte birtakım hasarlar oluşur. Bu hasarlar ciltte kuruma, matlık, kalınlaşma, lekelenme ve ilerleyen zamanlarda kılcal damarlanmada artış, kırışıklık, sarkma oluşması ve en önemlisi cilt kanserleridir. Bu nedenle sonbaharda yapılan cilt bakımı çok büyük önem taşır.
* Ciltteki sorunları azaltmak için, öncelikle güneş, deniz ve havuz suyunun ciltte yarattığı su kaybı giderilmelidir. Bu da cilt yüzeyinin
Uzmanlar tatilin ardından görülen yaz sonu depresyonu konusunda uyarılarda bulundu ve üstesinden gelebilmemiz için önerilerini sıraladı
Yoğun iş temposunun ardından tatile çıkıp ruhsal ve bedensel açıdan dinlenmeyi kim istemez? Ama dikkat! Tatilin bir de dönüşünde yaşananlar var. Kimileri yaz tatilinin ardından sonbahara enerjik biçimde girerken kimileri de depresyona giriyor. Uzman psikologlara göre bu durum sadece psikolojik değil, mutluluk hormonu olan serotoninin bu mevsimde azalması gibi fizyolojik faktörlerden de kaynaklanıyor. Uzmanlar yaz sonrasında depresyondan korunmak için neler yapabileceğimizi anlattı.
“Azalan güneş ışınları mutluluk hormonunun azalmasına ve depresyona yol açabilir”
Banu Akman Şahin
(Uzman Klinik Psikolog Estethica Ataşehir Cerrahi Tıp Merkezi)
* Hüzün mevsimi olarak zihinlerimize kodlanan sonbahar, güneşli güzel günlerin geride kaldığını ve kapalı, soğuk kış günlerinin gelmekte olduğunu hatırlatır. Yaprakların dökülmeye başlaması, yağmurlar, açık alanlardan kapalı alanlara geçiş birçok kişide depresyona sebep olabilir.
İleri yaşlarda hamilelik ve anneliğe son yıllarda daha çok rastlanır oldu. Bu deneyimi yaşayan ünlü sanatçılar ne hissettiklerini anlatırken, uzmanlar da durumu değerlendirdi
Bu ay başında 29 yaşında bir kızı olan 47 yaşındaki modacı Esin Maraşlıoğlu’nun ikinci kez anneliğe hazırlandığını, 1.5 aylık hamile olduğunu öğrendik. Aynı ay bir kız çocuğu olan, 39 yaşındaki şarkıcı Ebru Gündeş’in de iki aylık hamile olduğunu, kendisine de sürpriz olan bu hamileliğinden büyük mutluluk duyduğunu okuduk. Biz de ileri yaşta hamilelik deneyimini yaşamış Füsun Demirel ve Yeşim Salkım ile bu konuyu konuştuk. Uzmanlara da “geç yaşta” hamile kalmanın risklerini ve avantajlarını sorduk.
Füsun Demirel
“Eğer şansım olsa yine doğum yapmak isterdim”
“Yalan Dünya” dizisinin Servet’i Füsun Demirel 2008 yılında,
50 yaşındayken ikiz bebekleri Mehmet İlkem ve Aslı Senem’i dünyaya getirmişti.
Steve Jobs ile meşhur olan meyve ağırlıklı frutaryen diyetin ne olduğunu tıbbi onkoloji uzmanı Prof. Dr. Gül Başaran ve “Alkali Diyet” kitabının yazarı Dr. Ayşegül Çoruhlu ile konuştuk, “Karatay Diyeti” kitabı ile tanıdığımız Prof. Dr. Canan Karatay’ın bu konudaki görüşlerine de yer verdik
Geçtiğimiz hafta vizyona giren “Jobs” filmindeki bir sahnede, “Steve Jobs sadece meyve yer” diye bir cümle geçiyor. Pankreas kanserinden hayatını kaybeden Steve Jobs’un hayatını anlatan “Steve Jobs” isimli kitapta ise Jobs’un bir süre Güney Kaliforniya’da doğal bir tedavi kliniğini işleten, meyve suyu orucunun ve bağırsağı sık sık temizlemenin önemini vurgulayan bir doktordan etkilendiği yazıyordu. Hatta Jobs’un haftalarca aynı şeyi (limonlu havuç salatası ya da sadece elma) yediği, doktorlarının yüksek kaliteli proteinleri tüketmesi için yalvarmasına rağmen bilinçaltında Arnold Ehret’in meyve diyeti gibi gençliğinde benimsediği rejimleri uygulama içgüdüsünün hâlâ bulunduğunu itiraf ettiği de yazıyordu aynı kitapta.
Steve Jobs, filmiyle tekrar gündeme gelince, frutaryen diyet de tekrar öne çıktı. Biz de uzmanlarla bu diyetin artılarını, eksilerini konuştuk.
“İnsan motoru için en
Eşlerinin hamileliği esnasında onlarla birlikte kilo alan erkekler, “Erkekler de mi hamilelik sendromu yaşıyor?” sorusunu akıllara getirdi. Ünlü isimlerin yaptıkları açıklamalar ile doğruladığı bu sendromu uzmanlara sorduk
Cem Yılmaz hayatımızda hep espri yapan taraftı, ilk defa esprilerin konusu oldu. Bu yaz Yılmaz hakkında aldığı kilolar nedeniyle “Hamile mi, bebek mi bekliyor” gibi espriler çokça yapıldı. Ama bu espri konusunun bilimsel açıdan da bir gerçekliği var. Baba adayı veya yeni baba olan erkekler, eşlerinin hamilelik döneminde eşleriyle birlikte kilo alıp bu kiloları “doğumdan sonra” veremeyebiliyor. Hatta zaman zaman eşlerinden daha çok kilo bile alabiliyor. Medyada bunun örnekleri ile sıklıkla karşılaşıyoruz. Pınar Altuğ hamileğinin ikinci ayında kendisinin sadece bir kilo aldığını, eşi Yağmur Atacan’ın ise iki ayda altı kilo aldığını söylemişti. Bergüzar Korel de anneliğe hazırlanırken: “Benimle birlikte Halit de kilo aldı. Ama bebekten sonra birlikte rejime başlayacağız” diyerek eşi Halit Ergenç’in de o dönem kendisi ile birlikte kilo aldığını açıklamıştı. Yılmaz Erdoğan ve Levent Üzümcü’nün açıklamaları ise bu durumun kilo almanın ötesine de geçebileceğini
Uyuşturucu kullandığı iddiasıyla gözaltına alınan ünlüler madde bağımlılığı konusunu gündeme getirdi. Balıklı Rum Hastanesi Bağımlılık Kliniği’nden uzman doktor Suat Ekinci: “Madde bağımlılığı yenilik ve heyecan arama ihtiyacı fazla olan kişilerde daha çok görülür. Ünlülerde daha çok olduğuna dair bir veri ise yok”
Hafta başında “Ünlülere uyuşturucu gözaltısı” haberi gündemi sarsan haberlerden biriydi. Bu gözaltı ilk değil elbette. Bugüne kadar birçok sanatçı,
dizi oyuncusu, şarkıcı uyuşturucu madde kullandığı gerekçesiyle gözaltına alındı. Şüphesiz toplumu en çok sarsan megastarımız Tarkan’ınkiydi. Deniz Seki’nin ‘Uyuşturucu temin etmek, bulundurmak ve başkalarına vermek’ suçundan hapis cezası alıp almayacağı ise hâlâ meçhul. Son araştırmalar bağımlılık yapan uyuşturucu maddelerin kullanım oranlarının giderek yükseldiğini, bu maddelere başlama yaşının ise giderek düştüğünü gösteriyor. Madde bağımlılığını sorduğumuz uzmanlara göre ise sanatçılar toplumun bir yansıması.
Geçtiğimiz hafta birçok ünlü isim uyuşturucu gözaltılarında ifade verdi ve çoğu serbest bırakıldı.
“Özgüveni yüksek olanlar ‘Ben bağımlı olmam’ diyor”
Uzman Dr. Suat EkinciBalıklı Rum Hastanesi
Endokrinoloji Uzmanı Prof. Dr. Kubilay Karşıdağ, Şeker Bayramı yaklaşırken“1997 yılında gizli şeker görülme sıklığı yüzde 6.7 idi. 2010 yılında ise bu rakam 13.5 oldu” diyor ve toplumda hızla artan, ölümcül yan etkileri olan bu hastalık konusunda uyarıyor
Bu hafta herkeste bir bayram telaşı var. Evlere şekerler, çikolatalar, lokumlar alındı. Adı üstünde Şeker Bayramı ama tatlı olduğu kadar da zararlı olabilir. Endokrinoloji uzmanı
Prof. Dr. Kubilay Karşıdağ ile Nişantaşı’ndaki muayenehanesinde buluştuk, şeker ve gizli şeker hastalıklarını konuştuk.
Tatlı, şeker deyince aklınıza ne geliyor?
Şekerler sadece tat ve renk veren maddelerdir. Tatlıların aslında hiçbir besin değeri yoktur. Yani yoğurt, yumurta, bakliyat, et, balık yemezseniz vücudunuzda bir eksiklik oluşabilir.