Dermatoloji uzmanları sonbaharda cilt bakımının büyük önem taşıdığını söylüyor ve doğru cilt bakımı sayesinde daha genç görünmenin mümkün olduğunu vurguluyor
Her yıl yaz sezonunun sonuna yaklaşırken kadınların zihninde aynı soru belirir:
“Üç-dört aydır güneş ışınlarının olumsuz etkisine fazlaca maruz kalan cildimi onarmak için nasıl bir bakım uygulamalıyım?” Dermatoloji uzmanları Prof. Dr. Bülent Taştan ve Dr. Hayat Öz bu soruya cevap vererek bize sonbaharda cilt bakımının püf noktalarını anlattı...
“Sonbaharda yapılan cilt bakımı çok önemli”
Prof. Dr. Bülent Taştan
(Dermatoloji Uzmanı - Estethica Ataşehir Tıp Merkezi)
* Yaz boyunca güneş ışınlarına maruz kalan ciltte birtakım hasarlar oluşur. Bu hasarlar ciltte kuruma, matlık, kalınlaşma, lekelenme ve ilerleyen zamanlarda kılcal damarlanmada artış, kırışıklık, sarkma oluşması ve en önemlisi cilt kanserleridir. Bu nedenle sonbaharda yapılan cilt bakımı çok büyük önem taşır.
* Ciltteki sorunları azaltmak için, öncelikle güneş, deniz ve havuz suyunun ciltte yarattığı su kaybı giderilmelidir. Bu da cilt yüzeyinin
ve gözeneklerinin temizlenmesi, kalınlaşmış derinin sertliğinin azaltılması ve oluşan siyah noktaların çıkarılmasını gerektirir. Daha sonra çeşitli vitamin, mineral, antioksidan ve hyalüronik asit içeren mezoterapi kokteylleri kullanarak yüz, boyun, göğüs ve el üstüne mezoterapi yapılmalıdır.
“Nemlendirici kuru deriye sürülmez”
* Mezoterapiye benzer bir diğer uygulama da PRP’dir (platelet rich plasma). Çok az miktar kan (4-5 ml) alınarak yapılan bu işlemde sizin kanınızdan elde edilen ve ciltte tamir mekanizmasını uyaran trombosit adı verilen hücreler kullanılıyor. Bu sayede ciltte kırışıklık ve lekelenmede hafifleme ile birlikte bir miktar sıkılaşma da sağlanıyor. Başlangıçta iki-üç seans mezoterapiyi takiben PRP uygulamasına geçilmesi daha yararlı olacaktır.
* Cildiniz için uygun temizleyici ve nemlendiricileri kullanmayı da ihmal etmemelisiniz. Nemlendiriciyi kuru deriye değil, suyla hatta mümkünse termal suyla hafifçe ıslatılmış deri üzerine sürmeye dikkat edin. Örneğin, ılık suyla yapılan banyolardan sonra cilt hafif ıslakken vücudunuza nemlendiricinizi sürün. Sıcak suyun cildi kuruttuğuna ve genel söylemin aksine su içerek deride çok fazla nem sağlayamayacağınıza da dikkat çekmek isterim.
* Güneş ışınlarının ciltte oluşturduğu serbest radikallerle mücadelede bahsettiğim işlemlere ek olarak antioksidan içeren haplar alarak ve antioksidan sistemi uyaran ozon uygulamaları yaptırarak da katkıda bulunabilirsiniz.
“Leke tedavileri ortalama 4-6 ay sürer”
* Güneşin bir diğer etkisi olan yüzdeki kılcal damarlanma artışında yapılacak işlem lazer uygulamalarıdır. Güneşin etkisini azalttığı ekim ayından itibaren yapılabilir. Yaklaşık 1-1.5 ayda bir olmak üzere toplamda iki-üç seans uygulanır.
* Bir başka önemli konu da güneşte oluşan veya önceden olan ancak yazın daha da artan lekeler
için yapılacak işlemlerdir. Leke tedavilerinin en önemli basamağını yaz-kış güneşten korunma oluşturur. Leke tedavilerinde kimyasal soyma yöntemleri, mezoterapi, enzimatik peeling ajanları ve lazerler kullanılabilir. Tedavi lekenin tipine de bağlı olarak ortalama 4-6 ay kadar sürecektir.
“Kuru cilt artık tarihe gömüldü”
Dr. Hayat Öz
(Dermatoloji Uzmanı Ethica Levent Hastanesi)
* Güneşin, havanın, suyun, denizin etkisiyle ciltte birtakım yaşlanmalar, kalınlaşmalar, kurumalar oluşur. Onun için yaz sonunda cildinize mutlaka çok yoğun bir bakım uygulamanız gerekiyor.
* Örneğin evde zeytinyağlı sabunla keselenerek mekanik peeling yapabilirsiniz. Bu uygulamayla cildin kalınlaşmış ölü tabakası olan keratin tabakasını atmak ve yeni dokuların oluşumuna zemin hazırlamak mümkün. Peeling kan dolaşımını da hızlandırdığı için beraberinde cildi beslemiş de olursunuz. Haftada iki kere kese yapmak çok faydalı olacaktır.
“Bu mevsimde tonik kullanmaktan kaçının”
* Bu süreçte cildi nemlendirmek de çok önemli. Nemlendirici krem ve losyonlarla bu etki sağlanabilir. Cilt bakımı merkezlerinde cilde derin nemlendirme de yapılabiliyor. Cilde direkt hyaluronik asit, aminoasitler ve vitaminler enjekte edilebiliyor. Bu maddeler cildi besliyor ve yeni doku yapımını artırıyor.
* Bu mevsimde yüzü yıkadıktan sonra tonik kullanmaktan kaçınılmalı. Tonik cildi daha da kurutur. Cildi yıkadıktan sonra nemlendirici sürmeyi ve güneş hâlâ çok etkili olduğu için, 45-50 faktörlü bir güneş koruyucu kullanılmasını tavsiye ediyorum.
* C ve E vitaminlerince zengin bir beslenmeyle cildinizi daha sağlıklı ve güzel bir hale getirebilirsiniz. Aşırıya kaçmadan,
E vitamini bakımından zengin tereyağı tüketmelisiniz. Mandalina, portakal ve greyfurt da C vitamini ihtiyacını karşılayabilir.
* Saçlar her gün yıkanmalı. Her gün yıkanmayan saç çok daha çabuk dökülür.
Saç uçları kuruyan kişiler ise haftada bir defa badem yağı sürerlerse çok faydasını görürler.
* Günümüzde kuru cilt tarihe gömüldü. Çünkü birtakım işlemlerle ve ürünlerle cilt devamlı nemli tutulabilir. Böylece parlak
ve canlı cilde kavuşanlar cildi gererek kırışıklıklarını da azaltmış oluyor.
Artık kadınların, doğru bir cilt bakımıyla 10 yaş daha genç görünmeleri mümkün.