“Anılar Silinirken” kitabının yazarı Dr. Sevda Sarıkaya: “Babamın hastanede bana ‘Sen kimsin, yaklaşma’ dediği anlar, yemek yedirirken onu zehirlemeye çalıştığımı sanması... Hasta yakınlarının gerçekte neler hissettiğini çok acı bir şekilde tecrübe ettim. Anılar silinirken en acı olan babanızın sizi tanımaması”
Bu hafta piyasaya çıkan “Anılar Silinirken”i (DNZ Kitap) okurken, alzheimer hastası annesi “Nebiş”le birlikte yaşayan Sevgi’nin hayatına misafir oldum. Nöroloji uzmanı Dr. Sevda Sarıkaya kitabında, yıllardır alzheimer hastalarında gözlemlediklerini bir hikaye kurgusuyla anlatmış.
Yakın bir zaman önce kaybettiği babasında demansın tüm evrelerini hasta yakını olarak da tecrübe etmiş biri olarak çok etkileyici bir hikaye anlatmış Sarıkaya. Kendisiyle kitabını ve alzheimer hastalarıyla yakınlarının yaşadıklarını konuştuk.
Hastalarınızda gördüklerinizi bir kitaba aktarma fikri nasıl ortaya çıktı?
12 yıl boyunca alzheimer hastalarıyla ilgilenirken çok ilginç olaylarla karşılaştım. Bunları küçük hikayeler şeklinde yazmaya başladım. Zamanla pek çok hikayede pek çok ortak nokta olduğunu fark ettim. Oysa hastalar bunların sadece kendi evlerinde yaşandığını sanıp
Doç. Dr. Enes Murat Atasoyu: “Bahar yorgunluğundan yakınanlar kendilerini olumlu durum ve duygulara odaklamaya çalışmalı.” Yrd. Doç. Dr. Barış Önen Ünsalver: “Bir türlü gelmeyen baharın yol açtığı hayal kırıklığıyla bahar yorgunlarının sayısı da arttı”
Bugünlerde kendinizi yorgun, enerjisiz ve isteksiz hissetmeye başladıysanız; saatinizin alarmını her çalışında beş dakika erteliyorsanız ve uyandığınızda “Biraz daha yatıp işe geç mi gitsem?” gibi soruları kendinize soruyorsanız, siz de bahar yorgunluğunun etkisi altında olabilirsiniz. Uzmanlardan bahar yorgunluğunun kimlerde daha sık görüldüğünü, yorgunlukla mücadelede işimize yarayabilecek yöntemleri ve bahar yorgunluğu deyip geçiştirdiğimiz belirtilerin altında hangi hastalıkların yatıyor olabileceğini öğrendik.
“Egzersizler enerji artırır”
Doç. Dr. Enes Murat Atasoyu (Anadolu Sağlık Merkezi İç Hastalıkları ve Nefroloji Uzmanı)
- Bahar yorgunluğunu kişide yorgunluk, halsizlik, isteksizlik, iştahsızlık, kilo kaybı, uyku bozukluğu ve sinirlilikle seyreden bir tablo olarak tanımlıyoruz.
- Bahar yorgunluğunun normal bir yorgunluktan daha şiddetli olup 15 günden daha uzun sürmesi halinde altında yatan fizyolojik bir
Dr. Candan Hızel: “Hastalık merkezli tedavinin yerini, insanların genetik yapıları ve çevresel faktörleri dikkate alınarak uygulanan bireye özel tedavi alıyor. Bu da ilaçların etkisini artırıp yan etkisini azaltıyor, hastalanmadan önce gerekli önlemleri almamızı sağlıyor”
elişmiş ülkelerde hızla yayılan bir trend var: Bireye özgü tedavi. Uzmanlar bize özel tedaviyi ancak genetik yapımızı inceledikten sonra şekillendirebiliyor. Çünkü genetik testler, “Hangi hastalıklara yatkınlığımız var? Hangi ilaçları hangi dozda kullanırsak en iyi faydayı ve en az yan etkiyi görürüz?” gibi soruları cevaplandırabiliyor.
Avrupa Birliği Horizon 2020 Çerçeve Programı kapsamında 50 proje arasından ilk iki proje arasına giren “Tedaviye Başlamadan Önce Farmakogenetik Testlerin Uygulanması” projesi de bu anlamda çok önemli. 15 milyon avroluk projeden ülkemize iki yıl boyunca, senede 500 bin avro gelecek. Bu para kardiyoloji, psikiyatri, onkoloji ve iç hastalıkları alanlarında iki bin hastaya tedaviye başlanmadan önce farmakogenetik testlerin yapılması için kullanılacak.
Projenin ilk lansmanı şubatta Hollanda’nın Rotterdam kentinde yapıldı. İkinci lansmanı ise 2-3 Nisan’da Acıbadem
Geç kalmışlık hissiyle şok diyetler ve ağır antrenmanlarla sağlığınızı bozmak yerine, vücudunuzu yaza hazırlamaya şimdiden başlayın. Uzmanlara göre, uygun diyet ve egzersiz programıyla iki ayda sekiz kilo vermek ve sıkılaşmak mümkün!
Geçen hafta; "Yaz sezonunu açmamıza ne kaldı? Sadece iki ay! Eminim daha şimdiden gideceği plajların hayalini kuranlar vardır. Tabii kumsal için bedeni şimdiden forma sokmak gerekiyor. Zayıflama ve sıkılaşma işini son günlere bıraktığımızda şok diyet ve ağır antrenmanlar sağlığımızı tehdit ediyor. Bu nedenle uzmanlara 'Önümüzdeki iki ayda nasıl beslenir, hangi egzersizleri yaparsak yaza formda girebiliriz?' diye sorduk. Önerilerini uyguladığımızda iki ayda sekiz kiloya kadar verebileceğimizi ve vücudumuzun sıkılaşacağını söylediler. Şimdi, fazlalıklarından şikayetçi olanlar için harekete geçme zamanı." diye yazmış ve nasıl bir beslenme programı ile beslenmemiz gerektiğini uzman diyetisyen Necla Özgüneş'ten öğrenmiştik. Yazının ikinci bölümünde de yaza kadar uygulamamız gereken doğru egzersiz programını bireysel spor danışmanı Murat Bür'den öğrendik.
“Egzersize basit hareketlerle başlayın”
- Yaz mevsimine yaklaştığımız bu aylar spor
Kanserden korunmak için neler yapmalı? İlaç besinler hangileri ve bizi nasıl koruyorlar? Kansere karşı tıptaki son gelişmeler neler? Kanser Haftası’nda uzmanlara sorduk...
Dünyada, çağın en korkutucu hastalıkları arasında yer alan kanserle yaşamını sürdüren 32 milyondan fazla kişi var. Her yıl 14 milyon kişiye, ülkemizde ise 150 bin kişiye kanser tanısı konuluyor. Araştırması ve tanısı için yılda 1.3 trilyon doların harcandığı bu hastalık, mutlaka çevremizdeki birinde ortaya çıkabiliyor. Biz de 1-7 Nisan Kanser Haftası’nda kansere dair merak edilenleri uzmanlara sorduk. Kanserden korunmak için neler yapabileceğimizi, hayat kurtaran erken teşhis için hangi tarama testlerini ne zaman yaptırmamız gerektiğini, kansere karşı savaşan “ilaç besinler”i onlardan öğrendik. Uzmanlar vücudunuzda anormal giden bir şeyler olduğunu hissediyorsanız
zaman kaybetmeden doktora başvurun diye uyarıyor. Bu geçmeyen bir ağrı veya öksürük olabileceği gibi bağırsak hareketlerindeki bir değişim de olabilir.
“Sadece sigarayı bırakmak bile riski yüzde 30 azaltıyor”
Prof. Dr. Andaç Argon (Medical Park Göztepe Hastanesi iç hastalıkları ve tıbbi onkoloji uzmanı)
- Kanserli insanların toplumdaki
Geç kalmışlık hissiyle şok diyetler ve ağır antrenmanlarla sağlığınızı bozmak yerine, vücudunuzu yaza hazırlamaya şimdiden başlayın. Uzmanlara göre, uygun diyet ve egzersiz programıyla iki ayda sekiz kilo vermek ve sıkılaşmak mümkün
Yaz sezonunu açmamıza ne kaldı? Sadece iki ay! Eminim daha şimdiden gideceği plajların hayalini kuranlar vardır. Tabii kumsal için bedeni şimdiden forma sokmak gerekiyor. Zayıflama ve sıkılaşma işini son günlere bıraktığımızda şok diyet ve ağır antrenmanlar sağlığımızı tehdit ediyor. Bu nedenle uzmanlara “Önümüzdeki iki ayda nasıl beslenir, hangi egzersizleri yaparsak yaza formda girebiliriz?” diye sorduk. Önerilerini uyguladığımızda iki ayda sekiz kiloya kadar verebileceğimizi ve vücudumuzun sıkılaşacağını söylediler. Şimdi, fazlalıklarından şikayetçi olanlar için harekete geçme zamanı.
“Hormonlarınızı yöneterek kilo verin”
Necla Özgüneş (Uzman diyetisyen)
- Zayıflama sezonu açıldı. Önümüzdeki iki ayı doğru yönetirseniz sekiz kilo verebilirsiniz. Bunun için öncelikle hormonlarınızın çalışma düzenini algılayıp onların efendisi olun. Bu sayede açlık hormonu olan ghrelin ve yağ yakımını sağlayan leptin gibi hormonları yöneterek açlık
Geç kalmışlık hissiyle şok diyetler ve ağır antrenmanlarla sağlığınızı bozmak yerine, vücudunuzu yaza hazırlamaya şimdiden başlayın. Uzmanlara göre, uygun diyet ve egzersiz programıyla iki ayda sekiz kilo vermek ve sıkılaşmak mümkün
Murat Bür (solda) ve spor eğitmeni Meriç Tezer haftanın üç günü 30-45 dakika yapılması gereken egzersizleri gösterdi.
Yaz sezonunu açmamıza ne kaldı? Sadece iki ay! Eminim daha şimdiden gideceği plajların hayalini kuranlar vardır. Tabii kumsal için bedeni şimdiden forma sokmak gerekiyor. Zayıflama ve sıkılaşma işini son günlere bıraktığımızda şok diyet ve ağır antrenmanlar sağlığımızı tehdit ediyor. Bu nedenle uzmanlara “Önümüzdeki iki ayda nasıl beslenir, hangi egzersizleri yaparsak yaza formda girebiliriz?” diye sorduk. Önerilerini uyguladığımızda iki ayda sekiz kiloya kadar verebileceğimizi ve vücudumuzun sıkılaşacağını söylediler. Şimdi, fazlalıklarından şikayetçi olanlar
için harekete geçme zamanı.
“Egzersize basit hareketlerle başlayın”
Murat Bür (Bireysel spor danışmanı)
- Yaz mevsimine yaklaştığımız bu aylar spor açısından en riskli aylar.
“Beslenme Saati” adlı kitabını yayımlayan Dr. Ayça Kaya: “Aileler sağlıklı beslenme konusunda çocuklarına rol modeli olmalı. İyi yiyeceklerin reklamını yapmalı, ‘Barbie de bu balığı yiyor’ demeli”
Sayarak Zayıfla 5333” ve “Sayarak Zayıfla Mutfakta” kitaplarıyla tanıdığımız Dr. Ayça Kaya’nın üçüncü kitabı “Beslenme Saati” (Doğan Kitap) raflardaki yerini aldı. Kaya kitabında, günümüzde hızla artan çocukluk çağı obezitesinden çocuklarını koruyabilsinler diye ailelere yol gösteriyor. Kitabında ailelere çocuk beslenmesinde dikkat edilmesi gereken noktaları, doğal kilo kontrolünü ve çocuklar için en değerli yiyeceklerin neler olduğunu anlatan Kaya sorularımı yanıtladı.
* Günümüzde kilolu çocukların oranı geçmişe göre çok daha fazla. Son araştırmalar önümüzdeki yıllarda çocukluk çağı obezitesinin dünyadaki en büyük sağlık sorunu olacağını gösteriyor. Bunun önüne geçmek için anne ve babalara büyük iş düşüyor.
* 30 yıl önce hepimiz sokakta oynayan çocuklardık. Paketli, işlenmiş, hazır gıdalar bu kadar yaygın değildi. Daha çok annelerimizin yemekleriyle besleniyorduk. Ama artık devir değişti. Çocuklar bütün gün bilgisayar başında oturuyor. Dışarıda yiyor ve sağlıksız gıdalar