Yıldırım: Köprünün ismi değişmeyecek

8 Haziran 2013

Yavuz Sultan Selim’in adının verilmesi nedeniyle Alevi derneklerinin tepkisini çeken ve tartışmalara neden olan 3. boğaz köprüsü, Milano Teknik Üniversitesi’ndeki rüzgâr testinden başarıyla geçti.
Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım, Karayolları Genel Müdürü Cahit Turhan, yüklenici firma İçtaş Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Çeçen ve İtalyan Astaldi firmasının yöneticilerinin katıldığı testte, 3. köprü saatte 300 kilometre hızla esen rüzgârdan etkilenmedi. Köprü ayrıca en yüksek şiddete sahip depreme karşı da dayanıklı inşa edilecek.

“Geri dönüş yok”
3. köprünün testlerden başarıyla geçmesinden mennun kalan Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım’la Como Gölü’nü tepeden gören bir mevkide sohbet ettik.
Yıldırım, köprüye Yavuz Sultan Selim adı verilmesine ilişkin itirazların sorulması üzerine, şu değerlendirmeyi yaptı:
“İsim konusunda bir geri dönüş olmaz. Ben gemiciyim. Gemici diliyle söylersem geri manevra olmaz. Gemicilikte bu manevra her zaman risk taşır. Ayrıca Yavuz Sultan Selim ismi çok yaygındır. İstanbul’da da Anadolu’da da birçok mahallenin adı, okulun adı, caminin adı Yavuz Sultan Selim’dir. O nedenle ben bu konuda doğrudan bir reaksiyon

Yazının Devamı

Gezi Parkı çocukları ve genişleyen halka

7 Haziran 2013

Taksim Gezi Parkı’nda başlayan ve hemen her ile yansıyan protesto gösterilerinin yarattığı krizin nasıl çözüleceği konusunda Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın söyleyecekleri ve üslubu büyük önem taşıyordu.
Yurtdışına çıkarken sert açıklamalar yapan Başbakan Erdoğan’ın Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün devreye girmesinden sonra Başbakan Vekili Bülent Arınç’ın özür dilemeyi de kapsayan konuşmasıyla iktidardan gelen yumuşama sinyalinin devam edip etmeyeceği konusunda herkes Başbakan’ın ne söyleyeceğini merak ediyordu.
Başbakan Erdoğan, dün yurda dönmeden önce yaptığı açıklamalarda Cumhurbaşkanı Gül ve Başbakan Vekili Bülent Arınç’la aynı frekansta konuşmadı. Biraz frene basmakla birlikte, “Gezi Parkı çocukları”nın önerilerine olumsuz yanıtlar verdi. Anlaşılıyor ki Başbakan Erdoğan, Gezi Parkı yerine Topçu Kışlası yapılmasını öngören projeden vazgeçmeyi düşünmüyor.
Arınç’ın konuşmasına atıf yapmakla birlikte geri adım atacağına yönelik işaret vermedi. Bu durumda gösterilerin devam edeceği de anlaşılıyor.

Gezi Parkı çocukları
Taksim Gezi Parkı’ndaki eylem, kamuoyunu yeni kuşakla tanıştırdı.

Yazının Devamı

‘Suriye aramızda yaradır’

6 Haziran 2013


İran’ın Ankara Büyükelçisi Ail Rıza Bigdeli, Ankara Temsilcimiz Fikret Bila ile görüştü. Fotoğraf: Halil Güzel

İran’ın Ankara Büyükelçisi Ali Rıza Bigdeli ile son dönemlerde gerilen Türkiye-İran ilişkilerini konuştuk. Gerginliğin kaynağını büyük ölçüde Suriye olayları oluşturuyor. Türkiye ile İran, Suriye sorununda, farklı saflarda yer aldılar. Büyükelçi, “Suriye aramızda bir yaradır” diyerek, Tahran’ın görüşünü aktardı.
Büyükelçi Bigdeli’nin gündemdeki konulara ilişkin görüşleri özetle şöyle:

“Direniş Cephesi”
“Biz, İran İslam Cumhuriyeti’nde şuna inanıyoruz ki; dünyamız tarihi bir geçiş dönemi içerisindedir ve kesinlikle bizim geleceğimizi belirleyecek bir dönemdir. Biz, şuna inanıyoruz ki; bu sürecin esas başlama nedeni İslami uyanış faktörüdür. Biz, şunu savunuyoruz, diyoruz ki; bölgemizde yani Ortadoğu’da, kısacası İslam dünyasında bugüne kadar iki faktör mevcut idi. Bunlardan bir tanesi hegamonik devletler, dayatıcı devletler idi ve buna karşı da dayatılan devletler ve milletler vardı. Şimdi bu iki unsurun yanına birde halklar eklendi Müslüman ülkelerde. Bu uyanışın esas amacı Müslümanların menfaatlerini güçlendirmektir. Daha açık söylemek gerekirse,

Yazının Devamı

Gül’den ince ayar

5 Haziran 2013

Taksim Gezi Parkı’nda ağaçları korumak isteyen gençlere sabaha doğru polis müdahale ettiğinde Cumhurbaşkanı Abdullah Gül İstanbul’daydı...
Polisin ani müdahalesiyle başlayan olayları yakından izlemeye aldı. Önce İstanbul Valisi Hüseyin Avni Mutlu’yu aradı. Hem bilgi aldı hem de dikkatli davranılmasını istedi.
Cumhurbaşkanı, gün içinde bir iki kez Vali Mutlu’yla görüştü. Olayların büyümesine neden olacak davranışlardan kaçınılmasını, dikkatli ve özenli davranılmasını istedi.
Gül, İstanbul’dan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ı telefonla aradı. Başbakan’a da aynı mesajları verdi.

Vatandaş başvuruları
Polisin, başta biber gazı olmak üzere aşırı güç kullanmasıyla büyüyen olaylar karşısında Cumhurbaşkanlığı’na vatandaşlardan çok sayıda e-mail, telefon, faks geldi. Keza Cumhurbaşkanı Gül’e twitter hesabından da binlerce mesaj gönderildi. Polisin sert müdahalesine ve aralıksız biber gazına maruz kalan vatandaşlar da dahil olmak üzere, sivil toplum kuruluşlarından da Çankaya’ya müracaatlar oldu. Vatandaşlar, Cumhurbaşkanı Gül’ün devreye girmesini istiyorlardı.

Yazının Devamı

Medyaya gösterilen tepki

4 Haziran 2013

Taksim Gezi Parkı’nda başlayıp İstanbul, Ankara, İzmir başta olmak üzere diğer kentlere de yansıyan toplumsal olaylar ve protesto eylemleri dün de sürdü.
Bu süreçte eylemlere katılanlar medyayı da suçladılar. Medya organlarına yönelik protestolarda da bulundular.
Demokrasilerde toplantı, gösteri yürüyüşü ve protestolar, demokratik bir haktır. Elbette medyayı protesto etmek de vatandaşların demokratik hakkıdır. Demokrasilerde en önemli ve etkin denetim araçlarından biri olan medyanın çalışmalarından tatmin olmayan okuyucular ve izleyiciler, bunu protesto edebilirler. Nitekim ettiler.
Ancak medyanın tutumunu protesto etmek başka, olayları kamuoyuna aktarmaya çalışan en az göstericiler kadar zor koşullarda görevini yapmaya çalışan meslektaşlarımıza şiddet uygulamak başka bir davranış biçimidir. Sahada, olayların içinde gazetecilik görevini yerine getirmeye çalışan meslektaşlarımız, hem güvenlik güçlerinin hem de göstericilerin şiddetine maruz kaldılar.
Kızılay’daki olayları izlemeye çalışan Milliyet muhabirlerinden ikisi, güvenlik güçlerinin biber gazından ve tazyikli suyundan, göstericilerin attığı taşlardan yaralandılar. Birinin vücudu yanıklar içinde kaldı, diğerinin

Yazının Devamı

Yönetim hatası

2 Haziran 2013

Son dönemde her türde ve çapta muhalif eyleme biber gazıyla müdahale ediliyor. Biber gazı kullanımı o kadar ölçüsüz bir hale geldi ki, giderek yönetimin simgesi haline dönüştü.
Güvenlik güçlerinin her türlü protesto gösterisine ve her kesimden göstericinin üzerine “biber gazı” sıkarak yürümesi, Türkiye’den dünyaya en sık yansıyan görüntü halini aldı.
Polisin orantısız güç kullanmasının sorunu çözmediği aksine tepkiyi büyüttüğü yakın geçmişte yaşanan olaylarla kanıtlanmış olmasına karşın, İstanbul ve Ankara’da yine aynı yönteme başvurulması izah edilmesi zor bir durumdur.
Taksim Gezi Parkı’ndaki ağaçları korumak için başlatılan küçük çaplı protesto eylemleri, güvenlik güçlerinin orantısız güç ve aşırı dozda biber gazı kullanması sonucu, diğer illere de yayılan toplumsal muhalefet gösterilerine dönüştü.
İstanbul ve Ankara’da yaşanan çatışmanın temel nedeni bu yanlış müdahale biçimidir.
Bunu Başbakan Tayyip Erdoğan da kabul etti. Orantısız biber gazı kullanılmasının hata olduğunu belirtti.
Polise orantısız güç ve orantısız biber gazı kullanma talimatı verenler, savaş alanına dönmüş meydanlarıyla Türkiye’nin dünya medyasında bir numaralı haber haline gelmesine de neden

Yazının Devamı

İtiraz ilk 3 maddeye değil, 4. maddeye

1 Haziran 2013

ÇAMLIHEMŞİN-RİZE
Ardeşen’den Fırtına Deresi’ne girip Ayder Yaylası’na doğru yol aldıkça insan kendini cennete yolculukta gibi hissediyor. Zaten bu yolda Rizelilere “Burası neresi” diye sorunca, “Cennet” diye yanıt veriyorlar. Fırtına Deresi’nin Ayder Yaylası’nın güzelliklerini anlatmaya kelimeler yetmez. Cennet benzetmesini boşuna yapmıyor Rizeliler.
Kaçkarların karlı tepelerinden süzülüp gelen suları görünce ve Fırtına Vadisi’ndeki derelerin sesini dinleyince, Rizelilerin bu vadide hidroelektrik santrallarına (HES) niye itiraz ettiklerini insan daha iyi anlıyor. Bu cennet gibi vadide siyaset yazmak doğrusu zor geliyor ama, önceki gün konuğu olduğumuz Gümrük ve Ticaret Bakanı Hayati Yazıcı’nın “Anayasa’nın ilk 3 maddesi değişse kıyamet mi kopar” sözlerinin Ankara’da tartışmalara neden olduğu haberi, bizi yeniden siyasete yönlendiriyor.

İtiraz 4. maddeye
Bir yandan Çamlıhemşin’in seyretmeye doyamadığımız daracık yollarından Ayder’e doğru yol alıyor, bir yandan da Bakan Yazıcı’nın sözlerine biraz daha açıklık getirmesini istiyoruz.
Ayder Yaylası’nın eteklerinde Fırtına Deresi’nin kollarından birinin kenarına kondurulmuş Kaçkar Oteli’nde sohbetimizi sürdürüyoruz.

Yazının Devamı

‘Önce insan’

31 Mayıs 2013

Rize
Gümrük ve Ticaret Bakanı Hayati Yazıcı, Türkiye’nin temel sorunlarına yaklaşırken çözüm için tek anahtar kullanıyor: “Önce insan.”
Yazıcı, en geniş ortak payda ve en kıymetli varlık olarak tarif ettiği, “insan”ı merkeze koyarak, farklılıklardan kaynaklanan sorunların kolayca çözülebileceğine inanıyor. Bakan Yazıcı Kürt sorununun çözümüne de böyle yaklaştı.
“En önemli ölçü insan ve onun doğuştan gelen hak ve özgürlükleridir” diyerek, anadili kullanmanın böyle bir hak olduğunu vurguladı. Anadil yasağını doğuştan gelen bir hakkın yasaklanması olarak gördüğünü ve yıllar önce siyasete girerken, bu yasağın kalkmasını savunduğunu hatırlattı.

En büyük güç kardeşlik
Yazıcı, Türkiye’nin en büyük gücünün kardeşlik olduğunu vurguladığı konuşmasında yüzyıllar boyu bu topraklarda yaşamış olan insanların en büyük sermayesini ve gücünü bu kardeşliğin oluşturduğunu belirtti.

Yazının Devamı