06.10.2017 - 14:48 | Son Güncellenme:
1703 yılından bir köşk olarak inşa edilen yapı 19. yüzyılda bugünkü görünümünü aldı. Dünyaya yön veren kararların alındığı saray, günümüzde de Britanya Kraliyet ailesinin ikamet ettiği yer. Buckingham Sarayı, İkinci Dünya Savaşı sırasında Almanlar tarafından bombalanıp hasar gördü. Saray, savaş sonrası restore edilip müzeye dönüştürüldü.
Fransa'nın şatolarıyla ünlü Loire Vadisi'nde bulunan Chenonceau, ilk olarak kraliyet ailesinin kadın üyelerinin kalması için 1513'te daha küçük bir şato olarak inşa edilmiş. Sonrasında saraya dönüştürülen yapı, konumu itibariyle bir mimari harika olarak nitelendiriliyor. Saray Loire nehrinin üzerine inşa edilmiş durumda.
Dünya Kültür Mirası listesinde yer alan Schönbrunn Sarayı, Viyana'da Habsburg Ailesi'nin yaşadığı yerdi. Avusturya-Macaristan İmparatorluğu'nun yıkılışına kadar kraliyet ailesinin yaşadığı yer olan Schönbrunn Sarayı devletin gücünü göstermek için 18. yüzyılda inşa edildi. İmparatoriçe Maria Theresa devrinde tamamlanan saray, 1960'lardan itibaren de kente gelen turistlerin en çok ziyaret ettiği rotalardan biri haline dönüştü.
Almanya'nın güneyindeki Bavyera eyaletinde bulunan Neuschwanstein, aslında bir kale. Ancak görkemi ve mimari özellikleri onu çok özel kılıyor. Masallardan fırlamışçasına bir güzelliğe sahip Neuschwanstein, doğa fotoğrafçılarının panoramalarında sıklıkla yer alıyor. Alplerin yamaçlarında yer alan kalenin inşaatı 1886'da tamamlanmış ve Bavyera Kralı 2. Ludwig tarafından kullanılmış.
Almanya'nın başkenti Berlin'de bulunan saray, Prusya kralının ikamet adresiydi. Sarayın adı Fransızcadan gelmekte. Sans souci Fransızcada "Endişesiz" anlıma gelmekte. Potsdam'daki sarayın bu isimle anılmasının nedeni, banisi Büyük Frederick'in yaşadığı zor durumlardan sonra inşa edilmesinden kaynaklanıyor.
Çarlık dönemi Rusya'ya başkentlik yapan St. Petersburg'da inşa edilen saray, yıllarca Rus Çarı'na ev sahipliği yaptı. Günümüzde dünyanın en büyük sanat koleksiyonlarından birine ev sahipliği yapan saray 1732 yılında bir bataklığın üzerine inşa edilmiş.
Bavyera Kralı'nın dönemin başkenti Münih'te inşa ettirdiği saray olan Nymphenburg, mimarisiyle dikkat çekiyor. Barok tarzda inşa edilmiş olan saray, oldukça bir araziye yayılmış durumda. Saray günümüzde dört farklı müzeyi bünyesinde barındırmakta.
Dünya Mirası listesinde yer alan Elhamra Sarayı, 9. yüzyılda Roma döneminde kalma bir kalenin kalıntıları üzerine küçük bir yapı olarak inşa edilmişti. İspanya Emevileri'nin en güçlü olduğu dönemde, başkent Granada'da daha görkemli bir haliyle inşa edilen Elhamra günümüzde turistlerin akınına uğramakta.
Paris'in güneybatısında bulunan Versailles kasabasında inşa edilen saray aslında Kral Louis'nin muhtemelen bir kıskançlık eseri. Maliye bakanının yaptırdığı bir şatodan çok etkilenen 14. Louis, kendisi için de buna benzer bir yapı yaptırmaya karar verir. Babası 13. Louis döneminde av köşkü olan yapı sonrasında dünyanın en büyük saraylarından birine dönüştü. Saray arazisi içinde iki farklı saray daha bulunmakta. Üçü arasındaki mesafeyi kat etmek bir saati bulabiliyor.
Versailles Sarayı arazisi içinde ama ondan epey uzak bir yerde olan bu yapı, Kral 15. Louis'nin metresi Madame de Pompadour için inşa ettirilmişti. Petit Trianon'un skandalları bununla da sınırlı değil. Petit Trianon, Fransız Devrimi'nden sonra idam edilen Kraliçe Marie Antoinette'in hayattayken eşinden gizli İsveçli bir subayla buluştuğu yer olarak biliniyor. Hatta Marie Antoinette'in dört çocuğundan ikisinin babasının bu İsveçli subay olduğu iddia edilmişti.