Ege Doğaç Erdoğan

Ege Doğaç Erdoğan

ege.erdogan@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

“Demokrasi deneyimi hayatın ta kendisi gibidir; sürekli değişir, çeşitliliği sonsuzdur, bazen türbülanslıdır ve aslında zorluklarla sınandığı için daha da değerlidir”

- Jimmy Carter

Sağcı popülizm yükselişteyken, muhafazakâr partilerin olumlu seçim sonuçları almaları beklenir (ceteris paribus: diğer tüm durumlar sabitken). Bu latince terim genellikle iktisatta kullanılır. En basit örneklerden biri olarak şu verilir: talep arttıkça fiyatlar yükselir. Ancak bu diğer değişkenler sabit kaldığı sürece geçerlidir. Ürünün arzında yaşanabilecek öngörülemeyen sorunlar, kültürel yaklaşımlar, modanın ani değişimi, kişi başına düşen gelirde beklenmeyen değişimler gibi sebepler sonuca etki ederler.

Haberin Devamı

Siyasette durum dış etkenlere daha da açıktır. Malum, pozitif bilimlerden farklı olarak insan faktörü siyaset biliminin gözardı edilemez önemli bir parçasıdır. En son Kanada seçimlerinde bu tarz bir ani değişime tanık olduk. Çok değil, daha birkaç ay önce Muhafazakarların 20 puan gerisinde olan Liberal Parti seçimi kazandı, liderleri Mark Carney başbakanlık koltuğunu devretmekten kurtuldu. Bir önceki Başbakan Justin Trudeau önderliğinde 10 yıldır iktidarda olan Liberallerin seçimlerden yenilgiyle çıkmasına kesin gözüyle bakılıyordu. Ama diğer durumlar sabit kalmadı, Trump oval ofise tekrar geçti ve Kanada’yı 51. Eyalet yapma söylemini cebinden çıkarıverdi. Normal şartlar altında 10 yıllık iktidarın yorgunluğu, İngiltere’den ithal edilen teknokrat Carney’in düşük popülerliği seçim sonuçlarını belirleyecekken, Trump’ın Kanada’yı doğrudan hedef almasına tarife savaşları da eklenince ibre bir anda tersine döndü. Öyle ki, Muhafazakâr Parti lideri Pierre Poilievre kendi sandalyesini bile kaybetti.

Trump etkisi Avustralya’da görülecek mi?

Bu hafta sonu bu sefer Avustralya seçimlere gidiyor. Trump etkisi sonuçları nasıl etkileyecek göreceğiz. Görevdeki başbakan, İşçi Partisi’nden Anthony Albanese, koltuğunu korumakta zorlanacak gibi gözüküyordu. Muhalefetteki merkez-sağ Liberal Parti (liberalizm kadar farklı yönlere çekilen başka bir terim belki de yoktur) Trump’ın politikalarını çağrıştırmakla itham ediliyor. Liberal Parti lideri Peter Dutton, göçmen karşıtı ve sağcı popülizmin izinden giden bir siyasetçi olarak lanse edilmeye başlandı. Aynı Kanada’da olduğu gibi Avustralya’da da Trump’ın oluşturduğu rüzgârın sağ tarafı yıkıcı bir şekilde eseceği ihtimali kuvvetleniyor.

Haberin Devamı

Duruma bir de şu açıdan bakalım: Kanada ve Avustralya hala devlet başkanı olarak İngiltere Kralı’nı kabul ediyor, ikisi de İngiliz Milletler Topluluğu (British Commonwealth) bünyesindeler. İngiliz İmparatorluğu’nun eski bir parçası Amerika’nın şu anki başkanının ağzından çıkan sözler, bu iki ülkenin siyasetini doğrudan etkileyebiliyor. Bu da bize bir zamanlar İngiltere’nin ne kadar güçlü olduğunu ve miras kalan siyasi kültürün halen geçerliliğini koruduğunu gösteriyor.

Kısa vadede siyasi türbülanslar ülke yönetimine tesir edebilir, ancak köklü bir geçmişe sahip ülkelerde siyaset ve demokrasi kültürü direnç göstermeye uzunca bir süre daha devam edecektir. Tarihte türbülanstan düşmüş uçak yoktur. Tabii burada kritik nokta uçağın güvenilir bir firma tarafından yolcu taşımaya uygun biçimde üretilmiş, güvenlik testlerinin yapılmış, benzininin gerekli miktarda koyulmuş olmasıdır. Pırpır bir uçakla okyanusu aşmaya çalışırsanız, en ufak bir rüzgâr bile hayati tehlikeye yol açabilir.