Emekliliğe hak kazanan ancak çalışmaya devam edenlerin kıdem tazminatı merak ediliyor. Bir yıldan fazla kıdemi olan ve kanundaki durumlar sonucu sözleşmesi sona erenlere kıdem tazminatı ödenir.
Emekli olduktan sonra prim ödeyerek çalışmaya devam eden işçinin iş sözleşmesi feshedilirse kıdem tazminatı hakkı doğar. Kişinin emekli olurken kıdem tazminatını almış olması da sonucu değiştirmez.
İş sözleşmesinin kıdem tazminatına hak kazandıracak şekilde sona ermesi, işçinin işverenin ahlak ve iyiniyet kurallarına uymayan davranışları veya kadın işçi ise evlenmesi nedeniyle sözleşmesini sona erdirmesi, işverenin ise sözleşmeyi işçinin ahlak ve iyiniyet kurallarına uymayan bir davranışı dışında bir nedenle sona erdirmesidir. İşçinin ölümü halinde de yakınları kıdem tazminatını alır.
Çalışan daha önce emeklilik hakkı kazandığı için kıdem tazminatı almışsa tekrar aynı gerekçeyle kıdem tazminatı alamaz. Çalışan emekli aylığını alarak çalışmaya devam ettiği için ancak kanunda sayılan diğer hallerde kıdem tazminatına hak kazanacaktır.
Kıdemi sıfırlanır
Yargıtay, emeklilik nedeniyle kıdem tazminatı ödenmesi ve diğer hakların verilmesini önceki kıdeme ilişkin hakların sıfırlanması olarak
Sosyal güvenlik kapsamının iller bazında Batı’ya doğru gittikçe arttığı, Doğu’ya doğru ise azaldığı görülüyor. Şanlıurfa’da primi devlet tarafından ödenenlerin sayısı, 15 milyonluk İstanbul’dan bile fazla
Seçim yaklaşıyor, partiler seçim beyannamelerini açıkladı. En popüler vaat asgari ücret artışı. AKP ile birlikte CHP, MHP ve HDP asgari ücretin artacağını vaat olarak halka duyurdu
Asgari ücret her yıl aralık ayında toplanan komisyonu tarafından belirleniyor. Bu komisyonda işçi, işveren ve devlet temsilcileri var. Ancak bu üçlü yapıya rağmen asgari ücret artış kararları her dönem devletin ve dolayısıyla işverenin istediği şekliyle çıkıyor. İşçiler çıkan artış kararlarından memnun kalmıyor. Son yıllarda artış oranlarında bir iyileşme var ama bu iyileşme işçi sendikalarını dolayısıyla çalışanları mutlu etmiyor. Görünen o ki, işçileri mutlu edecek asgari ücret artışını komisyon yerine bu sefer seçim sağlayacak.
Asgari ücret açısından bizi diğer ülkelerden ayıran bir başka husus, istihdam edilenler içerisinde asgari ücret elde edenlerin fazlalığı. Eurostat verilerine göre Türkiye’de istihdam edilenlerin yüzde 43’ü asgari ücretle çalışıyor. Bu oran İngiltere’de yüzde 4, Yunanistan ve Portekiz’de sırasıyla yüzde 2 ve yüzde 3. Dolayısıyla asgari ücret Türkiye’de diğer ülkelere nazaran çok daha hassas bir konu.
Herkesi ilgilendiriyor
Asgari ücretle geçinenlerin oranı yüzde
Bakanlar Kurulu’nun aldığı kararla genel sağlık sigortasından yararlanma konusunda 31.12.2015 tarihine kadar prim borcu şartına bakılmayacak. Prim borcu olanlar sağlık hizmetlerinden yararlanmaya devam edecek.
İlk kez sigortalı olan bir kişinin sağlık hizmetlerinden yararlanabilmesi için 30 gün beklemesi gerekir. 60 günden fazla prim borcu bulunanlar provizyon alamaz ve sağlık hizmetlerinden yararlanamaz.
Bağ - Kur’lular prim ödemelerindeki gecikmeler ve aksamalar nedeniyle sağlık hizmetlerinden yararlanmak konusunda sorun yaşayabiliyor.
Borca bakılmayacak
Çoğu kez küçük esnaf SGK primlerini ödemeyi erteler. Bu kişiler için Bakanlar Kurulu kararının önemi büyük.
60 günden fazla prim borcu bulunmama şartı 2015 sonuna kadar dikkate alınmayacak. Dolayısıyla bu tarihe kadar prim borcu bulunan kişiler sağlık hizmeti alabilecek.
Bakanlar Kurulu kararı geçici bir çözüm niteliğinde. Yalnızca 31.12.2015 tarihine kadar bu durumdaki kişiler sağlık hizmeti alabilecek. Dolayısıyla sağlık hizmeti almaya devam eden kişiler bu tarihten sonra başka çözümler bulmak zorunda.
Bu konu bütün partilerin seçim beyannamelerinde yer aldı. Genel sağlık sigortasına yönelik genel bir düzenleme
İşsizlik sigortası Mart 2002’den beri işsiz kalanların can simidi durumunda. Ancak ne yazık ki, işsizlik sigortasından maaş alabilmek için gerekli prim ödeme koşullarının ağırlığı nedeniyle bütün işsizler işsizlik maaşı alamıyor. Bunun yanında, işsiz kalanlara ödenen maaşın düşük olduğu da söylenebilir. Seçim sonrası bu konuda bir adım atılacak gibi görünüyor. Partiler seçim beyannamelerinde bu konuya yer verdiler.
Koşulları ağır
İşsizlik sigortasından maaş alabilmek için prim ödeme koşullarının sağlanması gerekir. Bütün işsizler işsizlik sigortasından maaş alamaz. Son 120 günü kesintisiz olmak üzere son 3 yıl içerisinde en az 600 gün yani 20 ay işsizlik sigortasına prim ödemiş olan işsizler işsizlik maaşı alabilir. İşsiz kalmadan önceki son 3 yılın en az 20 ayında prim ödenmiş olması gerekiyor. Son 3 yılın 30 ayında prim ödeyenlere 8 ay, tamamında prim ödeyenlere ise 10 ay işsizlik maaşı ödeniyor. 10 ayın üzerinde işsizlik sigortasından maaş alınması mümkün değil. Diğer yandan, prim ödeme koşulunun sağlanmış olması tek başına işsizlik maaşı almaya yetmez. Prim ödemenin dışında işsiz kalma nedeninin de kanunda belirtilen nedenlerden olması işsizlik maaşı alabilmenin bir
Bireysel emeklilik sistemine girenlerin sayısı, devlet katkısının sisteme dahil edilmesiyle, 5 milyon 753 bin kişiye ulaştı. Bireysel emeklilik sadece tasarruf noktasında değil, gelir güvencesi sağlanması anlamında da çok önemli. En çok eleştirilen nokta emekli olmaya hak kazananların ömür boyu maaş alamamasıydı. Yani sistem bireysel emeklilik adını taşımasına rağmen SGK’dan bağlanan emekli aylığından farklı olarak kişinin sistemdeki birikiminin miktarına göre aylık ödenebilmesine imkan tanıyordu. Yıllık gelir sigortasının devreye girmesiyle bireysel emeklilik sisteminde ömür boyu maaş alınması imkanı sağlandı ve eksik nokta tamamlanmış oldu. 1 Ekim’de başlayan yıllık gelir sigortası bireysel emeklilik sistemine olan ilgiyi daha da artıracak.
Zorunlu değil
Bireysel emeklilik sistemi zorunlu bir sistem değil. Tamamen özel sigorta mantığıyla çalışan sistem, ödenen primler karşılığında katılımcılara belirli şartların sağlanması halinde peşin ödeme yapılmasını veya aylık bağlanmasını öngörüyor. Katılımcılar bireysel emeklilik sözleşmesi satın alarak bu sisteme dahil oluyor. Dolayısıyla bireysel emeklilik sistemine dahil olmak bir zorunluluk değil. BES tasarruf amaçlı birikim
Sosyal medya kullanımı gün geçtikçe artıyor. Sadece Türkiye’de aylık ortalama 39 milyondan fazla kişi Facebook’a giriyor. Bu noktada, çalışanların özellikle iş saatleri içinde kişisel sosyal medya üzerinden yaptıkları paylaşımlara dikkat etmeleri şart.
Paylaşımın içeriği önemli olmakla birlikte, bazı hallerde paylaşımların zamanlaması da kritik hale gelebiliyor. Örneğin, işyerinden hasta olduğu için izin alan bir çalışan izinli olduğu gün mesai saatlerine denk gelen bir zaman diliminde “Hava harika, gel de Kilyos’un keyfini çıkarma” gibi bir paylaşım yapar, bir de konumunu da içeren fotoğraf eklerse, işveren çalışandan savunma isteyebilir.
Örneğin geçen yıl perakende sektöründe faaliyet gösteren kurumsal bir şirkette işverenine Bostancı’da (İstanbul Anadolu Yakası) görevde olduğunu söyleyen bir pazarlamacının Beylikdüzü’nden (İstanbul Avrupa Yakası) sosyal medya aracılığıyla konum bildirmesi uyarı almasına neden oldu. Çalışan aynı yıl içerisinde birden fazla uyarı almış ise işverenin iş sözleşmesini feshetme hakkı doğabiliyor.
Cep’teki fotoğraflar
Sosyal medya paylaşımları çerçevesinde iş dünyasının hassas olduğu diğer bir husus, paylaşımların içeriği. Bir çağrı merkezi çalışanı
Günümüzde “bilgisayar başında çalışılmayan” sektör neredeyse yok denecek kadar az. 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu gereğince hazırlanmış olan “Ekranlı Araçlarla Çalışmalarda Sağlık ve Güvenlik Önlemleri” yönetmeliği, bilgisayar başında çalışanları yakından ilgilendiriyor.
Yönetmelik gereğince işveren, ekran başında çalışanlar için gözlerin korunması ve doğru oturuş konusunda bilgilendirme yapmak zorunda. Bununla birlikte, ekranlı araçlarla çalışan kişiler için çalışma öncesinde, yapılan risk değerlendirmesi sonuçlarına göre işyeri hekimince belirlenecek düzenli aralıklarla ve ekranlı araçlarla çalışmadan kaynaklanabilecek görme zorlukları yaşandığında işveren tarafından göz muayenesi yaptırılması da gerekiyor. Yani, işveren ekran başında çalışanlarının gözlerini korumak ve periyodik göz muayenesi yaptırmakla yükümlü.
Operatörler mercek altında
İşe girişte ve işyeri hekiminin risk değerlendirmesinde belirttiği aralıklarla “esas işi ekranlı araçlarla çalışmak olan ve normal çalışmasının önemli bir bölümünde ekranlı araç kullanan kişilere”, yani operatörlere yasa gereği periyodik olarak göz muayenesi yapılması gerekiyor.
6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği