Topbaş Tiyatrosu

17 Nisan 2012

Vasfi Rıza Zobu yazmıştı: 1940’larda Matbuat Müdüriyeti, tiyatro oyunlarında “kadınların namuslu, erkeklerin faziletli olması”nı şart koşmuş.
Müdüriyet, Zobu’nun “Yürü Ya Kulum” oyununu yasaklama gerekçesini şöyle açıklamış:
“Piyesteki kadınlar, şerefli birer aile kadını olması lazım gelirken, halleri evlilik kutsiyetine aykırı düşmektedir.”
* * *
Şimdi AKP’li İstanbul Belediyesi, tiyatroda tek parti devrinin zihniyetine ve “mazbut piyes anlayışı”na geri dönüyor.
Yakında tiyatro girişlerine “Aile salonumuz vardır” yazısı asılırsa hiç şaşmayın.
İstanbul Belediyesi Şehir Tiyatroları’nı Genel Sanat Yönetmeni yönetiyordu.

Yazının Devamı

Batı’dan yasak haberleri

15 Nisan 2012

Hep Türkiye’nin yasaklarını eleştiriyoruz. Oysa son zamanlarda Batı dünyasında da çok ilginç yasak hikâyeleri dolaşıyor. Birkaçını sizlerle paylaşmak istiyorum.

Seksist yasak
Dünyanın en büyük şirketlerinden IBM, Masters golf turnuvasının sponsoru...
Turnuvayı düzenleyenler, geleneksel olarak şirketin genel müdürüne üyelik öneriyorlar.
Son 4 IBM Genel Müdürü, Masters’ın onur üyesi olmuş.
Ama bu kez bir sorun var:

Yazının Devamı

Çok harbeden cengâver, zamanla hasmına benzer

14 Nisan 2012

28 Şubat’tan sonra ne yazmışım diye baktım:
“Başka Kapıya” başlığı atmışım yazıma (http://www. candundar.com.tr/_v#!/KÖŞE_YAZILARI/1997/Başka_kapıya/#Did=1536)
Hem ayar verene, hem ayar yiyene çatmışım:
“Bizi laik ve demokrat kimliklerimiz arasında seçime zorluyorlar. İki gözümüzden birini feda etmemizi istiyorlar” diye yakınmışım.
Sonra iki gözüme de sahip çıkmışım:
“Balans ayarı, tank paletleriyle yapılmış bir demokrasiyi içimize sindiremeyiz” demişim.
Ama Susurluk çetesinin temizlenmesini isteyenleri “Glu glu dansçıları” diye aşağılayıp zora gelince onlardan destek dilenen zihniyete de aynı dilden cevap vermişim:

Yazının Devamı

Sam Amca seni iteliyor!

12 Nisan 2012

Cumhuriyetçi Parti’nin son başkan adayı senatör John McCain, 6 ay önce, 11 Eylül’ün yıldönümünde herkesi şaşırtan bir konuşma yapmış ve demişti ki:
“ABD’yi dünyanın o parçasında (Ortadoğu’da) bir daha savaşa girmiş görmeyeceksiniz. Amerikan kamuoyu engeller bunu...”
ABD, kendisine 3,5 trilyon dolara mal olan Irak savaşından, ardında 1 milyonu aşkın ölü ve harabe bir ülke bırakarak çekilince şahin McCain bile pes etmişti anlaşılan...
“Akıllandılar demek ki” diyecekken bir de ne görelim:
McCain bizim Hatay Yayladağı’nda basın toplantısı yapıyor. Yanında “İlk Yahudi Demokrat Başkan yardımcısı adayı” olarak lanse edilen Joseph Lieberman var. (Mavi Marmara olayında İsrail lobisi adına Erdoğan’a protesto mektubu gönderen Amerikalı senatörlerden biri değil miydi o?)
Diyorlar ki:
“Suriye’de diplomasi çöktü. Askeri yöntem devreye sokulmalı.”

Yazının Devamı

“O kadın”

10 Nisan 2012

Şubat sonu hastanede görmüştüm Meral’i...

Tekerlekli sandalyedeydi.

Kocaman gülerken sevimli bir yaya dönüşen gözleri, büyük güneş gözlüklerinin gerisindeydi.

Halsizliğinden endişelendiğimi fark ederek her zamanki dobralığıyla teselli işini üstlenmiş, “Merak etme, iyiyim. İyi olacağım” demişti.

Son görüşüm, son sarılışımmış.

* * *

Yaman Okay ile ilişkisini, “Yüzyılın Aşkı” olarak belgeselleştirmek istemiştim bir ara...

Önce niyetlenmiş, sonra vazgeçmişti.

Yazının Devamı

Kimin kalbinde hangi şiir saklı?

8 Nisan 2012

Cezmi Ersöz ilginç bir çalışma yaptı. Edebiyat, sanat, medya dünyasından kamuoyunun tanıdığı 115 isme en sevdikleri şiiri sordu.
Sonra da bunları “Kalbimde Bir Şiir Gizli” adlı kitapta (Tekin, 2012) topladı.
Cezmi için şiir seçenler, geçenlerde bir akşamüstü buluştuk. Şiirden ve vaziyetten konuştuk.
Herkes merakla, birbirinin fincanından falına bakar gibi kalbindeki şiire baktı; şiir seçiminden ruh halini çözmeye çalıştı.
En çok Can Yücel
İlk teşhis şu:
10 kişi, “Kalbimde gezdirdiğim şair Can Yücel” demiş.

Yazının Devamı

12 Eylül’de kaç kişi “Hayır” demişti?

7 Nisan 2012

Ben de Aslı (Aydıntaşbaş) gibi 12 Eylül davasından heyecanlanamayanlardanı.
Aslı bunun nedenini “12 Eylül bitmedi ki, bütün kurumlarıyla ayakta” diye özetlenebilecek bir gerekçeye dayandırdı.
Katılıyorum. AKP, darbenin mirasını yiyor.
Ama ben bu kitlesel heyecansızlığın ve mahkeme önündeki tenhalığın ardında bir gerekçe daha seziyorum:
Suçluluk duygusu...
Suç ortaklığı psikolojisi...
Benliği ezip çürüten bir günahkârlık hissi...

Yazının Devamı

Erdoğan’ın Köşk hesabı çökebilir

5 Nisan 2012

Anayasa Mahkemesi Başkanı Haşim Kılıç’ın “Siyasetin yargıyı kuşatmasına izin vermeyeceğiz” demesi önemli...
“Aktörleri değişmiş yeni vesayet odakları”ndan söz ediyor Kılıç...
“Adaletten uzaklaşan zorba yönetimlerin ömrünün uzun olmayacağını” söylüyor.
Bu sözleri, Hükümet üzerine alındı.
Kılıç‘ın Herkes sınırını bilsin” uyarısına karşılık “Herkes işine baksın” çıkışı yapıldı.
* * *
İçeriği kadar, zamanlamasıyla da önemli bir polemik bu...

Yazının Devamı