GündemÇocukluğunu yaşayamadan günden güne eriyor

Çocukluğunu yaşayamadan günden güne eriyor

28.07.2017 - 14:21 | Son Güncellenme:

Diyarbakırlı 15  yaşındaki Hakan Aktaş, 5 yıl önce yakalandığı hastalık dolaysıyla 36 kilogramdan  20 kilograma düştü. Hastalığına henüz teşhis konulamayan ve yatağa bağımlı hale  gelen Aktaş, yeniden sağlıklı günlerine kavuşmanın özlemini yaşıyor.Aktaş'ın sağlık durumu hakkındaki sözleri ise yürek yaktı;  "Arkadaşlarımla en çok da okula gitmeyi özlüyorum. Pencereden arkadaşlarımın oyun  oynamasını izleyince çok üzülüyorum"

Çocukluğunu yaşayamadan günden güne eriyor

Diyarbakır'da yaşayan 15 yaşındaki Hakan Aktaş, 5 yıl önce yakalandığı ve henüz teşhis konulamayan hastalığı nedeniyle yatağa bağımlı hale geldi.

Haberin Devamı

Diyarbakır'ın merkez Bağlar ilçesinde yaşayan Aktaş, 5 yıl önce yakalandığı hastalık dolayısıyla 36 kilogramdan 20 kilograma düştü.

Hastalığından dolayı yürüme kabiliyetini kaybeden Aktaş, günlerini evlerinin penceresinden hüzünlü bir şekilde dışarıyı izleyerek geçiriyor.

Günden güne zayıflayan Aktaş, yeniden eski sağlıklı günlerine kavuşmanın özlemini yaşıyor.

BİLGİSAYAR MÜHENDİSİ OLMAK İSTİYOR

Hakan Aktaş, AA muhabirine yaptığı açıklamada, 5 yıldır teşhis konulamayan hastalığıyla mücadele ettiğini, her şeyden mahrum büyüdüğünü söyledi.

Kilo kaybı yaşadığı için yatağa mahkum olduğunu ifade eden Aktaş, "Arkadaşlarımla en çok da okula gitmeyi özlüyorum. Pencereden arkadaşlarımın oyun oynamasını izleyince çok üzülüyorum. Arkadaşlarım beni ziyarete geldiğinde, 'Bir an önce iyileş de beraber oynayalım seni bekliyoruz' diyorlar." diye konuştu.

Haberin Devamı

Teknolojik ürünlere çok meraklı olduğunu, bilgisayar mühendisi olmak istediğini dile getiren Aktaş, hastalığına çare bulunmasını istediğini belirtti.

"OĞLUM İYİLEŞMESİ İÇİN HER GÜN DUA EDİYORUM"

Anne Güllü Aktaş da 6 çocuğunun olduğunu, 7 yıl önce trafik kazasında eşini kaybettiğini, ardından oğlunun hastalandığını ve gün geçtikçe eridiğini anlattı.

Eşini kaybetmesinin ardından çocuğunun hastalığının ortaya çıkmasının kendileri için çok zor olduğunu vurgulayan Aktaş, şöyle devam etti:

"Oğlum, çocukluğunu hiç yaşayamadı. 5 yıldır hayatımız hastanelerde geçti. 'Beslenme bozukluğu ve ishal var.' diyorlar, başka bir şey demiyorlar. Bir türlü hastalığına çare bulamadık. Yatağa bağımlı hale geldi. Dünyadaki tek isteğim oğlumun eski haline dönüp iyileşmesi ve arkadaşları ile birlikte okula gitmesi, oyun oynamasıdır. Oğlumun iyileşmesi için her gün dua ediyorum."

"HASTANE HASTANE DOLAŞTIK"

Aktaş'ın ağabeyi Sinan Aktaş ise kardeşinin 10 yaşında geçirdiği apandisit ameliyatından sonra sürekli ishal olduğuna ve istifra ettiğine işaret ederek bunun sonuncunda gün geçtikçe erimeye başladığını belirtti. Ağabey Aktaş, şunları söyledi:

"Sürekli doktora başvurduk. Endoskopi yapıldığında bağırsağında iltihaplanma ve ince bağırsakta da beslenme bozukluğu var dediler. Eve getirdik, tam kendine geldi derken tekrar hastalığı başladı. Nereye başvurduysak teşhis konulamadı. Hastane hastane dolaştık. Yemeğini yedikten sonra anında istifra oluyor ve ishali hiç durmuyor. Hastalanmadan önce okul hayatı çok iyiydi. Kardeşimin sokakta ve evde tekrar eskisi gibi oyun oynamasını arzuluyoruz. Hastalığı devam ederse kardeşimizi kaybedebiliriz."

Haberin Devamı

Diyarbakır Çocuk Hastalıkları Hastanesi Başhekimi Serhat Samancı da Aktaş'ın ishal ve istifra şikayetiyle hastanelerine başvurduğuna ancak yapılan kontrol ve tetkiklerde hastalığının tanısının yapılamadığına dikkati çekerek tanı konulması için Aktaş'ın Ankara'daki hastanelere yönlendirildiğini kaydetti.