Prof. Dr. Nuran Yıldız

Prof. Dr. Nuran Yıldız

nuran@nuranyildiz.com

Tüm Yazıları

İlk seçilmesinden sonraydı. Yemin töreninin ardından yapılan basın toplantısında gazeteci sormuştu: “Sizin yemin töreniniz mi daha kalabalıktı, Obama’nınki mi?”

Trump “Elbette benimki” demişti. Gazeteci ısrar etmeyince fırça da yememişti. Daha sonra Basın Sözcüsü Sean Spicer, “Başkan doğruyu söylüyor” dedi, “Törenin kalabalık görünmemesinin nedeni, meydanın çevre düzenlemesinin değişmesi.”

Gerçekte ise Obama’nın kalabalığı kat kat fazlaydı. Yalancılıkla suçlanan gazeteciler, tören alanına giden metroyu kullananların oranını açıkladı: Saat 11.00’de Trump’ın törenine gelenler 193 bin, Obama’da ise aynı saatte 513 bin kişiydi!

Haberin Devamı

Trump’ın doğruyu söylediğini kanıtlamak için paylaşılan fotoğraf ise, törenden bir yıl önceki Cleveland Cavaliers’in NBA şampiyonluk kutlamalarına aitti!

Konu uzun süre ABD kamuoyunu meşgul etti. Tıpkı şimdilerde İran’ın nükleer gücü imha edildi mi, edilmedi mi tartışmasının dünya kamuoyunu meşgul ettiği gibi. Bu kez konu ciddi.

R.Keyes’in “post-truth/ hakikat sonrası” kavramına dikkat çektiği kitabı 2004’te basıldı. Keyes, “dürüstlüğün çöküşü”, “yalan”, “aldatmaca”, “saygısızlık” gibi bu yüzyılda çokça can sıkan kavramları ele alıyordu. Yeniden hatırlatmalıyım: 20. Yüzyıl bilgisiyle 21. Yüzyılı analiz edenler, komik oluyorlar.

“Post-truth”un en güzel tanımı bence “gerçeğin yozlaşması”dır. Gerçeğin eğilip bükülmesinde iki ana hat vardır; Görsellik ve duygular. Görüleni kullanarak duyguları üretebilirsiniz. Ortam uygundur. “Yalan” artık olumsuz bir etiket değil, olağan bir durumdur. “Dürüstlük” doğal bir karakter özelliği değil, zayıflık olarak algılanır. Belirsizlik ise geçici değil, sürekli üretilen siyasal yöntemdir. Trump’ın dünya algısı bu bilgiler üzerine oturur. Dikkat edin, kurduğu her cümle bir belirsizliği azaltmaz çoğaltır. Gri alanı yönetmesi kârlıdır.

Pentagon’dan sızdırılan(!) rapor “İran’ın nükleer depolarını imha etmeyi tam başaramadık” diyordu. Trump yalanladı, raporu haberleştiren NY Times ve CNN’i “aptal”lıkla suçladı. Hamaney “Nükleer depolarımız zarar görmedi. Trump’ın şovmenlik yapması gerekiyordu” diyerek ortamı gerdi. Sürekli onaylanma odaklı her narsist / anti-kahraman (Bkz. 25 Mayıs 2025 tarihli yazım) gibi, söylediklerine inanılmıyor olmasına sinirlendi. Haklılığını kanıtlamak için Savunma Bakanı ve Genelkurmay Başkanına basın toplantısı düzenletti. Bombalama anı gösterildi. Belirsizlik ortadan kalkmadı. Tartışma bitmedi.

Haberin Devamı

Popülizm, her şey yolundayken liderlerin işine yarar, sorun çıktığında ise liderlerin işine yarayan tek şey ne kadar güvenilir olduklarıdır.

Butlanır, peki akıllanır mı?

CHP kurultayı hakkında yarınki karar ne olursa olsun süreç, olabilecek en kötü biçimde yönetiliyor;

Bir, tartışmalar gösteriyor ki, CHP’de “butlan kararı” kabullenilmiş. Öyle olunca da, adalet sistemine güvensizlikten çok “Demek ki yapmışlar” algısı yerleşiyor.

İki, meselenin olası CHP iktidarı değil de koltuk meselesi olduğu algısı yayılıyor.

Üç, Kılıçdaroğlu’na giden heyette Mansur Yavaş’ın bulunması, kendi hedefleri açısından olumlu bir algı oluşturmuyor.

Haberin Devamı

Dört, “butlan” kararı çıktıysa “kanıt” var demektir, kanıt varsa CHP yönetiminde ceza alacak isimler olacaktır. Olmazsa garip olur.

AKLIMDA KALAN

“Kim kazandı?” sorusu: İsrail- İran arasındaki “savaşımsı” süreç belirsiz bir süreliğine bitince, “kim kazandı” sorusuna cevap aranıyor. Algı savaşları yapıldığında hemfikir olunduğuna göre “algı çıktısı” üzerinden kazananları yazayım; Elbette ilk sırada Türkiye var. Avrupa’nın Doğu’ya en yakın güvenilir ülkesi olduğumuz bir kez daha anlaşıldı. Türk ordusunun barış odaklı karakteri yeniden kanıtlandı. Yeniden tanımlanan ilişkiler ağında en güçlü ülke olduk. İkinci sırada İran var. Zayıf, güçsüz görüntüsünden yararlanıp iç karışıklık bekleyenleri yanılttı. Büyük fatura ödedi ama kolay lokma olmadığı algısı güçlendi. Üçüncü kazanan ortada hiç görünmeyen Çin oldu. Saldırgan, kaos odaklı yönetimlerden yorulmuş, korku içindeki küresel yığınların güven ve sakin güç arayışı Çin’e yöneldi. ABD, Çin’e karşı operasyon yaptığını sanırken, ortamı Çin’e uygun hale getiriyor. İnanmayan araştırma yapabilir.