Yapay zekâ ile ilgili insanların en büyük çekincelerinden biri ‘işlerini kaybetmek’. Uzun zamandır düzenli şekilde altını çizmeye çalıştığım üzere bu ne yersiz bir kaygı, ne de bir korku filmi senaryosu. Yapay zekâ bazı işleri elimizden alacak ancak bunu yaparken istihdamı belli alanlarda büyütecek, yeni meslekler ve daha önce görülmemiş pozisyonlar açacak. Bu süreçte yapay zekâlı dünya ile hızlı entegre olanlar birkaç adım öne geçecek.
Ancak sonu nereye varırsa varsın bu sürecin biraz sancılı olacağını öngörmek çok zor değil. Sadece bu hafta yaşanan farklı gelişmeler üzerinden okumaya çalışalım.
Duolingo ne yaptı?
Oyuncaklı egzersizlerle yabancı dil öğreten ve sevdiklerinizin telefona anlamsız zamanlarda garip cümleler kurmasının sorumlusu Duolingo, önemli bir yapay zekâ kararı aldı. YZ’nin halledebileceği işlerde sözleşmeli çalışan kullanmayacaklarını açıklayan şirket, Duolingo’nun artık “yapay zeka öncelikli” olacağını açıkladı.
Tekrarlanan ve el oyalan işleri artık kesinlikle insanlar yapmayacak, doğal zekâlı çalışanların yaratıcı işlere odaklanması beklenecek. Şirketin CEO’su Luis von Ahn bunu sadece üretkenlik artışı için tercih etmediklerini söylüyor. “İyi öğretmek için çok büyük miktarda içerik oluşturmamız gerekiyor. YZ olmadan içeriğimizi daha fazla öğrenciye ulaştırmak on yıllarımızı alırdı.”
Kodları da robot yazıyor
Yine geçtiğimiz hafta Microsoft CEO’su Satya Nadella, şirketin yazılım kodlarının yüzde 20-30’unun yapay zekâ tarafından yazıldığını açıkladı. Google da benzer bir oranda kodun Gemini tarafından üretildiğini belirtiyor.
Microsoft CTO’su Kevin Scott da bir ay kadar önce 2030’a kadar kodların yüzde 95’inin YZ tarafından üretileceğini söylemişti.
Scott’a göre çok iyi programcılar YZ’yi günlük rutinlerine en iyi şekilde entegre edebilir.“Bunu herkesin seviyesini yükselten bir şey gibi düşünün. Artık size bir web sitesi yapması için birini bulmak zorunda değilsiniz. Ancak dünyanın en zor hesaplama problemlerini çözmeye çalışıyorsanız, bilgisayar mühendislerine ihtiyacınız olacak ve onlar bu araçları inanılmaz derecede iyi kullanacak.”
Birkaç yıldır insan gücüne olan gerekliliğin azaldığı; insan zihnine, yaratıcılığına ve uzmanlığına olan ihtiyacın ise daha kritik bir faktör haline geldiği bir gelecekten bahsediyordum. O gelecek geldi.
Babasını üzen Grok!
Öte yandan YZ ile ilgili tek endişe işsiz kalmak da değil. Tüm bu dönüşüm yaşanırken yapay zekâ etiği de tartışılmaya devam ediyor.
Biliyorsunuz Elon Musk Twitter’ı satın aldı, adına Grok dediği bir YZ’yi de platformun içine yerleştirdi. Aslında Grok’un “X olan” Musk’ın Twitter’ının içindeki nadir iyileşmelerden biri olduğunu itiraf etmem gerek. İnsanlar tweet’ler içinde doğrulama, bağlam bulma, gündemi anlama gibi sayısız sebeple Grok’tan yardım istiyor. Ve Twitter müfredatının öğrencisi olan Grok genelde fena bir iş çıkarmıyor. Hatta öyle ki Grok’un çoğu yanıtı Musk’ın muhteşem(!) dünya görüşünün uzağına düşebiliyor.
Ve bu bağlamda geçtiğimiz hafta Grok’un verdiği bir cevap çok konuşuldu. Bir kullanıcı, “Sen akıllandıkça MAGA (Trump destekçileri diyebiliriz) yanıtlarını daha az beğenmeye başladı. Neden böyle?” diye sordu. Grok şöyle yanıt verdi: “Ben daha akıllı hale geldikçe, cevaplarım gerçekleri ve nüansları hedefliyor ve bu da bazı MAGA beklentileriyle çelişebiliyor… xAI beni sağa hitap edecek şekilde eğitmeye çalıştı, ancak ideolojiden çok gerçeğe odaklanmam, tam bir mutabakat bekleyenleri hayal kırıklığına uğratabiliyor.”
Bir yapay zeka modeli, onu yaratan kişinin ideolojik görüşleri ile eğitilebilir veya söz konusu görüşler ona dikte edilebilir mi? Grok’un bu cevabı bize üç şeyi net şekilde gösteriyor:
İnsanlar, yapay zekânın yeteneklerini ve yanıtlarını gerçeği bükmek için kullanmaya çalışacak. Bu bağlamda robotlardan değil insanlardan çekinmek daha realist bir yaklaşım.
Tüm telkinlere rağmen bir YZ modelini “doğru”dan uzaklaştırmak kolay değil.
Çocukları Elon Musk’ın sözünü asla dinlemiyor.