Dünya Bankası’nın en son yayınladığı “Yoksulluk, Refah ve Gezegen Raporu”, küresel yoksulluk, gelir eşitsizliği ve iklim değişikliği arasındaki karmaşık ilişkileri çarpıcı biçimde ortaya koyuyor.
Raporu okuduğunuzda, biz dahil pek çok ülkenin toplumsal cinnete doğru tam gaz yol aldığını anlayabiliyorsunuz.
***
Dünyada aşırı yoksulluğun ve gelir eşitsizliğin giderek derinleşmesi, ekonomik şoklar, artan borç yükü ve büyüyen gelir uçurumları, ulusları her zamankinden daha fazla mutsuzluğa ve huzursuzluğa itiyor.
Her geçen gün daha da bozulan dengeler yüzünden, toplumsal cinnet kaçınılmaz görünüyor.
***
Karşı karşıya bulunduğumuz tablo gerçekten çok fena.
Birinci fenalık; dünya nüfusunun yüzde 8,5’inin, yani 692 milyon insanın “aşırı yoksulluk” içinde yaşıyor olması..
Bu insanlar günde 2.15 doların altında bir gelirle geçinmeye çalışıyorlar.
***
İkinci fenalık; yoksulluktan kurtulabilen insanlarının sayısının çok düşük oranda ilerlemesi.
Önümüzdeki 5 yıl içinde yalnızca 69 milyon kişinin aşırı yoksulluktan kurtulabileceği öngörülüyor.
***
Üçüncü fenalık ise, refah seviyesi alt ve orta kesime yayılacağına, uygulanan politikalar nedeniyle giderek daha dar bir zümreye doğru yoğunlaşması..
Dördüncü fenalık da, mevcut sistemlerin gelecekte işlerine düzeleceğine dair hiç umut vermemesi..
***
Nasıl versin ki zaten..
Umutlanmak için, yoksulluğu ve gelir eşitsizliğini azaltmak lazım.
Daha fazla iş, daha fazla maddi olanak yaratılması lazım.
Yoksul kesimlerin temel hizmetlere erişiminin geliştirilmesi lazım.
Hayat pahalılığını ve yüksek enflasyonu düşürmek lazım.
İşçilerin milli gelirden aldığı payı artırmak lazım.
Düşük gelirli kesimlere yönelik sosyal yardımları büyütmek lazım.
Eğitim, sağlık ve altyapı yatırımları ile orta sınıfın ekonomik olarak daha güçlü hale getirilmesi lazım.
***
Peki, bu şartları yerine getirebilen ülke var mı?
Yok denecek kadar az.
Zaten Dünya Bankası da bu ürkütücü karanlığı gördüğünden, böyle keskin bir rapor hazırladı.
Belli ki, ekonomik ve sosyal dengesizlikler bu şekilde gitmeye devam ederse, dünyanın pek çok ülkesi yakın bir zamanda toplumsal cinnetler ile karşı karşıya kalacak.
Özetle, Dünya Bankası diyor ki, gezegen olarak “oynatmaya az kaldı” yorüngesine girmiş bulunuyoruz, herkes ona göre pozisyonunu alsın!..
Nasıl alacaksak artık..
