Stalin üzerine

11 Mart 2023

Sovyetler Birliği eski lideri Jozef Stalin ölümünün 70’inci yılı (5 Mart 1953) nedeniyle yine gündemde. Stalin yıllardır milyonlarca insanın katili zalim bir diktatör olarak anılır. Türkiye’de de böyle tanınır. Moskova, İkinci Dünya Savaşı sonrasında Türkiye’yi tehdit ettiği, Boğazlardan üs istediği söylentisiyle ülkenin kaderinde birinci derecede rol oynamış, Türkiye’nin hızla Batı dünyasına yönelmesine yol açmıştır. Yaratılan korkuyla içerde sol siyaset sürekli ezilmiş, ABD’ye üsler verilmiş, NATO’ya girilmiştir. O giriş.

Tarih böyle mi işlemiştir?

Atatürk’ün 1925 - 38 yılları arasındaki Dışişleri Bakanı Tevfik Rüştü Aras anılarında, ‘‘Sovyetlerin toprak talepleri Molotof’un budalalığıdır, Stalin Türk dostluğuna önem verirdi, ciddi olsaydı en güçlü olduğu o dönemde bu tehdidi gerçeğe dönüştürürdü’’, diyor... Atatürk döneminde Stalin ile özellikle ekonomide sıkı ilişkiler kurulmuş, Karabük Demir

Yazının Devamı

Malezya’da özlem

9 Mart 2023

Dünya Kadınlar Günü kutlandı.

Kadınlarımızın en azından bugünü gülerek, eğlenerek, ağız tadıyla kutlamasını dilerken…

Kitaplığımızdaki bir kitabın sayfalarını çeviriyoruz.

Uzun yıllar ANAP’ta milletvekilliği ve bakanlık yapmış olan Kaya Erdem’in “Demokrasinin İlk 50 Yılı” isimli kitabının 202. ve 203. sayfalarında ilginç bir anı gözümüze çarpıyor

Kaya Erdem, eşi Sevil Hanım’la 1986 yılında Malezya’ya kısa bir ziyarette bulunur. Ziyaret sırasında geniş katılımlı
bir iftar yemeği verilir.

Gerisini Kaya Erdem şöyle anlatıyor:

“Eşimin bulunduğu masadaki sohbet esnasında kadın hakları tartışılırken, Malezya Sosyal Güvenlik Bakanı hanım,

Yazının Devamı

Dört uzun gün!

7 Mart 2023

Meral Akşener 2 Mart toplantısının ardından zehir zemberek bir açıklama yaparak Altılı Masa ile köprüleri attı. Attı ama ummadığı kadar yoğun baskı altında kaldı. Derken dün ağır bir şart koşarak masaya dönme kararı aldı:

“Ekrem İmamoğlu ve Mansur Yavaş yetkili Cumhurbaşkanı yardımcısı olsunlar. Kritik kararlara imza atsınlar...”

Akşener’in önerisi Kemal Kılıçdaroğlu ve Altılı Masa’da kabul edilir mi, edilmez mi?

Bu satırlar yazılırken henüz belli değildi...

Ancak hemen akla gelen şudur…

Meral hanım, Kemal beyin cumhurbaşkanı adaylığında ısrar edeceğini, Yavaş veya İmamoğlu’nun adaylığını kabul etmeyeceğini 2 Mart toplantısı öncesi biliyordu.

Böyle bir B planı var idiyse... Bunu 2 Mart toplantısında Masa’da dile getirmesi gerekmez miydi?

Anlaşılan bu plan yeni üretildi...

Yazının Devamı

Nerelere geldik

4 Mart 2023

Şarkıyı bilmeyen yoktur...

“Boş vere boş vere ne hale geldik

Neredeydik, nerelere geldik.”

Bizim hikâyemizin özeti de böyle.

1980 - 90’lar...

Tarımda makineleşme hızlanıyor.

Topraklar bölünüyor.

Enflasyon gelir dengesizliğini büyütüyor.

Yazının Devamı

Fikir meydanı

2 Mart 2023

İstanbul’da meydana gelebilecek depremle ilgili neler yapılmalı?

Yapılacak çok şey var tabii.
Okurumuz Enver Arslan şu hatırlatmada bulunuyor:
“ İstanbul’daki askeri kışlalar aynen muhafaza edilmeli, Bu kışlalarda, deprem için birlikler olmalı, bu kışlalar aynı zamanda deprem barınma alanı (ve boğaz savunması için kullanılacağından mutlaka korunmalı) olarak; çadır / konteyner kenti için altyapısı hazırlanmalı (tuvaletler/ banyolar/ kullanma ve içme suyu sistemleri), Kışlanın mutfağı büyütülmeli veya ayrı mutfak yapılmalı, sahra hastanesi kurulmalı, Kışladaki askerler hafif teçhizatlı olmalıdır. Bu askerler kurtarma, emniyete alma (saraylar, kamu binaları, önemli diğer yerler), tahliye, ilk yardım, gibi konularda yardımcı olmalıdır.

Bir başka okurumuz, Sezai Arsal yazıyor:

“İstanbul Büyükşehir Belediyesi yaklaşık iki yıl önce bir toplanma alanları haritası hazırladı. Bu haritalar muhtarlıklara dağıtıldı. Genelde çocuk parkları, okul bahçeleri gibi yerler toplanma alanı olarak işaretlenmişti. Ancak bizim için ayırılan toplanma alanına gidince gördük

Yazının Devamı

Zor denklem

28 Şubat 2023

Yaklaşan İstanbul depremi için çok bilinmeyenli ya da çok bilinenli bir denklem var karşımızda.

İBB açıklamalarına göre, şehirde 90 bin ağır hasarlı bina var.

Bu yapılarda toplam 1.5 milyon insan yaşıyor.

Büyüklüğü 7’yi aşan bir depremde bu binaların çökeceğini içinde yaşayanlar da biliyor. Devlet ve belediyeler de biliyor.

Ve bu noktada koca bir imkânsızlık devreye giriyor.

Bu 1.5 milyon insan ne evlerini güçlendirecek veya yıkıp yeniden yaptıracak maddi imkana sahiptir ne geçici de olsa kiraya çıkacak paraları vardır.

Ne bu sayıda kiralık konut mevcuttur ne de kimse onlara bunun için beş kuruş kredi vermektedir.

Bu insanlar için (bir kara mizah olarak) bilimin yanılması için dua etmekten başka çare kalmamaktadır.

Yazının Devamı

Moloz dağları

25 Şubat 2023

Kahramanmaraş’ta molozların döküldüğü alanda bir moloz dağının oluştuğunu gazetelerde görüyoruz. Uzmanlar enkazın gelişigüzel toplanıp bir yere dökülmesinin çok sakıncalı olduğunu anlatıyor ama şimdilerde kimselerin uzmanları dinleyecek hali yok. Aşağıdaki satırları bölgede incelemeler yapan İTÜ heyetinin raporundan aldık, aynen aktarıyoruz:

“Deprem atıklarının geçici depolama alanlarına taşınması, burada atıkların içerisindeki malzemelerin ayrılarak yeniden kullanım sağlanması, kalan atıkların ise ilgili yönetmelik hükümleri çerçevesinde bertaraf edilmesi gerekmektedir. Geçici ve nihai depolama alanları atık miktarını karşılayacak kapasitede olmalıdır.”

Marmara Bölgesi ve özellikle İstanbul’da yaklaşmakta olan depremle ilgili bu tür bir hazırlık yapılıyor mu? Geçici depo alanları, vs. saptanıyor mu? Hiç duymadık.

İTÜ raporundan sularla ilgili bölümü aktarıyoruz:

“Deprem sonrasında su yoluyla bulaşma potansiyeli yüksek olan enfeksiyon hastalıkları riski de artmaktadır. Bu nedenle, deprem

Yazının Devamı

Teslim olmayalım

23 Şubat 2023

Prof. Celal Şengör, Prof. Naci Görür, Prof. Ahmet Ercan başta olmak üzere tüm yer bilim uzmanlarına müteşekkiriz. Yaptıkları konuşmalarla halkı uyarıyor, uyandırıyorlar.

Arada da korkutuyorlar ki halkı harekete geçirmek için, o da gerekli.

Ne var ki bazen ipin ucu kaçıyor.

Örneğin Celal Şengör:

- İstanbul’da depremin eli kulağında, diyor.

Ne anlarsınız bu sözlerden?

Birkaç gün veya birkaç ay içinde deprem olacağını değil mi?

Bu yüzden birçok vatandaş evlerinin her an kafalarına yıkılacağı korkusuyla yaşıyor, bazısı geceleri uyuyamıyor.

Yazının Devamı