Andriy 20 yaşında. Ukrayna’nın savaş bölgesinden kaçabilmiş şanslı gençlerden. Şanslı derken, savaş yüzünden yerinden yurdundan olmuş biri ne kadar şanslı olabilirse o kadar. En azından savaşın içinde olmadığı için mutlu ama akrabaları, yakınları hâlâ orada. Bir noktada savaşın sonuçları onu da bulacak. Ne zaman, nasıl? Daha neler olacak, neler getirecek yıllar, bilmiyor.
Çaresiz, umutsuz, moralsiz değil. Öyle bir anlatıyor ki 20 yaş enerjisiyle, sanki Ukrayna gençliği beklediği büyük hamleyi yapma fırsatını yakalamış. Savaşta, işgal altında ezilen bir halkın acılı evladı değil karşımdaki,
aksine gözleri parlayan, kararlılıkla dolu yerinde duramayan bir enerji topu.
Londra’da bir sohbette tanıştığım Andriy müzik dinlemeyi çok seviyor. Ukrayna rap müziğini yakından takip ediyor. Savaşın Ukrayna gençliği üzerinde neleri değiştirdiğini kısa bir sohbetinde ayaküstü de olsa ondan dinlemek çok etkileyiciydi. Kendimi tanıtınca biraz anlatmak istedi. Ben de paylaşmak istedim, çok detaya girmeden.
Ukrayna’da genç kuşağın işgale kadar ağırlıklı olarak ana dilleri Ukraynaca olmasına rağmen Rusça şarkılar yazdığını, müziğin ve gençlik kültürünün dilinin Rusça olduğunu anlattı. Neden böyle? Böyle olagelmiş. Bir tür kültürel hâkimiyet tarihten gelen. Ancak savaşla birlikte bir uyanış başlamış. Ukrayna’nın işgaliyle ilgili hikâyeler anlatan rap şarkıları Rusça değil doğal olarak Ukraynaca yazılmaya başlamış. Bu yeni dalga hızla her yere yayılmış. Bugün Andriy’in ifade ettiği üzere, yeni nesil müzisyenler, özellikle de rap’çiler Ukraynaca şarkı yazıyor. Bu dili gençlik kültürünün merkezine koyuyor. Ukraynaca ve Ukrayna’nın milli değerleri hiç olmadığı kadar büyük bir kültürel çıkış içinde. Herkes Rusça bildiği halde artık bu dili ve beraberinde gelen kültürü silme hareketi kendiliğinden hız kazanıyor.
Rusya’nın Ukrayna’da hangi askeri başarıları kazandığını, nasıl bir kaba kuvvet üstünlüğünü elinde tuttuğunu ben bilmiyorum. Konum da değil. Ama savaş alanında ne olursa olsun ve olan biten hangi propaganda aygıtlarıyla nasıl duyurulursa duyurulsun, neye inanılırsa inanılsın, bir gerçek var. Rusya en önemli savaşı kaybediyor gibi duruyor. Fiziksel olarak Ukrayna’yı işgal etmiş olabilir Rusya ama Ukrayna’nın geleceğinden, hafızasından net bir şekilde silinmekte şu anda. Ve kültür savaşının mağlubu kadar büyük bir mağlup da
yok hayatta. Tarih bunu her zaman kanıtlamış. Gene kanıtlaması şaşırtmaz.
Andriy her şey bitince müzikle ilgili çalışmak istediğini, ülkesine döneceğini ve gerekirse cepheye katılacağını söyledi. Hayata 20 yaşındaki Ukraynalı bir müziksever gencin perspektifinden bakmak ufuk açıcıydı.
Not: Ukrayna geçen 19 Haziran’da, Rusça kitaplara ve Rusça şarkılara sınırlamalar getiren iki yasayı meclisten geçirdi. Bu yasalardan biri Rusça kitapların ithalatını sınırlıyor. Diğeri Rusça şarkıların radyo, televizyon, okullar, toplu taşıma araçları, oteller, restoranlar, sinemalar ve diğer kamusal alanlarda çalınmasını sınırlıyor. Ukrayna’nın bu yasalarla ülkesinin radyolarında çalan Ukraynaca şarkıların payının yüzde 35’ten 40’a çıkarılmasını hedeflediği belirtiliyor. Bu oran Rusya’nın Ukrayna’nın kültürel iklimindeki hâkimiyetini ortaya koyması açısından anlamlı.