- “Romance” - Fontaines D.C.
İrlandalı rockçılar radyo dostu, hit dolu bu albümle kariyerlerinde yeni bir sıçrama yaşadı. Bugüne kadarki en melodik, en akılda kalıcı en vurucu şarkıları içermesi bir yana “Romance”, modern dünyaya eleştirel bakışıyla da dikkat çekici, nahif ve duygusal. Bu yıl içinde karşımıza çıkan en etkili rock albümü. “Starbuster”, “Here’s The Thing”, “In The Modern World”, “Bug”, “Favourite” her yönüyle tatmin edici, kulakların pasını silen işler.
- “In Waves” - Jamie xx
“In Waves”, yetenekli prodüktör ve DJ’in kendine has eklektik dans müziğini bir önceki albüm “In Colour”ın bıraktığı yerden alıp coşturuyor. “In Colour” daha içe dönük bir elektronik albüm görünümündeydi, “In Waves” pistleri hareketlendirmek için hazırlanmış. The xx’ten grup arkadaşları Robyn ve Oliver Sim dışında bir dizi vokal ve ekip (mesela Panda Bear) destek verdi albüme. Elektronik dans çalışmaları arasında kaliteli, sofistike yaklaşımıyla öne çıkan, sample’larla hayli renkli bir yelpaze sunan usta işi bir çalışma.
- “Dance, No One’s Watching” – Ezra Collective
Mercury Ödülü sahibi Londra çıkışlı caz ekibi Ezra Collective’in 2024 albümü adı üzerinde bir dans albümü olarak hazırlandı. Grubun afrobeat, reggae, caz, hip hop gibi tarzları bir araya getiren orijinal sound’u “evet oturmaya mı geldik” dedirtip ayağa kaldırıyor ilk şarkıdan itibaren. Herkese hitap etme gücüne sahip bir caz albümü bulmanın heyecanıyla bu yıl bir hayli dinlediğim albüm, çok kültürlü, çok yönlü, çok katmanlı bir ritimler ve melodiler albümü. 2025’te pek çok festivalin yıldızı olmaları neredeyse garanti.
- “No Name” – Jack White
Jack White, cayır cayır gitar ve davulları üzerimize kamyonla döküyor. Albüm dijitalde yayınlanmadan önce Third Man Record mağazalarında isimsiz plak olarak alışveriş yapanlara hediye olarak verilmiş ve ilk gerilla tanıtımını bu şekilde yapmıştı. Bundan çok sonra dijitale çıktı şarkılar ve isimleri kondu. Jack White, The White Stripes’ın ardından gitar müziğinin farklı alanlarını keşfedip deneyler yaptı. Blues’a, rock’a yeni bir bakış açısı getirdi bu gezintisi. “No Name”, bir bakıma The White Stripes sularına döndüğünün işareti. Yılın katıksız saf garaj albümü.
- “Patterns in Repeat” - Laura Marling
İngiliz folk şarkıcısı ve bestecisi, önceki albümünün ardından anne oldu ve hayatı değişti. “Patterns in Repeat”, gitarı ve billur gibi vokaliyle sakin sakin şarkılar söyleyen Marling’in dinleyicisini her zamanki gibi büyülemeyi başardığı yeni albümü. Ebeveyn olmakla ilgili bazen tanıdık, bazen orijinal ve tuhaf sözleriyle sanatını icraya devam ederken kitlesini peşinden fareli köyün kavalcısı gibi sürüklüyor. Hackney Church’teki insanları iki saat boyunca tek gitar ve vokalle oldukları yere çivilemeyi başardığına tanık olan biri olarak söylüyorum.
Ne dinlesek?
- Miskinler, eski usül Anadolu Pop’a kendi yorumlarını katmak üzere yola çıkmış bir ekip. Ringo Jets, Ponza, Destroy Earth, Help The Captain Threw Up, Eskiz, Ati ve Aşk Üçgeni gibi gruplarda emek vermiş müzisyenler Deniz Ağan, Durukan Betses, Güneş Kardeş, Ozan Çanak ve Uygar Çetin 1970’lerin Barış Manço, Moğollar, Kurtalan Ekspres ve nice Anadolu Pop ekibinin albümlerinden günümüze bir tünel kazmış gibi.
- Londra nu – jazz sahnesinin yetenekli ismi Tom Misch, dört şarkılık bir EP ile çıkageldi bu hafta. Önceden yayınlanan “Better Days”e ek olarak, şarkıcı ve gitarist, üç yeni parçayla ve Loyle Corner’ın rap desteğiyle parıldıyor. Yussef Dayes’le ortak çalışmaları “What Kinda Music”ten başlayarak bütün kataloğunu didik didik etmeden bırakmayın.
- 2024’ün en dikkat çeken caz albümlerinden birine imza atan Shabaka Hutchins (artık sadece Shabaka diye anılıyor) Andre 3000 ile ortaklaşa bir single yaptı ve bu hafta yayına verdi. Yeni müzik listelerinde yer alan onlarca birbirinin kopyası pop denemesi arasında çölde vaha misali insanı kendine çekiyor.
- Londra çıkışlı çiçeği burnunda üçlü Mary in the Junkyard’ın shoegaze sound’unu ilk dinleyişte benimsedim. Ekibin 2024 tarihli bir EP albümü var, adı “this old house”.