Her hafta bir kredi kartı yiyor muyuz?

11 Ağustos 2024

Mikroplastik Araştırma Grubu’na göre kredi kartı büyüklüğünde plastik tüketildiği savı, bilimsel araştırmaların yanlış yorumlanmasından kaynaklanmış

Plastik kirliliği en büyük çevresel sorunların başında geliyor. Özellikle tek kullanımlık plastik ürünler, hem doğaya hem de sağlığımıza ciddi oranda zarar veriyor. Plastik ambalajda saklı hemen her gıdadan metabolizmamıza plastik parçacıkları sirayet ediyor. Mesela PET şişeden her su içtiğimizde bir miktar da mikroplastik yudumluyoruz. Yine aynı şekilde streç filmlere sarılı peynir ve etler, plastik kaplardaki süt ve ayranlar, karton bardaktan içilen kahveler, konserve gıdalar mikroplastik kaynakları. Bu tip ürünleri sıklıkla tükettiğinizde ve günlük yaşamınızda tek kullanımlık plastikleri tercih ettiğinizde, vücudunuzdaki mikroplastik yükü de artacaktır.

“Aman canım zaten her hafta bir kredi kartı büyüklüğünde mikroplastik tüketiyoruz, varsın biraz daha tüketelim” demeyin! Zira başta sosyal medya olmak üzere birçok kaynakta sıklıkla dile

Yazının Devamı

Sineklere karşı doğal kalkan

28 Temmuz 2024

Yazla birlikte artan sıcaklara eşlik eden bir diğer rahatsız edici durum da sinek ve sivrisinek saldırıları. Sinek ve zararlıları doğal çözümlerle uzak tutma reçetelerine bakalım

Sinek ve sivrisinek ısırıkları çoğunlukla sadece kaşıntı ve lezyona neden olsa da sinekler aynı zamanda ölümcül hastalıkların da taşıyıcıları. Sivrisinek kaynaklı sıtma, Batı Nil ve dang humması gibi hastalıklar, her yıl 700 binden fazla insanın ölümüne yol açıyor. Ve iklim krizi derinleştikçe Afrika kökenli bu tip hastalıkların etki alanı, ülkemizin de dâhil olduğu kuzey paralellere doğru genişliyor. Çünkü küresel ısınma, kuzeyde de sineklere hem daha sıcak hem de daha nemli koşullar sağlıyor. Son birkaç yılda kış ortasında bile evlerde sivrisineklerle karşılaşmamız bunun bir göstergesi. Artık sinek sorunumuz sadece yazla sınırlı olmayacak gibi. O nedenle sivrisineklerden korunma ve sivrisinek mücadelesi daha da önem kazanıyor. 

Sineklerle mücadelede daha çok pestisitler kullanılıyor. Bugünlerde sağa sola pestisit püskürten belediye

Yazının Devamı

Kurtar bizi ‘La Nina’

21 Temmuz 2024

Tarihin en sıcak haziran aylarından birini geride bıraktık. Bu ay da gölgede 45 derecelere varan sıcaklıklarla karşı karşıyayız. Bu sıcak döngünün sona ermesi için tek umut La Nina’da

Ardı ardına gelen sıcak hava dalgalarıyla bunaldık. Yaz boyunca hemen hiç serinleyemedik ve nerdeyse bir haftadır âdeta saunadaymış gibi yaşıyoruz. Yüksek nemle birleşen aşırı sıcak, artık sağlık riski yaratmaya başladı. Aslında bu yakıcı zamanların geleceğini de biliyorduk. İklim bilimciler, küresel ısınmanın etkisiyle sıcak hava dalgalarının her geçen yıl daha da şiddetleneceğini, bulunduğumuz coğrafya için 50 dereceye varan sıcaklıklara hazır olmamız gerektiğini epeydir dillendiriyordu. Ve geçen yıl Eskişehir Sarıcakaya’da 49.5 dereceyle o korku filminin fragmanını bir günlüğüne de olsa yaşadık.

Bu yıl ise geçen seneye göre çok daha sıcak. Tarihin en sıcak haziran aylarından birini geride bıraktık. Temmuzda da gölgede 45 derecelere varan sıcaklıklarla karşı karşıyayız ve termometreler her geçen gün daha da yükseliyor. Bu sıcak döngünün sona ermesi

Yazının Devamı

Güneşten korunayım derken dikkat

14 Temmuz 2024

Güneşin yakıcı etkisi ve zararlı UV ışınlarından korunmak için hekimler güneş kremi kullanılmasını salık veriyor. Ancak güneş kremleri de sanıldığı kadar masum olmayabilir! Zira Danimarka’da yapılan yeni bir araştırma birçok güneş koruyucusunun, cilde zarar verebilecek veya endokrin bozucu etki gösterecek kimyasallar içerdiğini ortaya çıkardı.

Danimarka Tüketici Konseyi THINK Chemicals, bazıları ülkemizde de satılan 52 ayrı marka güneş kremini testten geçirdi. Testlerde kremlerin içerik listelerindeki endokrin bozucu, alerjen veya çevreye zarar verebilecek kimyasallara odaklanıldı. İncelemede, satılan 52 güneş koruyucusundan 20’sinin, zararlı UV filtreleri ve hormonal sistemi olumsuz etkileme potansiyeli taşıyan kimyasallar içerdiği anlaşıldı.

Test edilen bazı güneş kremlerinde endokrin bozucu UV filtreler, ‘etilhekzil salisilat’, ‘oktokrilen’ ve ‘homosalat’ın olduğu rapora yansımış. Aslında hormon bozucu bu maddelerin çok daha uzun bir listesi var. Bunlar en sık saptananlar. Diğerleri de şöyle: Benzil salisilat,

Yazının Devamı

Yeşil iyileştiriyor!

7 Temmuz 2024

Doğanın yeşil ortamı, insanların beden ve ruh sağlığına çok iyi geliyor. Araştırmalar, büyük kentlerde yaşayanların ‘doğa dozu’na ihtiyacı olduğunu gösteriyor.

Beton yığınlarının arasında yaşarken pandemi bir anda hepimize doğanın iyileştirici gücünü yeniden hatırlattı. Pek çok araştırma da, yeşil alanların hem beden hem de ruh sağlığına iyi geldiğini ortaya koyuyor.

JAMA Network Open’da yayımlanan çalışma mesela ilk akla gelenlerden biri. 14 bin kişinin verilerinin değerlendirildiği araştırma, yeşil alanların yakınında yaşayan insanların daha az depresif olma eğiliminde olduklarını ve beton yığınları arasında yaşayanlara göre daha iyi bilişsel işlevlere sahip olduklarını göstermiş. Yeşil alanların sık olduğu bir çevrede yaşamanın, depresyon görülme riskini düşürdüğü, dikkat, hafıza ve yaratıcılığı güçlendirdiği ve morali yükselttiği saptanmış.

Edinburgh Üniversitesi psikologlarının yaptığı çalışma ise hayatları boyunca sık sık ya da bazen bahçecilik faaliyetleriyle ilgilenen yaşlıların, hiç bahçecilik yapmamış yaşlılara

Yazının Devamı

‘Serin kriz’ kapıda

30 Haziran 2024

Evlerimizi serinletelim derken, dışarıyı daha da ısıttığımızın farkında bile değiliz. Tam bir kısır döngü! İç ortamdaki sıcak havayı dışarıya salan klimalar, serinleyemeyen kesimi daha da bunaltıyor.

Artan sıcaklıklarla birlikte şehirlerdeki klima kullanımı arttı. Ancak klimalar bir yandan soğuturken bir yandan da ısıtıyor! Özellikle kentlerde ‘ısı adası’ etkisinin oluşmasında klimaların ciddi bir payı var. Yani biz iklim krizinin yarattığı boğucu sıcaklığa bireysel çözümler üretirken, aslında sorunu daha da büyütüyoruz. Âdeta bir sarmalın içindeyiz. Hem klimalara bağlı enerji tüketimindeki artış hem de klimaların iç ortamdan çektikleri sıcak havayı dışarıya transfer etmeleri, iklim krizini daha da derinleştiriyor.

2.4 derece artırıyor

İşte Fransa’da yapılan bir araştırma… Çalışma kapsamında oluşturulan simülasyon; sıcak hava dalgası esnasında Paris’teki tüm klimalar çalıştırıldığında, sokaklardaki sıcaklığın normale göre 2.4 derece artacağını ortaya koyuyor. Küresel ısınma eşiğinin 1.5 derece olduğu

Yazının Devamı

İklim 'gol' yiyor

23 Haziran 2024

Avrupa Futbol Şampiyonası’nda birbirinden güzel goller izliyoruz. Ama asıl golü karbon emisyonunu artıran uçuşlar atıyor. Taraftarları taşıyan her uçak, dünyanın ateşini yükseltiyor.

“İklim krizi kapımızda” diyorduk ama artık eşikten içeri girdi. Art arda yaşadığımız sıcak hava dalgaları, ormanlardan yükselmeye başlayan dumanlar, kuraklık ve bölgesel verim kayıpları, küresel iklim değişikliğinden şimdilik payımıza düşenler. Ve iklim projeksiyonlarına göre, bu sonuçlar her geçen yıl şiddetlenecek. Sıcak hava dalgalarının hem sayısı hem de derecesi artacak, ortalama sıcaklıklar da yükselecek. Bu gidişatı durdurabilmenin tek yolu; karbon emisyonlarını azaltmak. 

Futbol şöleninin bedeli 

Ancak bu hususta hem ülkeler hem de o ülkelerde yaşayanlar pek istekli değil. Çünkü emisyonları azaltabilmek için esaslı bir yaşam şekli değişikliğine ihtiyaç var. Bazı lükslerden vazgeçmemiz, tüketimi azaltmamız, tercihlerimizi değiştirmemiz gerekiyor. Mesela şu an tüm dünyanın takip ettiği Avrupa Futbol Şampiyonası...

Yazının Devamı

Mercimek nasıl kurtulur

16 Haziran 2024

Mercimeğin gen merkeziyiz ama Kanada mercimeği yiyoruz. Maalesef bugün birçok marketin rafında ithal mercimek var. Çünkü üretimimiz iç tüketimi karşılamaya yetmiyor. Oysaki bir dönem, dünya mercimek üretiminde birinci sıradaydık. 1970’li yıllarda mercimekle tanışan Kanada, arayı hızla açıp zamanla bizim üretimimizi altıya katladı. Bizdeyse mercimek üretim alanları daraldı.

Tabii bunun en büyük nedeni çiftçinin hasat ettiği mercimekten para kazanamaması. Kazanç olmayınca üretim de sürdürülebilir olmuyor. Mercimek tarımının merkezi Güneydoğu Anadolu’daki tablo bunun en acı örneği. Kızıltepe Ovası’nda bir araya geldiğimiz Mardin Bulgur Sanayicileri Dernek Başkanı Faysal Sun, “Artık para etmiyor” diye ovada mercimek ekiminin her geçen yıl daha da azaldığından yakındı. Önceden 200-300 bin ton mercimek hasat edilirmiş bölgede. “Şimdiyse en verimli yılda 40 bin ton çıkıyor” diyor Sun. Verimin düşük olması da etki etmiş azalışa. Çiftçi, mercimek yerine daha

Yazının Devamı