BÜLENT AKARCALI<br><br>Bağımsız Libya’nın ilk Başbakanı Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı bir Türk’tür.<br><br>Sayın Büyükelçi, suçumuz Libya’da Birleşmiş Milletler'in tanıdığı ve derin tarihi bağlarımız olan, ilk bağımsız hükümetini kurarken, Türkiye’den Sadullah Koloğlu’nu davet edip 1949’da Başbakan (*) olarak atayan bir ülkenin meşru hükümetine destek vermek mi?
Yoksa Fransız Başkanı Macron’un yaptığı gibi Hafter adındaki haydutu saraylarda ağırlayıp, sırtını sıvazlayıp, destek sağlamak için bir de Fransız Bernard-Henri Levy tipinde bir oportünist filozof bozuntusunu yanına mı verseydik?
Azerbaycan’da doğrusunu yaptık
Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin Karabağ’ın Azerbaycan toprağı olduğunu dört ayrı kararla, ABD dahil, onayladığını bu adamlar bilmeyecek kadar cahil mi?
Azerbaycan’ın yüzde yüz haklı olduğu bu meşru davasında, aynen Ukrayna’nın meşru davasında yanında olduğumuz gibi, yanında olmamızdan daha doğal ne olabilir.
Kongre üyelerinizin, Ermenistan ile başlayan
Yavuz Odabaşı - Ocak ayında yapılması gereken, ancak Mayıs ayına ertelenen bu yılın Davos toplantısının gündemindeki öne çıkan konulardan ikisi “iklim krizi” ve “Dünya’da yaşanan eşitsizlik” olarak belirlendi. Her iki konuda da bugüne kadar atılan adımların yeterince başarılı sonuçlar elde edilemediği bilinmektedir. Öncelikle bunun nedeni, iklim krizinin ve eşitsizliğin nedeni olan eylemleri gerçekleştirenlerin bir bedel ödememeleri ve de suçu kabul ederek sonuçlarına katlanmak istememeleridir. İşin ilginç yanı da ,” en çok kirletenlerin, en çok konuşanlar” olmasıdır. Suçun daima başkalarında olduğu ve de çözümün de ileride gerçekleşecek olabileceği anlayışı böyle düşünenlerin argümanlarında başköşededir. Öte yandan, son 300 yıldır yaşanan ve doğaya hükmetme, ona diz çöktürme ve de üretim için ucuz bir kaynak olduğu anlayışının tüm eleştirilere karşın sürmesi de nedenlerden biridir.
Bu konularda yapılan girişimler arasında, dünyanın bir
Bülent Akarcalı / bulent@bulentakarcali.com - Sayın ABD Ankara Büyükelçisi Jeffry L.Flake; bu deyim Türkçemizde “tutarlı ve dürüst olmamak, kendinde olan büyük kusurları görmeyip başkalarının küçük kusurlarını eleştirenler” için kullanılır.
Dünyadan habersizler
1. Kongre üyelerinizden Frank Pallone, Jr ve Yunan asıllı Gus M. Bilirakis’in liderliğinde hazırlanan ve 50’den fazla Kongre üyesinin imza attığı, Savunma Bakanı Lloyd Austin ve ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken’a hitaben yazılan mektupta “Türkiye’nin, hava kuvvetlerini modernize etmek için ABD’den Block 70 F-16 uçakları ve mekanik rampaları satın alma yönündeki son teklifini reddetmenizi şiddetle tavsiye ediyoruz” deniliyor.
Bu adamların dünyadan hiç mi haberleri
Zafer İşeri<br>Kira sözleşmeleri hukukumuzda 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu hükümlerine göre düzenlenmektedir ve uygulaması bu hükümlere göre yapılmaktadır. Bu kanunda kira sözleşmesi, kiraya verenin yapılan sözleşme ile kiraya verdiği şeyin kullanılmasını veya kullanılmayla birlikte ondan yararlanılmasını kiracıya bırakmayı, kiracının da kiraya verenin yükümlülüklerine karşılık kararlaştırılan kira bedelini ödemeyi üstlendiği sözleşme şeklinde tanımlanmaktadır. Tanımında da yer aldığı üzere sözleşmedeki taraflardan hem kiraya verenin hem de kiracının yerine getirmesi gereken bazı yükümlülükler bulunmaktadır. Kiraya veren bu sözleşme ile kiraya verdiği şeyin kullanılmasını veya kullanmayla birlikte ondan yararlanılmasını, kiracı da bunun karşısında belirli bir ücret yani kira bedeli ödemeyi taahhüt etmektedir. Taraflar bir kira sözleşmesi yaparken ödenecek olan kira bedelini de kararlaştırırlar. Burada değineceğimiz konu da bu belirlenen kira bedelinin yabancı para birimi üzerinden yapıldığı durumlardır.
Ülke
Prof. Dr. Ali KAHRİMAN / (Siyaset Üstü Düşünce Derneği Yönetim Kurulu Başkanı)<br>İstanbul başta olmak üzere, hemen tüm kentlerimizde ne yazık ki yerel yönetimlerin belirlediği ulaşım politikası; insanların ulaşımından çok araçların ulaşımı olmuş, dolayısıyla toplu taşıma yerine, bireysel ve otomobile bağımlı sistem benimsenmiştir. Yerleşim yerlerindeki düzensiz yapılaşma, yerüstü ulaşım olanaklarının genişletilmesine fırsat tanımadığı için de trafik yoğunluğu artmış, içinden çıkılmaz hale gelmiştir. İlk yatırım maliyetleri ile, vizyonsuz, popülist yaklaşım, meskûn mahaldeki yeraltı ulaşım sistemleri inşa etmedeki psikolojik korku gibi nedenlerle metro tipi toplu taşıma araçlarının devreye sokulmamış olması da bu durumun giderek daha da ağırlaşmasına neden olmaktadır.
Gelinen bu aşamada, İstanbul başta olmak üzere, İşbaşına gelen yönetimleri bekleyen bu sorunun çözümünün, yerüstü ve yeraltı planlama anlayışı ve toplu taşıma ile mümkün olduğu anlaşılmıştır. Önceki yazılarımda da ifade ettiğim gibi
Prof. Dr. Cengiz Kuday - Beyin, bedenimizin her konuda çalışmasının ana merkezidir. Şekli dikkat ederseniz bir cevize benzeyen iki yarım küre ve arasında "korpus collosum" denen bir köprü, cevizde de şaşırtacak derecede her iki yarı arasında bir köprü bulunur.
Bazı insanlarda bu köprü yoktur çok nadirdir. Biz bu olaya "Split Brain" (çift beyin) deriz.
Şaşırtıcı kabiliyetler gösterebiliriz. Aynı anda çift daktilo ile farklı iki yazı yazma veya farklı iki müzik enstrümanını çalabilme kaabiliyeti, üstün matematik zekası vs. Ben şahsen böyle kişilere karşılaşma şansım oldu. Biri de çok sevdiğim saydığım, bizim branşımıza kardeş bilim dallarından birinde bulunan başkan idi. Tarihte bu ve buna benzer örnekler mevcuttur.
Yüz milyarlarca nöron
Fakat konumuz normal beyin ve bu organımıza örnek tümörleri. Beyin 1,3 ve 1,5 kg ağırlığında bir organdır. Yüz milyarla ifade edilen sayıda nöron dediğimiz hücreler ve bu her hücreyi birbirine bağlayan binlerce kablo içerir. Biz bunlara snaps deriz. Ayrıca trilyonla ifade edilen destek dokusu
Prof. Dr. Ali KAHRİMAN / (Siyaset Üstü Düşünce Derneği Yönetim Kurulu Başkanı)<br>Gelişmekte olan ülkelerde ulaştırma politikalarının uygulanması birtakım zorluklarla karşı karşıyadır. Kıt kaynaklar ve sınırlı mali kapasite bağlamında ulaştırma altyapısı yatırımları için finansman tahsisi oldukça zordur. Bu nedenle günümüzde devlet kaynaklarını kullanmaya ve borçlanmaya ek olarak, kamu-özel ortaklıkları aracılığıyla fonlardan yararlanmaya giderek daha fazla önem verilmektedir. Bununla birlikte, bu yöntem, stratejiyi belirleyen kamu sektörü ile fon teminini, yapımını ve işletmeciliğini üstlenecek özel sektör arasında uygun bir koordinasyonu gerektirir. Yenilikçi bir finansman mekanizması ile gerçekleştirilecek bir altyapı yatırımının ardından doğal olarak arazi değer artışları gündeme gelecektir. Bu nedenle alt yapı güzergahındaki mücavir arazilerin üzerindeki mülkiyet haklarının da kamusal yararı öne çıkaracak bir yaklaşımla iyi tanımlanması gerekmektedir. Benzer şekilde kentsel planlama, üretim, sanayileşme,
Prof. Dr. Ali KAHRİMAN - (Siyaset Üstü Düşünce Derneği Yönetim Kurulu Başkanı) Küresel bazda yaşanan Kovid-19 salgını, depremler ve diğer afetler göstermiştir ki bu tür olaylarla etkin ve sürdürülebilir mücadele ancak sosyal devlet politikaları ile yapılabilir. Ülkelerin sosyal devlet fonksiyonlarını yerine getirebilmesi için de kalkınma hamlelerinin sürdürülebilir ve toplumdaki ekonomik gelişimlerde dinamik ve sürekli artış olmalıdır. Toplumun temel gereksinimlerinin karşılanabilmesi için zorunlu olan yol, su, elektrik, ısınma, eğitim-sağlık kurumları, spor-rekreasyon alanları gibi altyapılar hazırlanmalı ve bu hizmetler karşılanabilir maliyetlerle sunulabilmelidir. Elbette bu fonksiyonun uygun ölçü ve konforla yapılabilmesi için de ekonomik yönden kalkınmış olmak gerekmektedir.
Tedarik zinciri açısından değerlendirildiğinde; modern bütünleşmiş ulaşım ağı ile haberleşme, iletişim gibi altyapı olanakları sınırlı olan ülkelerin avantajlı jeopolitik ve coğrafi özelliklere sahip olmasının üretim sanayileşme ve kalkınma