İstanbul Bienali’yle eş zamanlı olarak çağdaş sanat fuarı Contemporary Istanbul başlıyor yarın itibarıyla.
Bu durumda şehirde daha birçok sergi var.
Beni en çok heyecanlandıran, Pilevneli iş birliğiyle Sakıp Sabancı Müzesi’nde bugün açılacak olan Hüseyin Çağlayan sergisi: “Souffleur.”
Sergi, Hüseyin Çağlayan’ın bedeni ve modern antropolojiyi bir çıkış noktası olarak aldığı ve tarihsel olayların tüm görünmez etkileriyle birlikte günümüzde medyanın neden olabileceklerini incelediği yeni üretimlerinden oluşuyor.
Evet, Hüseyin Çağlayan’ı moda tasarımcısı olarak tanıyoruz.
2000’de sonbahar-kış defilesinde sehpayı eteğe çevirdiği koleksiyonuyla moda tarihinde kendine yer edinmişti.
Kendisi artık bu sehpa etekten hiç söz etmek istemese de hâlâ tüm tasarımlarında transformasyon öne çıkıyor.
Hayatımızı güzelleştiren en önemli kurumların başında gelen İstanbul Kültür Sanat Vakfı (İKSV) 2022’de tam 50. yılını kutluyor.
Her şey Dr. Nejat F. Eczacıbaşı’nın İstanbul için kurduğu bir festival hayalinin somutlaşmasıyla 1972’de başladı.
Bir İstanbul Festivali’nden 50 yılda güncel ve klasik müzik, sinema, sahne sanatları, güncel sanat ve tasarım alanlarında düzenlediği binlerce etkinlikte on iki milyonu aşkın izleyiciyi ağırlayan bir kuruma dönüştü.
Türkiye’de festival ve bienal olgusunun yerleşmesine, benimsenmesine katkıda bulundu.
Dünyanın önemli sanatçı ve topluluklarını İstanbul’da ağırladı, yurt dışında Türkiye’nin sanatsal üretimini yansıtan etkinlikler düzenledi.
Kültür-sanat aracılığıyla Türkiye’nin uluslararası bağlarının güçlenmesinde önemli rol oynadı.
Ödüller ve yapım desteklerinin yanı sıra verdiği eser siparişleriyle sanatı ve sanatçıları destekledi.
70 yıl tahtta kalan, son nefesine kadar görevinin başında olan Kraliçe II. Elizabeth’in 96 yaşında hayatını kaybetmesiyle tarihte bir dönem kapandı.
Sadece Birleşik Krallık’ta değil, tüm dünyada bir devir kapandı. Kraliçe II. Elizabeth’in ölümüyle. 26 yaşında Kraliçe ilan edildiğinde yaptığı ilk konuşmada ömür boyu görevinin başında olacağını söylerken bilemezdi Kraliçe II. Elizabeth, gerçekten de bunu başaracağını. Tam 70 yıl tahtta kaldı, 96 yaşında son nefesini verene kadar görevinin başındaydı. Hatta ölümünden 2 gün önce Başbakan Boris Johnson’ın istifasını kabul etti ve yeni Başbakan Liz Truss’ın görevine başlamasını onayladı. İşte gördüğümüz son fotoğrafı da Liz Truss’ı tebrik eden fotoğrafıydı. İlk başbakanı Winston Churchill olan Kraliçe’nin 15’inci başbakanıydı Liz Truss, Margaret Thatcher ve Theresa May’den sonra üçüncü kadın başbakanıydı.
Platin Jübile
Çok değil, tam 3 ay önce Kraliçe Elizabeth II’nin Birleşik
‘The Crown’ dizisini izleyenler bilir, Kraliçe II. Elizabeth, iletişim gurularını cebinden çıkaracak kadar başarılıydı. Tahtta bu kadar uzun kalmasına rağmen zamanın ruhuna her zaman hâkimdi. Zaten halk tarafından yıllarca sevilmek de zamanın ruhunu iyi okumaktan geçiyor.
Ancak iyi okuyabilen ayakta kalıyor.
Zamanın gerisinde kalmamak için kim olursanız olun, İngiliz Kraliyet Ailesi de olsanız, çağın gereklerine göre tüm kuralları esnetmek gerekiyor.
70 yılda 15 başbakan
Kraliçe II. Elizabeth, 64 yıl boyunca tahtta kalan Kraliçe Victoria’yı geride bırakarak en uzun süre tahtta kalan İngiliz hükümdarı oldu.
Tahtta bulunduğu 70 yıl boyunca Kraliçe II. Elizabeth’e 15 başbakan hizmet etti. Winston Churchill’den ‘Demir Leydi’ lakaplı Margaret Thatcher’a kadar farklı başbakanlarla farklı zorlu ilişkileri başarıyla yönetti. Peki, ama sırasıyla hangi Başbakanlar?
Winston Churchill, Anthony Eden, Harold Macmillan, Alec Douglas-Home/Ev, Harold Wilson, Edward Heath, James Callaghan, Margaret Thatcher, John Mayor, Tony Blair,
Tam üç yıl önce bu zamanlarda İstanbul’un önde gelen koleksiyonerleri, sanatçıları, sanat galerisi sahipleri ile yerli ve yabancı basından isimlerle Söğütlüçeşme hızlı tren istasyonunda buluşmuş, hep birlikte Eskişehir’e gitmiştik.
Odunpazarı Modern Müze’nin (OMM) açılışı için.
Bu sayede hem Eskişehir’i hem de UNESCO Dünya Kültür Mirası geçici listesinde yer alan Odunpazarı evlerini de görme şansımız olmuştu.
OMM, Avrupa Müzecilik Ödülleri ve 18. Uluslararası Müzecilik ve Kültürel Miras Ödülleri gibi birçok ödüle layık görüldü, sanat dünyasının en prestijli yayınlarından ARTnews tarafından ‘Son 100 Yılın En İyi 25 Müze Binası’ arasına seçildi.
Tabii hiçbir şey tesadüf eseri olmuyor.
Bu başarı, müzenin kurucusu, koleksiyoner Erol Tabanca’nın vizyonu ve Kengo Kuma gibi uluslararası başarılara sahip, çok değerli bir mimarla çalışmasının sonucu.
Kengo Kuma gibi usta bir mimarın Eskişehir’de bir proje yapmış olması önemli.
B&
Hatırlayacaksınız, Londra’da New Bond Street’teki Sotheby’s bayrağı geçen yıl günlerce parçalara ayrılmış durumdaydı.
Nedeni basitti, o zaman, tam üç yıl önce tam da aynı günlerde Banksy’nin “Kırmızı Balonlu Kız” adlı eseri Sotheby’s müzayede evinde 1 milyon 100 bin sterline satılmış ve satışın hemen ardından eser kendini parçalara ayırmıştı.
Tuvalin alt yarısı kalın kenarlı çerçeveye gizlenmiş doğrama mekanizması tarafından lime lime edilmiş ve geriye sadece beyaz fon üzerinde tek bir kırmızı balon olan kısım kalmıştı.
“Kırmızı Balonlu Kız”ın kendisini parçalayışı izleyicileri şaşkına çevirmiş, Banksy de bu anın videosunu Instagram sayfasından Picasso’nun “Yok etme dürtüsü de yaratıcı bir dürtüdür” alıntısıyla paylaşmıştı.
Videonun altına düştüğü notta ise “Birkaç yıl önce, bir gün açık artırmada satılması ihtimaline karşı tablonun içine gizlice bir kâğıt imha makinesi yerleştirmiştim” diye açıklama yapmıştı.
Ayrıca Banksy,
212 Photography Istanbul 5. yılında tüm şehre yayılıyor. Festivalin yeniliklerini ve programını, kurucusu Handan Yılmaz ve direktörü Banu Tunçağ’dan dinledim.
Eylülde şehre dönüşle birlikte etkinlikler de hızlanıyor. Ekim ayında gerçekleşecek 212 Photography Istanbul bu yıl 5. yılını kutluyor. Bu nedenle festivalin kurucusu Handan Yılmaz ve direktörü Banu Tunçağ ile bir araya geliyoruz, 212 Photography Istanbul’un yeniliklerini konuşmak üzere. 6 - 16 Ekim tarihlerinde T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı ve Türkiye Turizm Tanıtım ve Geliştirme Ajansı’nın katkılarıyla gerçekleşecek olan 212 Photography Istanbul, bu yıl İstanbul Büyükşehir Belediyesi Kültür Daire Başkanlığı ve Kültür AŞ iş birliği ile şehre yayılıyor. Bu yıl en çok önemsedikleri nokta şehrin festivali olmak ve kamusal alanlarda festival takipçilerinin karşısına çıkmak. Akaretler Sıraevler ve Yapı Kredi bomontiada’nın ana mekan olduğu festivalde bu yıl, Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi Tophane-i Amire Kültür ve Sanat Merkezi, St.
“Moda dünyasında gerçekçi olmayan bir sistem kurduk. Bu en büyük markalar için bile büyük yük oldu. Bazı genç tasarımcılar da bu oyunu kurallarına göre oynamak istedi ve kendileri için en iyi olanı düşünmek yerine büyük markalarla yarışmaya çalıştı. Değişim üzerine kurulu bir endüstride çok yavaş hareket ediyoruz, çok büyük ve çok ayaklı olduğu için moda endüstrisinde uzun zamandır konuştuğumuz sorunları pandemi berraklaştırdı. Şimdi düşünmek ve yeniden başlamak lazım” dedi pandeminin ilk günlerinde Amerikan Vogue’un Şeytan Marka Giyer’e konu olan efsane editörü, Conde Nast’ın global sanat direktörü, Anna Wintour. Aslında moda dünyasında önemli değişimlerden biri tam beş yıl önce başladı. Edward Enninful, Vogue’un 100 yıllık tarihinde ilk erkek yayın yönetmeni oldu. Bugün ise Anna Wintour’un ardından yerini alacağı konuşuluyor, kendisi ise iddiaları her şey olabilir diye yanıtlıyor. Enninful bu hafta otobiyografisiyle