25.10.2023 - 21:46 | Son Güncellenme:
İHA
Rusya nükleer misilleme tatbikatı icra etti. Kremlin Sarayı tarafından yapılan açıklamada, “Putin’in liderliğinde kara, deniz ve hava unsurlarına ait nükleer caydırıcılık silahlarının kullanıldığı tatbikat gerçekleştirildi” denildi.
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in nükleer tatbikata video konferans yoluyla katıldığı aktarılan açıklamada, Rusya Ulusal Savunma Kontrol Merkezi’nden uzmanların tatbikatı yönlendirdiği aktarıldı.
Tatbikatta, Rusya’nın Kamçatka Bölgesi’ndeki Kura Test Sahası’ndan Yars kıtalararası balistik füze ve Tula Bölgesi’ndeki nükleer enerjili denizaltıdan Sineva balistik füze fırlatılırken, seyir füzeleriyle havalanan Tu-95 tipi bombardıman uçağıyla Barents Denizi’ndeki hedefler vuruldu.
PUTİN'DEN İSRAİL-FİLİSTİN AÇIKLAMASI
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Rusya’da yaşayan Müslüman, Hristiyan ve Yahudilerin dini liderleriyle Kremlin Sarayı’nda bir araya geldi. Görüşmede, Orta Doğu’daki durumu ele alan Putin, “Orta Doğu'da, dünyanın başka bölgelerinde yaşanan olaylardan bahsetmek istedim ama öncelikle Orta Doğu'da yaşananlar bizi ilgilendirdiği için bunu konuşacağım. Hristiyanlar, Müslümanlar, Yahudiler için kutsal bir öneme sahip olan kutsal topraklardaki trajik durumu hepimiz endişeyle, kalbimizde acıyla takip ediyoruz. Şimdiden Filistin - İsrail çatışması nedeniyle binlerce kişi öldü” dedi.
Saldırılarda hayatını kaybedenlerin yakınlarına başsağlığı dileyen Putin şu ifadeleri kullandı:
Başkalarının işlediği suçlardan dolayı masum insanların sorumlu tutulmaması gerektiği de bizim için açık. Terörle mücadele, yaşlıların, kadınların, çocukların, tümüyle ailelerin öldürüldüğü, yüz binlerce kişinin barınma, yiyecek, su, elektrik ve tıbbi bakımdan yoksun durumda kaldığı kolektif sorumluluk ilkesine göre yürütülemez. Bu tam bir insani felaket.
“Orta Doğu'da uzun vadeli, temel bir çözümün ve barışın anahtarı Filistin ve İsrail olmak üzere iki bağımsız ve egemen devletin kurulması”
Rusya’nın, egemen bir Filistin devletinin kurulması için yıllardır aynı tutumu sergilediğini vurgulayan Putin, "Rusya’nın, Filistin - İsrail ihtilafına dair tutumu biliniyor ve bu defalarca ifade edildi. Bu duruşun, mevcut durumla bağlantılı hiçbir konjonktürel niteliği yok. Filistin ve İsrail olmak üzere iki bağımsız ve egemen devletin kurulmasını öngören BM Güvenlik Konseyi kararlarına dayanıyor. Bu, Orta Doğu'da uzun vadeli, temel bir çözümün ve barışın anahtarı. Bu, 1948’den itibaren önce Sovyetler Birliği’nin, ardından da Rusya’nın geleneksel tutumu. Bugün görevimiz, asıl görevimiz, akan kanı ve şiddeti durdurmak. Aksi takdirde krizin daha da büyümesi en ağır ve son derece tehlikeli, yıkıcı sonuçlara yol açar. Üstelik sadece Orta Doğu bölgesi için değil. Bu Orta Doğu sınırlarının çok ötesine yayılabilir. Bu, konuşmalarımda, sayısız telefon görüşmelerimde, Orta Doğu ve diğer ülkelerinin liderleriyle kişisel görüşmelerimde defalarca vurguladığım şey” dedi.
“Böl ve yönet prensibiyle hareket ediyorlar”
Orta Doğu’daki gerginlik başta olmak üzere dünyada yaşanan gerginliklerden Batılı ülkeleri sorumlu tutan Putin, “Şiiler Sünnilerle, Ortodoks Hristiyanlar da Katoliklerle karşı karşıya geliyor. Avrupa'da Müslümanların ibadethanelerine yönelik küfür ve vandalizme göz yumuluyor. Bana göre tüm eylemlerin amacı açıktır. Dünyadaki istikrarsızlığı artırmak, kültürleri, halkları, dünya dinlerini bölmek, medeniyetler çatışmasını kışkırtmak. Böl ve yönet prensibiyle hareket ediyorlar. Batı, çok kutuplu dünya düzeni oluşması arzusunu görüyor. Bağımsız, egemen ülkelerin gelişimini engellemek, dünya çoğunluğunu bölmek için İslamofobi, Yahudi düşmanlığı ve Rus düşmanlığı dahil aynı araçları kullanıyorlar. Şiddet ve nefret salgınının sadece Orta Doğu'ya değil diğer bölgelere de yayılması, eski sıcak noktaların kızışması elbette böyle bir politika izleyen veya sürdürmeye çalışan bu güçlerin yararınadır. Avrasya gibi yeni sıcak noktalar ortaya çıkıyor” dedi.
KALP KRİZİ GEÇİRDİĞİ İDDİA EDİLMİŞTİ
Rus muhalif “General SVR” adlı muhalif kanal yayımladığı haberde, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in pazar akşamı resmi konutunda kalp krizi geçirdiğini iddia etti. Haberde Putin’in doktorların müdahalesiyle kalbinin çalıştırılarak hayata döndürüldüğü, daha sonra yoğun bakıma alındığı ileri sürüldü. Haberde, "Moskova saatiyle 21.05 civarında Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in güvenlik görevlileri, olay yerinde görevdeydi. Başkan'ın yatak odasından gürültü ve düşme sesleri geldiğini duyan iki güvenlik görevlisi, hemen Başkan'ın yatak odasına girdi ve Putin'in yatağın yanında yerde yattığını ve içinde yiyecek ve içeceklerin bulunduğu ters dönmüş bir masayı gördü. Muhtemelen Başkan düştüğünde masaya ve tabaklara çarpıp yere düşürdü, bu da gürültüye neden oldu. Hemen yan odalardan birinde bulunan doktorlar çağrıldı” ifadeleri kullanıldı. Putin'in konutunda özel donanımlı bir odaya taşındığı, durumunun normale döndüğü ve "sürekli tıbbi gözetim altında" olduğunu iddia edildi.
"Son dönemde tüm resmi toplantılara ve etkinliklere Başkan’ın dublörü katılıyor"
Haberde ayrıca onkoloji hastası olduğu, sağlık durumunun kötüleştiği ve sonbaharın sonuna kadar yaşama ihtimalinin düşük olduğu iddia edilen Putin’in kalp krizi geçirmesinin yakın çevresini ciddi şekilde alarma geçirdiği öne sürüldü. Haberde, “Son dönemde tüm resmi toplantılar ve etkinliklere Başkan’ın dublörü katılıyor. Akşamki olayla ilgili haberin ardından Putin'e yakın birkaç kişi, birbirleriyle temasa geçti ve Başkan'ın önümüzdeki günlerde ölmesi durumunda atılacak muhtemel adımlar konusunda Pazartesi günü istişarelerde bulunma konusunda anlaştı” ifadeleri kullanıldı.
Kremlin iddiaları reddetti
Kremlin sözcüsü Dmitry Peskov ise söz konusu haberin ardından yaptığı açıklamada, Putin'in sağlık durumunun kötü olduğu yönündeki iddiaları yalanladı. Peskov, Putin'in iyi ve sağlıklı olduğunu belirtirken, dublör kullandığı yönündeki iddiayı ise "saçma" olarak nitelendirdi.
Ukrayna’da nükleer santral yakınında şiddetli patlama
Rusya-Ukrayna Savaşı devam ederken, Ukrayna’daki Khmelnitsky Nükleer Santrali yakınında şiddetli patlama meydana geldi. Ukrayna Enerji Bakanlığı tarafından yapılan açıklamada, patlamada Khmelnitsky Nükleer Santrali’nin 2 binasında hasar meydana geldiği ifade edilerek, "Düşman, Khmelnitsky Nükleer Santrali’nin yakınındaki bölgeyi vurdu. Patlama sonucunda idari ve laboratuvar binalarının pencereleri hasar gördü" denildi.
Elektrik hatlarının da hasar gördüğü ifade edilen açıklamada, Netishyn ve Slavuta kasabalarında bin 800'den fazla hanenin elektrik kesintileriyle karşı karşıya olduğu ifade edildi.
Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenskiy yaptığı açıklamada, Rusya’nın muhtemelen İHA’lar ile nükleer santrali hedef aldığını belirterek, saldırının Rusya'ya karşı daha sert yaptırımlara ihtiyaç duyulduğunu kanıtladığını aktardı. Zelenskiy, "Bu İHA’ların hedefi büyük ihtimalle Khmelnitsky Nükleer Santrali’ydi. Patlamanın oluşturduğu şok dalgası, nükleer enerji santralinin tesisleri de dahil olmak üzere camları paramparça etti" dedi.
“Bir dahaki sefere bu kadar şanslı olmayabiliriz”
Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı (UAEA) tarafından yapılan açıklamada, İHA saldırısından kaynaklanan patlamaların tesisin faaliyetlerini veya şebekeyle olan bağlantısını etkilemediği aktarılarak, bazı saha dışı radyasyon izleme istasyonların geçici güç kaybı yaşandığı ifade edildi.
UAEA Başkanı Rafael Grossi yaptığı açıklamada, "Alandaki çok sayıda pencerede hasar olması, bunun ne kadar yakın olduğunu gösteriyor. Bir dahaki sefere bu kadar şanslı olmayabiliriz" dedi.
Patlamada 20 bina hasa gördü
Ukrayna İçişleri Bakanı Ihor Klymenko, Slavuta'da aralarında itfaiye ve polis tarafından kullanılan binalarında olduğu toplam 20 binanın patlamada hasar gördüğünü açıkladı. Ukrayna ordusu tarafından yapılan açıklamada ise, Rusya’ya ait 11 İHA’nın tamamının imha edildiği belirtildi.