Zafer Şahin

Zafer Şahin

zafer.sahin@kanald.com.tr

Tüm Yazıları

Yazının başlığındaki soru 17 Ağustos 1999 Marmara depremi sonrası bir vatandaşın kameralara yansıyan haykırışıyla hayatımıza girdi.

1999 Türkiye’sinde vatandaşına bu soruyu sorduran devleti uzun uzun anlatmaya gerek yok. Yaşı müsait olanlar olmayanlara anlatsın.

Tarihin kaydettiği en büyük depremlerden biri olan 6 Şubat’ın yıldönümü öncesi biz bugünkü devlete bir bakalım. Bu analizi rakamlarla yapalım ki, her fırsatta yerden yere vurduğumuz devletin nereden nereye geldiği anlaşılsın. İktidara muhalefet edeceğim derken devlete muhalefet edenlerin algıları çöksün.

Haberin Devamı

1-Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından 2011’den bu yana meydana gelen doğal afetlerde 62 bin 38’i konut, 2 bin 249’u iş yeri, 6 bin 581’i köy evi olmak üzere tam 70 bin 868 ev ve iş yeri inşa edildi. 6 Şubat depremi sonrası yapılanlarla beraber bu sayı 523 bin 851’e yükselecek. Deprem bölgesindeki 11 ilde şu ana kadar yapımı tamamlanan 201 bin konutun teslimi Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından gerçekleştirildi.

2-Peki bu devlet doğal afetlerden sonra inşa ettiği bu konutları bedava mı veriyor? Belki tamamı bedava dağıtılmıyor ama öyle de denilebilir. Afet konutları vatandaşa 18 yıla yayılan ödeme kolaylığıyla teslim ediliyor. 23 Ekim 2011’de Van’da meydana gelen depremden sonra inşa edilen 3+1 konutlar hak sahiplerine aylık 345 lira taksitle verildi.

24 Ocak 2020’deki Elazığ depreminden sonra inşa edilen 3+1 konutlar için hak sahipleri ayda bin 356 lira ödüyor.

24 Ağustos 2020’de Giresun’da yaşanan sel felaketinin ardından hak sahiplerine 3+1 konutlar aylık bin 460 liradan verildi.

30 Ekim 2020’deki İzmir depreminden sonra 3+1 konut alan hak sahipleri ayda bin 620 lira taksit ödüyor.

3- Deprem bölgesindeki 11 ilde inşa edilecek konutların yüzde 100’ünün yapımı başladı. 201 bini hak sahiplerine teslim edildi. Yıl sonuna kadar 453 bin konutun bitirilmesi planlanıyor.

4- 2011’den bu yana devlet Van’da 25 bin 989, Elazığ’da 25 bin 978, Malatya’da 6 bin 485, Giresun’da 855, İzmir’de 5 bin 515, Ankara Çankaya heyelan bölgesinde 147, Rize sel bölgesinde 514, Antalya yangın alanında bin 884, Muğla yangın alanında 265, Kastamonu sel bölgesinde bin 352, Sinop’ta 225, Bartın’da 20 Düzce’de (yapımı devam ediyor) bin 639 konut inşa etti. 6 Şubat depremi bölgesinde inşa edilecek toplam konut sayısı 452 bin 983.

Haberin Devamı

Bu rakamlar 2011-2025 döneminde devletin doğal afetler sonrası toplamda 523 bin 851 konut inşa ettiği anlamına geliyor. Evet belki Almanya bizi kıskanmıyor ama bizim devlet de fena iş çıkarmıyor sanki… Ne dersiniz?

Nerede bu deprem vergileri? 

Şimdi bunları yazdık ya… Türkiye’nin kadim tartışmalardan biri olan “Deprem vergisi olarak toplanan paralar ne oldu” sorusunun cevabını vermek de boynumuzun borcu.

1999 Marmara depreminde 17 bin 840 kişi hayatını kaybetti. 285 bin ev ve 42 bin 902 işyeri yıkıldı, zarar gördü. Depremin ekonomiye etkisi TÜSİAD’a göre 17 milyar; DPT’ye göre 15-19 milyar; Dünya Bankası’na göre 17 milyar dolardı. Devlet o zaman da bu kayıpları gidermek için ek vergiler getirdi.

26 Kasım 1999 tarihli Resmi Gazetede yayımlanan 4481 sayılı Kanun’la gelir ve kurumlar vergisi mükelleflerinden 1998 yılına ait matrahları üzerinden yüzde 5 ek vergi alındı. Gayrimenkul sahiplerine 1999 emlak vergisi matrahları üzerinden bir defaya mahsus ek emlak vergisi getirildi. Taşıt sahiplerinden 1999 yılı tutarı kadar MTV alındı. Deprem sonrasında getirilen vergilerden biri de ÖİV oldu. Bu vergi kalıcı hale geldi. ÖİV’den alınan verginin toplam tutarı 2022 sonu itibariyle 87 milyar 998 milyon liraya ulaştı.

Haberin Devamı

Sürekli gündemde tutulan “Deprem vergilerinden toplanan para ne oldu?” tartışmasında sözü edilen para yaklaşık 88 milyar lira! O tarihten beri memlekette ne deprem ne de diğer doğal afetler eksik olmadı. Devlet de gücü ölçüsünde vatandaşının derdine derman olmaya çalıştı. 14 yılda doğal afetler sonrası 523 bin 851 konut inşa eden bir ülkede “Deprem vergileri ne oldu” sorusu sizce de artık anlamını yitirmedi mi?

Beğenmediğin devlet en azından vatandaşına “Nerede bu devlet” sorusunu sordurmuyor. Bu da bir şeydir. Hatta eskiyi bilenler için çok şeydir çok…