Fenerbahçe Beko, Onvo Büyükçekmece Basketbol’u 85-80 yendi, sezona 2’de 2 ile girdi.
Maça Fenerbahçe Beko hızlı başladı. Motley’in hücumda etkili gözükmesi ve boyalı alanı çok iyi kullanması, dışarıdaki isimlere de boş alan yarattı, başta Wilbekin olmak üzere kısalar da devreye girince ilk farkı çift hanelere çıkaran sarı-lacivertli ekip ilk periyodu 25-17 galip tamamladı.
İlk yarıda Şehmus’un baskısında fazla öne çıkamayan Crawford’ın kıpırdanmaya başlaması, Rivers ile Can Maxim’den gelen skor katkısı aranın hızla kapanmasını sağladı. Fenerbahçe’nin devrede 10 top kaybı yapmasını da fırsata çeviren ev sahibi, farkı 1 sayıya indirse de devreyi 42-38 geride tamamladı.
Büyükçekmece 3. periyoda 5-0 başlayarak öne de geçti ama Wilbekin takımını oyunda tutan isim oldu. Metecan’ın oyunun iki yönündeki çabası, Guduric ile Edwards’ın üçlükleri bir kez daha üstünlüğü Fenerbahçe’ye geçirdi, sarı-lacivertli ekip son periyoda 64-59
THY Euroleague’deki temsilcimiz Anadolu Efes, yeni sezonun ilk maçında Sırbistan ekibi Kızılyıldız’ı Sinan Erdem’de farklı yendi: 72-59.
Maça tutuk başlayan ve ilk sayılarını 4. dakikada hücum ribauntu sonunda Zizic ile bulan temsilcimiz, kenardan gelen Clyburn ile sessizliğini bozdu, kontrolü ele geçirip ilk periyodu 17-14 galip bitirdi.
Hücum ribauntları ile skor bulan temsilcimiz, dış atışlarda istediği ritmi bulamayınca arayı açma fırsatını kullanamadı, devre de 35-34 tamamlandı. İkinci yarıda savunma kaynaklı sayılarını artırdı temsilcimiz, Micic ile Beaubois’in de devreye girişi 3. çeyreğin de 56-50 Efes lehine tamamlanmasını sağladı.
Son periyotta bir kez daha Clyburn sahne aldı. Boyalı alanda Dunston ile Pleiss’ın da sahada oldukları bölümlerde istediğini bulan Efes, farkı 15 sayıya kadar çıkardığı maçtan 72-59 galip ayrıldı ve sezonu galibiyetle açtı.
Temsilcimizde sezonun ilk maçı olmasına rağmen savunmada gösterilen enerji ve top kaybı sayısının düşük tutulması önemli bir artı olurken, geçtiğimiz yıllardaki ribaunt sıkıntısının
THY Euroleague’de sezonun ilk maçında Almanya’da Bayern Münih’e konuk olan Fenerbahçe Beko, 74-62’lik skorla sevindi.
Calathes’in iyi oyunuyla maça başlayan temsilcimiz, Hayes ve Pierre’in de skora katkısıyla 17-6’da farkı çift hanelere çıkardı. Ancak ev sahibi hücum ribauntları sonunda bulduğu üçlüklerle fark kapandı, ilk periyot 21-19 Fenerbahçe üstünlüğüyle tamamlandı.
2. çeyrekte potasını çok iyi savunan, Edwards gibi savunması soru işareti olarak gözüken bir isimden bile müthiş enerjisiyle müdafa katkısı alan, hücumda da Jekiri’yi boyalı alanda çok iyi kullanan Fenerbahçe Beko, 13 sayılık farkı yakaladığı devreyi de 40-34 önde tamamladı.
Hunter’ın sürpriz üçlükleri Bayern’i belli süre oyunda tutsa da Pierre ile rakip savunmanın adam değişmelerini cezalandıran temsilcimiz, son çeyreğe de 59-46 galip girdi. Son çeyrekte de üstün oyununu devam ettiren ve iyi savunmasının ödülünü hızlı hücum sayılarıyla
Türkiye Sigorta Basketbol Süper Ligi’nin ilk haftasındaki derbi mücadelesinde Anadolu Efes, Galatasaray Nef’i 77-68 yenerek sezona galibiyetle başladı.
Floyd’un sakatlığı, Morgan’ın form bulamaması nedeniyle boyalı alanı hiç devreye sokamayan ve ilk dakikalarda sadece dışarıdan atmaya çalışan, ancak geçen yılki gibi net şutörleri olmayınca düşük yüzdelerde kalan Galatasaray karşısında Efes 9-0 ile başladığı maçta 13-2 ile farkı hemen çift hanelere çıkardı.
Galatasaray’da kenardan gelen Yunus ile Sadık müthiş bir katkı verip takımlarını maça ortak ederken, Anadolu Efes’te kenar katkısı bir tek Egemen ile hissedildi, benchten gelen isimlerin durgunluğu özellikle hücumda takımı etkiledi.
3. çeyrekte de Sadık ile maça tutundu Cim-Bom. 5 numaraya geçip, özellikle dışarıdan da şut sokarak oyunu açmayı başaran Sadık, son çeyreğe takımının 52-51 önde girmesinin mimarıydı. Ancak Efes çok tecrübeli bir takım ve kritik anları yine Beaubois-Micic ikilisiyle mükemmel oynadı, son 2 dakikaya 3 sayı
Anadolu Efes, Fenerbahçe Beko’yu 71-62 yenmeyi başardı, Cumhurbaşkanlığı Kupası’nı müzesine taşıdı.
Fenerbahçe Beko’da yeni bir antrenör, çok fazla yeni isim varken savunmayı oturtmanın zaman alacağı belliydi ama hazırlık döneminde takım hücumdaki performansıyla dikkatleri çekmişti. Ancak Itoudis, uzun rotasyonunun en skoreri Booker ile kısa rotasyondaki keskin nişancı Edwards’ı dışarıda bırakmış, aynı işi yapabilecek 3 isim Metecan da varken, Pierre ve Hayes’i birlikte kadroya almıştı. Wilbekin 2. şutunu 36. dakikada atarken, Melih’i son çeyrekte hatırlayan Fenerbahçe, devrede 23., 3. periyot sonunda ise 36 sayıda kaldı, fark 21 sayıya kadar çıktı.
Son periyotta Motley’in 4 faule ulaşması, Hayes’in 5 numaraya geçtiği bölümde hücumda artısını kullanırken, savunmada Efes topu Zizic’e geçirmeyince dezavantajını da yaşamadı, maça ortak olmayı başardı. Ancak artık çok geçti ve son dakikalardaki tartışmalı pozisyonlarda haklı olsalar da Efes çok büyük bir avantajla maç sonuna girip,
İzmir’de 3 gün boyunca basketbol için çok keyifli bir ortamda Pınar Cup maçlarını takip ettik. En baştan söyleyelim, turnuvanın açılış maçında Fenerbahçe Beko’yu konuk eden Pınar Karşıyaka’nın yaklaşık 5 bin taraftarını arkasına alıp oynaması, hazırlık maçı bile olsa tribünlerin tıklım tıklım dolması sadece Türkiye’de değil, Avrupa’da da çok rastlayacağımız bir durum değil…
Tıpkı ana sponsor Pınar’ın yaptığı gibi. Tam 60 yıldır Karşıyaka Kulübü’ne destek verip, 24 yıldır da isim sponsorluğu yapan ve artık ‘Pınar Karşıyaka’ ismini herkesin aklına kazıyan Yaşar Holding ve Pınar A.Ş. de eşi benzeri olmayan bir birlikteliğe imza atıyor, kendilerini spora ve basketbola destekleri için kutlamak gerekiyor.
Kaf Kaf’a zaman lazım
Takımların durumuna gelince; ev sahibi Pınar Karşıyaka’dan başlayalım… Hem Fenerbahçe hem de Prometey’e yenildi İzmir ekibi ama iki maçta da geriye düşmesine, farkın rakipler lehine açılmasına rağmen geri dönmeyi ve karşılaşmaları kazanma noktasına getirmeyi
A Milli Basketbol Takımımız, Berlin’de çeyrek finale yükselme maçında Fransa’ya uzatma sonunda 87-86 yenildi, Avrupa Şampiyonası serüveni sona erdi.
Aslında Larkin’siz kaldığımızda bu maça dair umutlarım azalmıştı, çünkü millilerimiz zaten şampiyonaya tek guardla başlamıştı, o da sakatlandı.
İlk çeyrekte bunun sıkıntısını fazlasıyla yaşadık, baskı karşısındaki bocalama ile 11 sayıda kaldık. Kenardan gelen Şehmus, enerjinin değişeceğini gösterdi, savunmadaki başarısına kritik sayılarını da ekledi. Ama fark 16 sayıya çıktıktan sonra asıl dönüş meşalesi Buğrahan’ın elindeydi.
2. ve 3. çeyreklerdeki 6’da 6 üç sayı isabeti ‘Çılgın Türkler’in habercisiydi. Ergin Ataman da ilk çeyreklerdeki denemelerin ardından bu maçı kazanacağı 5’i belirlemişti. Özellikle Alperen yerine Sertaç tercihi belki de en kritik hamleydi. Savunmada da işler yoluna girince 3. periyotta 6 sayı bulan Fransızlar’a karşı millilerimiz 8 farkla öne geçti.
Buraya kadar her şey istemekle, mücadeleyle, benchten
Tiflis’in ev sahipliği yaptığı Avrupa Basketbol Şampiyonası A Grubu’ndaki 5. maçında İspanya’ya 72-69 yenilen A Milli Basketbol Takımımız, ilk turu 2. sırada tamamladı.
İyi mücadele etti millilerimiz, Alperen ile yine rakip boyalı alanı iyi kullanırken, maça 2’de 0 ile başlasa da geri adım atmayan ve art arda üçlükleriyle sahne alan Cedi’nin sayılarıyla öne geçmeyi başardı. Cedi-Furkan ikilisinin iyi oyunu galibiyet umutlarını artırırken, verilen hücum ribauntları canımızı yaktı.
İlk yarıda 9, maç sonunda 19 hücum ribauntunu rakibe veren ve bunların birçoğunda da ikinci şans sayılarını potasında gören millilerimiz, bu krize bir türlü çare bulamadı.
Basit top kayıpları, kaçan serbest atışlar, Larkin’in skorda devreye girememesi son çeyreğe de 6 farklı geride başlamamıza neden olsa da, 9-0’lık seri bu takımın ilerisi için umut vericiydi. Hala çok genç bir takımız ve böylesine bir maçta geriye düştüğümüzde de ayağa kalkabilmemiz bizim için önemli bir ayrıntı.