Şükrü Andaç

Şükrü Andaç

sukru.andac@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

"Kız çocuğu dediğin dizini kırıp evinde oturmalı..."

“Ne gerek var okumalarına zaten evlenip çocuk büyütecekler...”

“Çalışmak mı, yok yahu kadınların ne işi olur çalışmayla...”

Bu ve benzeri ifadeler başta ülkemiz olmak üzere dünyanın az gelişmiş, gelişmekte olan ve hatta bazı gelişmiş ülkelerinde yıllardır dile gelen söylemler.

Erkekler için tasarlanmış bir dünyada, “Nereden çıkıyor bu laflar, bizde kesinlikle hiç kimseye ayrımcılık yapılmaz, kadınlar ve erkekler eşittir” diyenler veya düşenenler olsa da, iş pratiğe döküldüğünde günümüzde kadınların büyük bir haksızlık yaşadığı ortada.

Haberin Devamı

Merhum Mustafa Koç, Nakkaştepe’deki -holding merkezi- sohbetlerimizden birinde anlatmıştı:

“Bir gün odaya Oya Hanım (Ünlü Kızıl) geldi. ‘Mustafa Bey holding ve şirketlerimiz olarak cinsiyetçi dil ve uygulamalardan uzak durmalıyız, bunun için de Birleşmiş Milletler tarafından desteklenen bir oluşum var; ‘HeForShe’, gelin biz de bu hareketi başlatalım.’ O an düşündüm ve hatta gülümseyerek, ‘Nereden çıkarıyorsunuz, bizde böyle bir ayrımcılık olmaz’ dedim.

Ama Oya Hanım hazırlıklıydı, şirketlerimizdeki eşitsizliklerle ilgili örnekleri bir bir sıralarken; ‘Tamam Oya Hanım ikna oldum, haydi başlayalım’ dedim.”

Bu örnekten de görüldüğü gibi bu konuda atılacak çok adım, gidilecek çok yer var.

Gelin bugün biri bizden, diğeri uzaklardan (Amerika’dan) iki farklı ismin bu konuda yaşadıklarını, gözlemlerini ve geleceğe bakışlarını ele alalım.

Kadınlar çalışmasın!

“Bir insana “balık tutmayı” öğretirsin, devamlı balık vermezsin. Bu kadar açık. Bir anne ya da babanın vazifesi “balık tutmayı” öğretmektir. Günümüzün Türk kadını çocuğuna devamlı “balık” veriyor. Yönetici sınıfın (top managerial class) çalışan zengin kadın tipi çıktı şimdi ortaya... Bunlar ya bizim kuşaktan ya da -özellikle- daha gençlerden. Çalışıyor bu hanımlar, sabahın 8’inden gece 10’lara kadar... Bu kadın tipi dükkan işletiyor, kendi iş yapıyor veya büyük şirketlerin sorumluluk mevkiinde... Devamlı iş gezilerinde... Artık tabii vakitsizlikten, balığı da getiremiyor eve. Balığın parasını veriyor çocuğa. O safhadayız. Bunlar hoş değil.

Haberin Devamı

Kadın kadındır. Erkek erkek. Cinsiyet ve davranış rolleri farklı olacaktır. Çünkü bu iki cinsin yapıları farklı.

Kadınlara çalışın ya da çalışmayın denilmesi konusuna gelince... Vallahi beni hiç ilgilendirmiyor. Çalışan kadın da bu görevi (çocuk yetiştirme) yerine getirebilir; yeter ki çocuğuyla işini ayarlamayı bilsin. “Ama mutlaka çalışın” diye de kıyamet koparmayalım. Zaten işsizlik cephesinde çok büyük sorunlar söz konusu şimdi...

Aslında artık çalışmak ya da çalışmamak değil sorun. Kimseye de “illa çalış” falan demiyorum. İki-üç çocuğu bir arada büyüten çalışmasın. Çünkü netice itibariyle tabiatın emri, çocuklar kadınların oluyor.”

(Zaman Kaybolmaz; İlber Ortaylı - Türkiye İş Bankası Yayınları)

Büyük veri boşluğu

“Facebook’un operasyonlardan sorumlu en tepe yöneticisi Sheryl Sandberg ilk kez gebe kaldığında Google’da çalışıyordu. “Gebeliğim kolay değildi” diye yazdı son kitabı Lean In’de. Dokuz ayın tamamında sabah bulantısı yaşamıştı. Yalnız karnı değil, tüm bedeni şişmişti. Ayakları iki numara büyümüş, ‘ancak sehpaya uzattığında görebildiği garip şekilli topaklara dönüşmüştü.’

Haberin Devamı

2014 yılıydı; Google artık devasa bir otoparkı olan devasa bir şirketti; Sandberg’in o şiş haliyle boydan boya yürümekte zorlandığı bir otopark. Aylar boyu zorlandıktan sonra, sonunda Google’ın kurucularından Sergey Brin’e gidip, “gebeler için -binanın hemen önünde- bir otopark ayrılması gerektiğini, bunun da ne kadar erken yapılırsa o kadar iyi olacağını” söyledi. Brin, “Bunu daha önce hiç düşünememiştim” diyerek hemen kabul etti. Sandberg’in kendi de ‘ayakları ağrıyıncaya kadar gebe kadınların özel park yerine gerek duyduklarını’ düşünemediği için “utanmıştı.”

Goggle’ın Sandberg gebe kalıncaya kadar yaşadığı sorun “veri boşluğu” idi.

O güne kadar ne Google’ın erkek kurucuları ne de Sandberg gebelik yaşamamıştı. İçlerinden bir gebe kalır kalmaz bu veri boşluğu dolduruldu. Daha sonra şirketteki tüm gebe kadınlar bundan yararlanacaktı.

Google’ın bu veri boşluğunu doldurması için kıdemli bir kadının gebe kalması gerekmemeliydi; daha önce şirkette gebe kalan kadınlar olmuştu. Google, bu verileri bulup çıkarmada daha öngörülü davranabilirdi, davranması da gerekirdi. Ama işin gerçeği, bu tür sorunlar genellikle ancak işin içinde üst düzey bir kadın varsa çözülebiliyor.

Sonuçta, iş yaşamında liderlik hala erkeklerin egemenliğinde olduğu için, ortalama bir kadının zorlukla açabildiği ağır kapılardan, aşağıda duranların eteğinizin altını görmesi anlamına gelen cam merdiven ve lobi tavanlarına, tam da ayakkabınızın topuğunun sıkışacağı aralıktaki kaldırım taşlarına kadar, modern işyerleri bu tür boşluklarla doludur. Bu ıvır zıvır sorunlar dünyanın sonu olmasa da rahatsız edicidir.

Aslında daha birçok örnekle genişletilebilecek tüm bu veri boşlukları, adaletsizlik demektir; kötü iş anlayışıdır. Rahatsız çalışan işgücüdür. Ancak işyerindeki veri boşlukları, basit rahatsızlıklardan ve sonucunda gelen verimsizlikten çok daha kötü sonuçlar doğurur.”

(Görünmez Kadınlar; Caroline Criado Perez - Epsilon Yayınevi)

Hangisini seçerdiniz?

Biri ülkemizin en ünlü tarihçisi İlber Hoca, diğeri küresel teknoloji dünyasının en güçlü isimlerinden Sheryl Sandberg...

İki kitaptan, iki farklı isim ve iki farklı bakış açısı.

Bu bakış açılarından hangisinin dünyanın geleceğine yön vereceğini görmek önemli. Çünkü insanlar, şirketler ve devletler olarak gelecekteki yerimiz, seçeceğimiz bu bakış açısına göre yön bulacak.

İlber Hoca, Sheryl ve geleceğimiz

İki çocuklu, ‘yönetici’ milyarder

1969 doğumlu Sheryl Sandberg, Harvard Üniversitesi mezunu. İş hayatına McKinsey’de başladı, Amerikan Hazinesi’nde devam etti. Özel sektöre Google ile adım attı. İki kurucu ortak (Sergey Brin, Larry Page) ile sıkı mesai yaptı, operasyonlardan sorumlu en tepe yönetici idi. 2008’de Mark Zuckerberg’in sürpriz transferiyle Facebook’a geçti. Değeri şimdilerde 1 trilyon doları bulan Facebook’ta COO’luk ve yönetim kurulu üyeliği -ilk kadın üye- görevini yürütüyor. Dünyanın en güçlü 50 kadını listelerinin değişmez ismi olan internet milyarderi Sandberg, iki çocuk annesi.