Şükrü Andaç

Şükrü Andaç

sukru.andac@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

New York

New York’ta lüks mağazalara ev sahipliği yapan 5. Cadde (Fifth Avenue); o eski görkemli, ışıltılı günlerinden çok uzak. Uzun bir gündüz yürüyüşü sonrası görünüm şöyle; anlı şanlı markalar ve lüks restoranlar başta olmak üzere şehirdeki ticari hayat pandemiden ağır yara almış.

Kat kat uzayan ofisler boşaltılmış...

Sokaklar adeta boş. Yüksek blokların gölgesindeki Manhattan’da kimselere çarpmadan hızlı adımlarla yürünebiliyor.

5. Cadde boyunca neredeyse her 3 mağazadan 2’si kapalı.

Kapalı olma hali, caddenin en canlı bölgelerinde bile böyle.

Haberin Devamı

Kapalı olma halini biraz açalım...

Yarın, haftaya veya yakın zamanda açılmak üzere kapatılmış değil; mağazalar, binalar tamamen boşaltılarak terk edilmiş durumda. Yani durum pek parlak değil.

Şehir merkezinde devasa inşaatlar boy göstermeye başlamış.

Pandemi durgunluğunu fırsata çevirmek adına olsa gerek eski binalar yıkılıp yerlerine yeni gökdelenler yükseliyor.

Geçmişe göre dikkat çekici başka bir gözlem; ülkenin yıldız şehri New York’ta Prada, Gucci, Louis Vuitton, Balenciaga yazılı devasa alışveriş çantalarıyla gezen varlıklı Çinli ve Japon turistlerin artık olmayışı.

Buna şehre büyük enerji katan Amerikan taşrasından gelenlerin yokluğu da eklenince “New York, New Yorklulara kalmış” dersek abartmış olmayız.

Ah şu enflasyon, ah!

Peki toparlanma ne zaman olur?

Bu noktada “aşı” oldukça önemli.

Biden yönetimi 4 Temmuz Bağımsızlık Günü için belirlediği; “yetişkin nüfusta %70’i aşılama” hedefi yolunda emin adımlarla ilerliyor.

ABD’deki aşı kampanyaları sayesinde her köşedeki eczanelerde randevusuz ve ücret ödemeden aşı olunabiliyor. (Turistler dahil)

New York eyaletinde şu günlerde Pfizer/Biontech, Moderna ve Johnson&Johnson (J&J) aşıları yapılıyor.

Bu gelişmelere bakarak, aşı işini çözmeyi başaran ABD’nin pandemi öncesine hızla döneceği düşünülebilir.

Ancak kazın ayağı pek öyle değil.

ABD’de son 13 yılın en yüksek enflasyon rakamının (% 4.2) açıklanmış olması her şeyi değiştirmeye aday.

ABD Merkez Bankası FED’in enflasyon tahmininin % 2 olduğu hesap edildiğinde; aradaki büyük sapmanın sadece bu ülkeyi değil tüm dünyayı yakından ilgilendirdiğini, öncelikli olarak not düşelim.

Haberin Devamı

Dolar bolluğu var!

Pandemi sebebiyle genci, orta yaşlısı, yaşlısı kayıtlı tüm vatandaşlarını ve şirketleri rahatlatmak isteyen Amerika sınırsız para bastı ve “Sizden geri istemiyorum, yeter ki alışveriş yapın” diyerek bu paraları hibe şeklinde dağıttı. Bu sayede harcamaların ve talebin dolayısıyla ekonominin canlanmasını sağladı.

Ama şu bilinmeli ki, dünya tarihinde hiç olmadığı kadar bol miktarda dolar şu anda piyasada.

Üstelik piyasadaki dolarların dörtte biri son bir yılda basılmış durumda.

“İyi ne güzel işte, herkesin cebi dolar dolu, mutludurlar; tam Amerikan Rüyası” diyenler olabilir.

Ancak doların bol olması demek, doların değerinin düşmesi demek.

Bir de, dengesiz ekonomi yüzünden bir anda harlayan yüksek enflasyon ateşi söndürülemez ise, yakın vadede ABD’den erkene çekilmiş ‘sürpriz faiz artışı’ hamlesi gelebilir. (ABD’de faizler şimdilerde sıfır.)

Elbette böylesine kaygan zeminde ABD bu hamle ile ekonomisini ayakta tutmak isteyecektir, gayet doğal. Ancak başta Türkiye olmak üzere dünyanın geride kalan ekonomileri için bu gelişme yani faiz artışı hiç de iyi olmaz. Sade anlatımla ABD dışındaki dolarların yükselen faiz yüzünden ülkeye geri dönmesi bir anda dünyayı allak bullak edebilir. 

Haberin Devamı

Peki bu senaryo gerçekleşti diyelim...

Öldük, bittik, mahvolduk mu?

İzah edeyim...

Güçlü ekonomiler bu süreci az hasarla, hatta hasarsız atlatabilir.

Buna karşın; kırılgan ekonomiler, kendisini kötü günlere hazırlamakta geç kalan ekonomiler, bolca dolar borcu olan ekonomiler, iyi günlerinde har vurup harman savuran ekonomiler için önümüzdeki günler pek parlak olmayabilir.

Aşılanan ABD krizi atlattı mı

Zenginlerin uğrak yeri meşhur Saks Fifth Avenue pandemide ayakta kalmış ancak boşalan New York yeniden canlanmaz ise vitrindeki cansız mankeler de 5. Cadde’ye veda edecek.

Komşusu açken...

New York manzarasından yola çıkacak olursak; ABD’nin 5. Cadde’de kapanan her 3 mağazadan 2’sinin içini hızla doldurmak ve şehri canlandırmak isteyeceği ortada. Bu durumu Amerikan ekonomisine genellemek de mümkün. Çünkü tökezlemek istemeyeceklerdir. Yani faizse faiz artışı...

Dolayısıyla tüm dünyayı önümüzdeki dönemde zorlu, bir o kadar da bol soru işaretli günler bekliyor, bu kesin.

O meşhur tabirle; “herkes Amerika’dan gelecek haberlere kilitlenmiş durumda.”

Elbette, iyimser bir beklentiyle ABD’de ekonomi yönetiminin “Komşusu açken tok yatan bizden değildir” diye düşünüp, diğer ülkelerin işini zorlaştırmayacağını düşünülebiliriz.

Bu da bir ihtimal.

Olmayacak şey de değil.

Peki ya olmazsa?

Gelin biz biz olalım; Amerika’ya değil büyüklerimize kulak verelim; “Sen işini kış tut, yaz çıkarsa bahtına.”