Özay Şendir

Özay Şendir

ozay.sendir@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

■ İdam edilen Fransa Kraliçesi Marie Antoinette’in “Pasta bulamıyorlarsa ekmek yesinler” sözünü bilmeyen yoktur.

Birinci gerçek, Fransa Kraliçesi’nin cümlesinde pasta kelimesi geçmez. “Orijinal cümledeki “brioche” şekerli bir çeşit ekmektir. Daha da önemlisi Fransa Kraliçesi Marie Antoinette aslında hiçbir zaman böyle bir cümle kurmamıştır. Gerçekten de bu cümleyi ilk kullanan kişi, felsefeci yazar Jean-Jacques Rousseau’dur. Rousseau, 1767 yılında, yani devrimden 12 yıl önce yazdığı bir kitapta, asilzade bir kadının böyle bir cümle kurduğunu kaleme aldı ama asla adını vermedi. Clermont Lisansüstü Üniversitesi’nde yapılan çalışmalarda, bu sözün 3. Cumhuriyet döneminde, yani 1870’lerde, Kraliçe Marie Antoinette’e atfedildiği ortaya çıktı. Yazıya niye böyle bir giriş yaptığımı açıklama zamanı da bu cümleyle geldi işte. Ahlak felsefesinde vicdan geniş bir yer tutar ve bu konu üzerinde kalem oynatanların atıf yaptıkları 3 isimden birisi mutlaka Jean-Jacques Rousseau’dur. Yukarıdaki örnekten yola çıkarsak, vicdan sahibi olmak kadar doğru zamanda vicdanın sesini dinlemek de önemli bir olgu.

Haberin Devamı

■ Milliyet olarak geçen hafta Gazze’de yaşanan soykırımı tam iki kere manşet yapmamızın sebebi de bu. Vicdanımızın sesini dinledik. Birinci sayfamızda her zamankinden daha az haber vermek pahasına, her yerde olan fotoğrafları, en çarpıcı şekilde okurumuza sunduk. Dünya 80 yıl sonra, herkesin gözü önünde bir soykırım daha yaşarken, bunu sıradan hale getirmeyi ne vicdanımız ne de ahlakımız kabul etmedi. Görsel Yönetmenimiz Ersoy Diyar, büyük bir ustalıkla çizdi sayfamızı. Hem Ersoy’a hem de iki gün arayla manşet yapma kararı alırken bir an bile şüphe etmeyen yazı işleri ekibimize huzurlarınızda da teşekkür etmek isterim. Vicdanımız ve aklımız bugünün birinci sayfasına da Gazze’den bir fotoğrafı taşıdı. Nazım Hikmet, Abidin Dino’ya “Sen mutluluğun resmini yapabilir misin Abidin?” diye sormuştu. Mutluluğun resmi değil ama acının fotoğrafı Gazze’de çekildi işte...

■ Türkiye’de en fazla haber ödülü kazanmış gazetecilerden biri olan, Milliyet muhabiri Çiğdem Yılmaz da haftaya damgasını vuran isimlerden birisi oldu. Çiğdem aylar önce bir Telegram grubuna üye oldu, o grupta kiralık katil hizmeti veren ilan sahipleriyle yazıştı, iğneyle kuyu kazdı ve en sonunda vaka sayıları artınca dosyayı patlattı. Konu Emniyet’e intikal ettiği ve devam eden operasyonun güvenliği adına şimdilik durduk, ancak Çiğdem’in haberi yayımlandığı gün Türkiye’nin en çok konuşulan haberi oldu.

Haberin Devamı

Milliyet’in bilinçli seçimi

■ Dün Milliyet’in manşetten başladığı akran zorbalığı yazı dizimize gelince; bu hafta akran zorbalığı işi Türkiye’nin gündeminde yine geniş bir yer tutacak. Eğitim Servisi Müdürümüz Aysel Bozan Yılmaz, konuyu uzun zamandır gündemde tutuyor. Türkiye’de yaşananlar kadar, Fransa’da zorbalığa maruz kalan bir çocuğun intihar etmesinin ardından alınan önlemlere de bakıyor. Türkiye’nin konuyla ilgili en yetkin isimleri yine Milliyet’e konuşuyorlar. Söylediğim gibi bu hafta konu daha da büyüyecek, diğer medya kuruluşları da bu konuya girecekler. Eğitim, çocuklarımız ve gençlerimizle ilgili haberlerde öncü olma geleneğimiz asla bozulmayacak.

Haberin Devamı

■ Ankara büromuz ve Dış Haberler servisimiz, Terörsüz Türkiye konusundaki gelişmeleri büyük bir hassasiyetle takip etmeye devam ediyorlar. Dezenformasyonun çok olduğu, herkesin bulunduğu pozisyona göre haber dilini ayarladığı bir ortamda, soğukkanlı ve çarpıtmalardan arınmış bir habercilik dili tutturmak bizim için önemliydi. Arkadaşlarımız aynı hassasiyetle meseleyi takip etmeye devam ediyorlar.

■ Gelelim Milliyet Spor’a. Biz güne hep Spor Servisi’nin gündemini alarak başlarız. Hâl böyle olunca da her toplantı öncesi tuttuğumuz takımlara göre birbirimizle dalga geçmeyi de ihmal etmiyoruz. Fakat iş haber yapmaya gelince dalga da bitiyor, taraftarlık da. Her sene daha çalkantılı, daha tartışmalı geçiyor futbol sezonu. Milliyet Spor, herkese aynı mesafede durma ilkesini de bozmuyor; eleştiri hakkını da doğru kullanıyor. Türk medyası Mourinho’nun gelişini “Special one” diye duyurmuştu, Fenerbahçe kendi sahasında şampiyonluk umudunu çimlere gömdüğünde “Sıradan biri” başlığını atan da Milliyet Spor Servisi oldu. Sadece futbolda doğru duruş değil, amatör sporlara en fazla sayfa ayıran gazeteyiz biz. Geleceği kazanmak adına para kaybedecek cesaretimiz var bizim.

■ Gündemin çok sıcak olduğu ve Milliyet’ten Mektup köşesinin sizlerle buluşmadığı 3 hafta süresince, gazetemizin 75’inci yaşını kutladık. Yol arkadaşlığından gurur duyduğum editörümüz Eylem Düzyol babasını kaybetti, acısına ortak olmaya çalıştık ve cumartesi günü Anadolu Ajansı’ndan damat aldık. Gece editörümüz Ahenk Bayazıt, Anadolu Ajansı’nın başarılı foto muhabirlerinden Cem Tekkeşinoğlu ile hayatını birleştirdi, en mutlu anlarında yanlarındaydık.

Hayat devam ederken, Milliyet bir aile olarak duruyor, acıyı ya da sevinci birlikte kucaklıyor. Vicdanımız kadar bu duruşumuz en büyük zenginliğimiz bizim...