“Miçotakis geçen sefer ki gibi ilk turda kazanamadı” demedi, Yunanistan ana muhalefet lideri.
Bunu diyebilirdi zira 21 Mayıs’ta yapılan seçimde Yeni Demokrasi Partisi, oyların yüzde 40.8’ini aldı ama tek başına hükümet kurmak için gereken yüzde 46 oy oranına ulaşamadı. Seçimlerin 2. turu 25 Haziran’da yapıldı, Başbakan Miçotakis koltuğunu korudu.
Çipras, “Gelecek seçimlerde “PASOK-KINAL ve Yunanistan Komünist Partisi” ile ittifak kuracağım, iktidar olacağım” da demedi, diyebilirdi.
Sonuçta Çipras’ın başında olduğu SYRIZA ana muhalefet partisi konumunu korudu.
Çipras, Türkiye’deki eşdeğerini örnek almak yerine Nazım Hikmet’ten bir mısrayla parti liderliğini bıraktı.
Bir Türk vatandaşı olarak Yunanistan’ın ana muhalefet liderinin bende uyandırdığı kıskançlık duygusunun sebebi seçim kaybedince istifa etmesi değil uluslararası toplantılarda ülkesinin Ege ve Doğu Akdeniz politikalarını savunması oldu.
CHP delegelerinin kararına rağmen
“Sezar’ı daha az sevdiğimden değil, Roma’yı daha çok sevdiğimden...”
Okuduğunuz cümle aslında bir tiyatro eserinin repliği.
William Shakespeare, Julius Caesar adlı oyununda, adı ihanetle özdeşleşen Brütüs’e söyletmiştir bu cümleyi.
Bir yanda Romalıları giderek köleleştiren, Senato’yu ortadan kaldırmaya hazırlanan “dost” Sezar,
Diğer yanda da Romalı yurttaşların özgürlüğü.
İonna Kuçuradi, “Sanata Felsefeyle Bakmak” kitabında bu konuyu çok güzel açıklamış:
İçindeki iki önemli değer arasında bir tercihe zorlanan Brütüs, sonuçta Roma’yı seçer, Sezar’a düzenlenen saldırıda yer alır.
Eskiden yazın geldiği “Karpuz kabuğu denize düştü” cümlesiyle anlatılırdı.
Şimdi yazın geldiğini Bodrum’daki lahmacun fiyatı tartışmalarıyla anlıyoruz.
Normal lahmacunda 120 gram, büyük lahmacunda 200 gram harç malzemesi kullanılır.
Harcın 3’te biri et, 3’te biri domates, kalan 3’te biri de sebzeden oluşur.
İstanbul’da ilk lahmacun fırını 1958’de açıldı.
Gedikpaşa’da kiraladığı fırında ilk lahmacun yapan kişi, hem üniversitede okuyan kardeşlerini görmek hem de isot ticareti için İstanbul’a gelen Mehmet Emin Bozanoğlu olmuş. İlk kebabı da 1960 yılında Laleli’deki dükkânında yine Mehmet Emin Bozanoğlu yapmış.
Lahmacun, Türkiye’de en çok sipariş edilen yemek.
Bir zamanlar dar gelirlinin, öğrencinin en kolay karnını doyurma aracıydı, Bodrum’daki fiyat tartışması başladığından beri biraz zenginlik çokça da görgüsüzlük aracı haline getirildi.
1979’da,18 yaşında hırsızlıktan dolayı, 2,5 yıl hapis cezasına çarptırıldı, cezası tecil edildi.
İki yıl sonra hırsızlık ve soygundan 13 yıl hapis cezası aldı, 9 senesi parmaklıkların ardında geçti.
Sovyetler Birliği’nin tam da yıkılış döneminde St. Petersburg sokaklarında sosisli sandviç satan tezgahlar zinciri kurdu.
İşleri iyi gitti, önce pahalı restoranlar açtı sonra Neva nehri üzerinde yüzer bir restoran kurdu.
Bugün Rusya devlet başkanı olan Putin ile o restoranında tanıştı.
Putin çok sevdiği bu mekana yabancı misafirlerini de götürdü, doğum gününü de orada kutladı.
Putin Rusya’nın zirvesine ilerken o da işlerini büyüttü.
Kurduğu catering şirketi Concorde, Kremlin Sarayı’na da hizmet vermeye başladı.
*ABD Büyükelçisi Flake dün açıklamalar yaptı, bir sürü cümle kurdu. PKK-YPG’ye verdikleri destek sorulduğunda, en büyük hedef DAEŞ ile mücadele dedi ve ekledi: “Buradaki ortaklıklar ve çabalar her zaman için durumsal değerlendiriliyor.” Cümle “DAEŞ’i yenme hedefine ulaştığımızda YPG ile ortaklığımız sona erebilir” alt mesajı taşıyor yani.
*Elma şekeri vererek çocukları kandırmak mümkün olabilir ama binlerce yıllık devlet geleneği olan Türkiye’yi bu kadar kolay kandırabileceğini düşünen bir büyükelçi portresi ABD Dışişleri Bakanlığı adına tam bir fiyasko aslında. ABD’de yayımlanan The Times gazetesine verdiği röportajda terör ağası Mazlum Abdi ne dedi: “Başkan Biden, Suriye’de bizi terk etmeyeceklerine dair söz verdi. Merkez Kuvvetler Komutanı Orgeneral McKenzie de beni, Başkan Biden’ın sözlerini iletmek için ziyaret etti.” Müttefik bildiğim ülke başka şey, bir terör ağası da bunun tam tersini söylüyor. Acı ama ABD’ye inanmamak
“Aslında CHP’yi tanıyanlar bilir. CHP’nin tarihinde ve geleneklerinde genel başkanın istifası veya genel başkanın imzayla gönderildiği durum yoktur. CHP kurultaya giderek kendini yeniler. Mesela İsmet İnönü kurultayda yenilmiştir...”
Bu cümleyi CHP Genel Başkan Yardımcısı Tahsin Tarhan kurdu. İsmet İnönü, 8 Mayıs 1972’de CHP Genel Başkanlığı’ndan istifa etti. 5-7 Mayıs tarihlerinde Parti Meclisi için toplanan kurultaydan çıkan kararı güvensizlik saydığı için istifa etti. Ecevit MYK çağrısı üzerine 14 Mayıs’ta tek aday olarak genel başkan seçildi. Yani CHP’nin 2. Genel Başkanı partisinden istifa etmişti.
CHP’nin 3. Genel Başkanı Bülent Ecevit 30 Ekim 1980’de genel başkanlıktan istifa etti. Daha CHP kapatılmamıştı. Ecevit, 12 Eylül darbecilerinin, faaliyeti yasaklanan partilerin genel başkanları açıklama yapamaz yasağını aşmak için bıraktı genel başkanlığı. Ne kurultay vardı ne de kurultay toplayacak ortam.
CHP’nin 4. Genel Başkanı Deniz Baykal, SHP ile birleşme ve “Hikmet Abi” formülü süreci
Popüler ilan sitelerinden birinde çoban ilanlarına baktım. Giresun Dereli, Sivas İmranlı, Balıkesir Gönen, Tokat Zile, Ardahan Damal, İzmir Bayındır, memleketin her yerinden “Acil çoban aranıyor” ilanları verilmiş.
Şehirde yaşayanlar olarak çobanları sadece “Oyum bir mi?” diye sorarken aklımıza getiriyoruz ama çobanlar olmayınca markette etin fiyatı uçuyor, farkında değiliz. Ekonominin en basit kuralı üzerinden bakalım meseleye:
Nüfusun, talebin hiç artmadığını varsaysak bile arz azalıyor. 2022 yılında büyükbaş hayvan sayısı yüzde 5.6 azalarak 17 milyon 24 bine düştü.
Koyun sayısı yüzde 1.1 azalışla 44 milyon 688 bine, keçi sayısı da yüzde 6.2 gerileyerek 11 milyon 578 bin baş oldu.
Büyükbaş hayvancılıkta sorun sadece çoban derdi değil. Bir litre sütün 1.2 kilogram yem alamadığı durumda üretici zarar ediyor ve hayvanı kesime yolluyor.
Fakat Türkiye coğrafyasının uygun olduğu küçükbaş hayvancılıkta üretimi zorlayan en büyük sorun çoban eksikliği.
Koyun
*Kenan İmirzalıoğlu, Türkiye’nin en önemli oyuncularından biri, reyting makinesi. Ezel’den başlayarak ne oynasa başarılı oldu. Elinizde Kenan İmirzalıoğlu markası varsa, çok büyük maliyetlere katlanarak “Mehmed Bir Cihan Fatihi” dizisini çekersiniz. Daha önce denenmiş ve başarılı olmamış bir projeyi tekrar çekiyorsanız senaryoya bir değil 10 kere dikkat edersiniz. “Jönüm yakışıklı, dayarım savaş sahnelerini, toplarım reytingi” derseniz 6 bölüm sonunda final yaparsınız.
*Kıvanç Tatlıtuğ, Gümüş ile hayatımıza girdi, sonra Behlül karakteriyle yürüdü gitti. Kuzey karakterini oynarken telefon tutuşu moda haline geldi. Bir tek Kurt Seyit ve Şura dizisinde alıştığı reytingi alamadı. Oysa ilk bölümde güzel bir manzarada at sürmüş, sonra bir hamamda göbek taşında arkadaşlarıyla sohbet etmişti. İki sezonda toplam 21 bölüm yayınlandı Kurt Seyit ve Şura ama ertesi günü reyting listelerinde zirveye yerleşen, herkesin ondan bahsettiği bir dizi olmadı hiç.
*Ekrem İmamoğlu’nu bekleyen en