CHP Genel Başkanı Özgür Özel, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu ile Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş’ın isimlerini vererek, CHP’nin cumhurbaşkanı adayını, üç aylık süre içinde tüm üyelerin katılımıyla belirleyeceklerini ilân etti.
Özgür Özel’in açıkladığı yol haritasına göre cumhurbaşkanı adayını CHP’nin 1.6 milyon üyesi belirleyecek. Yani ön seçim... CHP geleneğinde ön seçimde, seçim tarihinden bir yıl önce partiye üye olmuş kişiler oy kullanıyordu. Özel dün aday belirleme takvimine kadar üye olan herkesin oy kullanacağını açıkladı. Böylece partiye yönelimin artması da hedefleniyor.
Bu formül konusunda İmamoğlu ve Yavaş’ın onayı var elbet...
Böylece CHP’de Cumhurbaşkanı adaylığı konusu sükunetle çözülecek diyebilir miyiz?
Yoksa şimdiden akla gelmeyen tartışmalar ve bölünmeler oluşmaz mı?
Mesela… Ön seçim öncesi iki adayın çevresinde gruplaşmalar ve bu gruplar arasında itişmeler ortaya çıkmaz mı?
Kaybeden taraf küsmez mi? Cumhurbaşkanı seçimine asılır mı?
Bir cumhurbaşkanı adayının şimdiden belirlenmesi partide merkez noktasını o adayın çevresine taşımaz mı? Genel Başkan’ın özgül ağırlığı ortadan kalkmaz mı?
Acaba CHP’nin yapması gereken adaylığı erteleyip, ağırlığı erken seçime hazırlanmaya vermek olmamalı mıydı?
Ülkenin bunca sorunu arasında CHP’nin zorlu bir iç sorunu parti gündemine girdi. Kolay gelsin diyelim…
TOMANBAY
CHP Ankara eski milletvekili Mehmet Tomanbay, partisinin cumhurbaşkanı aday seçimi konusunda bir açıklama yaparak dedi ki:
“CHP’nin Cumhurbaşkanı adayının belirlenmesi için parti içi dijital oylama ile ilgili ciddi bir kaygım var. Bu oylama AKP’nin genel seçimlerde kullanmak istediği dijital oylama için çok net bir örnek oluşturacak. Biz bu oylama ile adayımızı seçtiğimiz andan itibaren bir daha AKP’nin elektronik oylama girişimine hiçbir şekilde karşı çıkamayız. Sandık tutanakları güvencemiz ortadan kalkar. Sadece YSK’nın açıklamalarına secim sonucunu bırakırız. Bu nedenle bana kendi ayağımıza ateş ediyoruz gibi geliyor.”
ODTÜ
2025 yılının zam şampiyonu nedir?
ODTÜ’nün “mezun taşıt pulu”dur diyor ODTÜ mezunu dostumuz.
2024 yılında 1.500 TL.ye çıkarılan “mezun taşıt pulu” ücreti bu yıl yüzde 500’lük zam ile tam 9.000 TL olmuş.
ODTÜ’nün çağdaş bir kampüsü, bu kampüste de çeşitli spor olanakları ve kafeler, restoranlar var. Buralardan ODTÜ öğrencileri, personeli ve mezunları ücreti karşılığında yararlanıyor.
Mezun taşıt pulu da mezunların kampüse girişini sağlıyor.
Yıllık zam oranı yüzde 45’lerde telaffuz edilirken yüzde 500 zam neye göre, hangi mantıkla yapılmıştır?
ODTÜ’lü dostumuz:
“Burada sadece bir tek amaç olduğunu düşünüyorum; Sayın rektör demek ki mezunları artık ODTÜ’de görmek istememektedir. Dünyadaki tüm köklü üniversiteler mezunlarıyla aralarındaki bağı güçlendirmenin yollarını ararlar. Sayın rektör ise tam tersini yapıyor. Mezunları uzaklaştırıyor.”
Rektör Bey bu dev zammın gerekçesini açıklamak zorunda...
GÖZALTI
Medya mensuplarına yönelik soruşturma ve gözaltı işlemleri sürüyor.
Son olarak Halk TV’den beş gazeteci Barış Pehlivan, Serhan Asker, Seda Selek, Kürşat Oğuz ve Suat Toktaş gözaltına alındılar.
Gerekçe; “İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun düzenlediği basın toplantısında ismi geçen bilirkişi ile yapılan telefon görüşmesinin Halk TV’de ‘izinsiz kayda alınıp yayınlanması” idi.
Suçlanan bir kişiye söz hakkı tanınması neden suç sayıldı? Adalet Bakanı Yılmaz Tunç:
“Karşı tarafın görüşmesini izin almadan yayınlarsanız suç olur” diyor.
Halk TV’nin açıklamasında şu satırlar dikkatimizi çekiyor:
“Aynı kayıt aynı gün Beyaz TV’de de yayınlanmış, üzerine yorumlar yapılmıştır. Beyaz TV için soruşturma açılmamıştır.”
Öte yandan bazı ünlü televizyoncular hakkında davalar sürüyor. Ayşenur Arslan ve Nevşin Mengü hapis istemiyle yargılanırken Özlem Gürses de ev hapsinde bulunuyor.
FIKRA
Biraz basit bir fıkradır ama yine de dilden dile dolaşır...
Adam ötekine demiş ki:
- Bana odun desene...
Öteki cevap vermiş:
- Odun...
Bu taraftaki bıçkın kahkaha atarak bağırmış:
- Ben sana kodum...
Öteki sinirlenmiş.
- Bana iskemle desene..
- İskemle.
- Ben de sana kodum...
- Bizimki yine gülüyor:
- Ama bu dediğin kafiyeye uymadı ki...
Cevap:
- Uysa da kodum, uymasa da kodum...
Ders: Kafiyeye (kurala) uygunluk bazısı için şart değildir!
