Melih Aşık

Melih Aşık

m.asik@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

6 Temmuz’da 30. ölüm yıl dönümünde andığımız Aziz Nesin aydının ve yazarın sorumluluğunu anlatıyor:

Aydın olma durumumuzu neye borçluyuz? Okuyamayanlara borçluyuz. Bir sürü insan okuyamadı. Bir sürü insan kitap bulamadı. Onların haklarını alarak biz aydın olduk.

Askeri okulda, parasız yatılı okullarda okuduğum için çocukluğumdan beri düşünmüşümdür: ‘Beni kim okutuyor? Bana kim yediriyor?’ Çünkü her zaman, Türkiye’nin ortalama toplumsal yaşamından üstün yaşadım ben. Çok yoksul bir ailenin çocuğu olduğum halde, çok iyi yaşadım. Çok iyi yemek yedim. Spor yaptım. O zaman bize şunu öğretiyorlardı; devlet veriyor bize, devlete borçluyuz. Sonra düşündük ki, devlet diye bir şey yok aslında. Devlet, soyut bir kavram. O zaman beni kim besliyor? Ben kime borçluyum? Tabii anladık ki, vergi ödeyen ama kendi köyünde okulu olmayan ya da okulu kötü olan okulların, çocukların haklarını yiyerek, içerek aydın oluyoruz.

Haberin Devamı

Aydın olarak toplumsal bir borçlanma duygusuna varmamız gerekiyor.

Ben bu borcu çok derinden duyuyorum.

Yazarın iki sorumluluğundan birincisi, kendisini ve çevresini değiştirme isteği taşıyarak okurda toplumsal yapıyı değiştirme istemi yaratmaktır. İkincisi ise halkına karşı kendisini borçlu hissetmeli ve yaşamının son anına dek bu borcu ödemeye çalışmalıdır.

(Bu ülkede yaşanmaz deyip terk i diyar eden gençler de bu satırları dikkatle okumalı, borçlarını unutmamalıdır)

AVRUPA

Karikatürist Behiç Ak’ın Cumhuriyet’teki karikatürü güzeldi...

Adam karısına anlatıyor...

- Eskiden müthiş Avrupa hayranlığım vardı

- Avrupa deyince aklıma Sartre, Marks, Freud, Nietzsche, Goethe, Baudelaire,

- Kant, Humbold, Camus, Weber, Rousseau gelirdi

- Tabii ki insan hakları, demokrasi, silahsızlanma, ötekine saygı da...

Kadın soruyor:

- Şimdi ne geliyor?

- Füzeler, nükleer başlıklar, silahlanma,

- Mülteci düşmanlığı, soykırım destekçiliği, ötekine nefret...

Sözü şöyle bağlıyor:

- Ve vize randevusu almanın dayanılmaz imkansızlığı...

Batı uygarlığının nasıl inişe geçtiği pek güzel anlatılmış...

ATEŞLER

İzmir’in Çeşme, Ödemiş, Seferihisar ve Foça ilçelerinde birden fazla noktada geçen hafta yangın çıktı. Bu yangınlar nedeniyle bazı yerleşim alanları tedbir amacıyla tahliye edildi.

Haberin Devamı

İzmir Valisi Süleyman Elban, “İnsan kaynaklı ya da sabotajdan kaynaklı yangınımız yok. Hem Ödemiş hem Seferihisar ve Foça’daki yangınlar elektrik hatlarından kaynaklı olarak çıkmış durumda” dedi.

Bölgedeki elektrik altyapısından sorumlu GDZ Elektrik Dağıtım şirketi ise bu iddiaları reddetti. Yangınların elektrik hatlarından çıktığına dair somut bir bulgu yoktur, dedi...

İlginç olan... Vali’nin açık beyanına rağmen yangında ihmali olan özel sektör veya devlet yetkilileri hakkında soruşturma haberi duyulmamış oluşu...

NİHAT GENÇ

Deli dolu, öfkeli, asi, inatçı, devrimci bir kalemi genç denebilecek yaşta kaybettik...

Nihat Genç, hafta sonu Ankara’da büyük bir yurtsever kitle tarafından sonsuzluğa uğurlandı.

Nihat, meslek hayatında hiç kimseye, hiçbir güce eğilmedi, kalemini satmadı, büyük zorluklar yaşadı, kimselere yakınmadı... Düşünce ve tavrından taviz vermediği için medyada oradan oraya yollandı. Her platformda halka yönelik haksızlığa meydan okudu, Cumhuriyet’i, Atatürk’ü, halkın çıkarlarını savundu. Ömrünü vatan, millet, cumhuriyet sevdalısı, onurlu bir aydın olarak noktaladı.

Haberin Devamı

İki yıl önce bir yazısını şöyle bitirmiş:

“Artık mezara, bedenimi değil, bu fırtınada eğilmemiş kırılmamış bir erik dalını koyacaklar, silkinişin, dirilişin dalından çığlıklarından kılıçlar yapmış!”

Fırtınalara meydan okuyan bir soylu adam geldi geçti dünyadan.

SİLAH

PKK’lıların bugün yarın Erbil veya Süleymaniye’de silah bırakacağı söyleniyor. Yaklaşık 50 silah bırakılacakmış.

Silah bırakmanın çeşitli şekilleri vardır.

Militanlar genellikle silahları uluslararası gözlemciler veya devletin güvenlik güçlerine teslim eder. Bu silahlar incelenir, mühürlenir, eritilerek yok edilir. Eğer daha önce cinayet, saldırı gibi suçlarda kullanıldığı tespit edilirse, delil olarak adli sürece aktarılması gerekir. Balistik inceleme yapılır; hangi suçlarda kullanıldığı araştırılır. Bu durumda o silahlar yok edilmeden önce adli emanette saklanır, davalara delil olur. Kolombiya, Britanya, İspanya’daki süreçlerde böyle yollar izlendi. Silahları devlet güçleri teslim aldı. PKK’nın silah tesliminde benzer yolların izlenmesi beklenir.