Çok büyük marifet

5 Temmuz 2020

Galatasaray karşısında 2 puanın yanı sıra Visca, Aleksic ve Mahmut’un da kaybedilmesi Medipol Başakşehir için tam bir ‘kabus’ senaryosuydu ve gerçek oldu. Aleksic ile Mahmut’un eksikliği, ligin yedek kulübesi en donanımlı takımı olan Başakşehir için tolere edilebilir bir problemdi ancak “Mücevher Visca” yeri öyle kolay dolacak bir oyuncu değildi.
İşte bu yüzden 9 yıllık Türkiye kariyerinde ilk kez kırmızı kart gören Visca’nın yokluğunda sahaya çıkacak oyuncunun ortaya koyacağı iyi performans, Başakşehir adına belki de maçın anahtarı olacaktı. Ya da turuncu-lacivertli takım inceldiği yerden kopacaktı...
Son 11 lig maçında 6 galibiyet, 5 beraberlik alan Antalyaspor bu kaotik ortamda Başakşehir’in karşısına çıkabilecek en tehlikeli rakiplerden biriydi. Orta sahanın enerji merkezi kaptan Hakan Özmert cezalı olsa da son 11 maçta 20 gol atan Akdeniz ekibi hücumdaki Podolski-Jahovic-Sinan Gümüş üçlüsüyle hiç şüphesiz ligin en tehditkar takımları arasında yer alıyordu.
Şampiyonluk ve Şampiyonlar Ligi

Yazının Devamı

'Cellat başı'nın asıl muhatabı kim?

21 Haziran 2020

"Çifte standart" resmen "standart" haline geldi ülkemizde.
Hayatın her kademesinde, hangi türlüsünü isterseniz var; çifte standart - kollama - kayırma adına...
Bunun spordaki son örneğini Türkiye Futbol Federasyonu Disiplin Kurulu'nun kararlarında gördük.
Çaykur Rizespor-Galatasaray maçında çift sarıdan kırmızı kartla atılan Adem Büyük'ün, hakem Yaşar Kemal Uğurlu'ya, "Sen o.... çocuğusun" dediğini ve bunun raporlarda yer aldığını, hakem dünyasının her şeyini bilen sevgili ağabeyimiz Cemal Ersen'in haberinden öğrendik. Hakem Uğurlu tam da olması gerektiği gibi raporuna her şeyi yazmıştı ancak Disiplin Kurulu alt sınırdan ceza uyguladı ve Adem'e sadece 3 maç ceza verdi.
Yani... Disiplin Kurulu, Süper Lig'de hakemin yüzüne karşı, "Sen o.... çocuğusun" diye küfretmenin karşılığının yalnızca 3 maç ceza olduğunu resmen ilan etti. Cezanın üst sınırı 7 maç ama Disiplin Kurulu faturayı formaya göre kesti ve çifte standart nedir, nasıl uygulanır herkese bir kez daha gösterdi!
Aynı Disiplin Kurulu, Galatasaray'ın,

Yazının Devamı

KALPLER BERABER DEĞİL, PARAMPARÇA

17 Mart 2020

3 Haziran 2018 Pazar günü kongre bitmiş, 25 milyon Fenerbahçe taraftarının gözü, Yüksek Divan Kurulu Başkanı Vefa Küçük'e çevrilmişti. Küçük, 20 yıldır başkanlık koltuğunda oturan Aziz Yıldırım'ın 4 bin 644 oy, yarışın favorisi Ali Koç'un ise 16 bin 92 oy aldığını açıklayınca statta adeta yer yerinden oynamıştı... Koç'un başkanlığı Kadıköy'de son maçta gelen şampiyonluk gibi kutlanıyordu...  
Fenerbahçe'de yepyeni bir dönem başlamış, "Kalpler beraber" ve "Tam zamanı şimdi" sloganları ile yola çıkan Ali Koç'un liderliğinde futbolda hasret kalınan başarıların kesinlikle elde edileceği düşünülüyordu. Sırf Koç seçilmesin diye durup dururken "Aziz Yıldırımcı" olan bir kısım medyanın yanı sıra rakipler de paniklemişti doğrusu...
Çünkü Ali Koç'ta her şey fazlasıyla vardı; para, karizma, vizyon, profesyonel yönetim anlayışı, finans uzmanlarının ağırlıkta olduğu bir yönetim kurulu ve Fenerbahçe aşkı... Fakat Koç kendisine verilen tarihi desteğe rağmen geride kalan yaklaşık

Yazının Devamı

BİLDİĞİNİZ GİBİ DEĞİL!

3 Mart 2020

2007-2008 futbol sezonunda Milliyet'in Galatasaray editörüydüm. Aynı zamanda haftada iki gün yayımlanan 'Taktik' isimli ilavemizde TFF 1. Lig panorama sayfasını hazırlıyordum...
Sergen Yalçın o tarihte TFF 1. Lig'de şampiyonluk mücadelesi veren Eskişehirspor'da oynuyordu. Takımın kaptanı ve en büyük kozuydu. Çok da başarılı bir sezon geçiriyordu ama sezon sonuna doğru bazı reklam filmlerinde oynadı ve sakatlık problemleri yüzünden zaman zaman antrenman kaçırmaya başladı. Eskişehirspor'un aldığı başarısız sonuçlar yüzünden dönemin teknik patronu Metin Diyadin'le ciddi sorunlar yaşayan Sergen Yalçın, panorama sayfamın doğal konusu olmuştu!...
Sezonun en kritik haftalarında, şampiyonluk için adeta çırpınan Eskişehirspor'dan çok, reklam filmlerine konsantre olduğu gerekçesiyle sert bir yazı kaleme almıştım. Yazı, Eskişehir'de ciddi ses getirmiş olacak ki Sergen, Beşiktaş'ta oynadığı yıllardan yakından tanıdığı Bilal abiyi (Meşe) aramış ve benimle ilgili sorular sormuş, mutlaka konuşmak istediğini söylemiş.
Bilal abi aradı, durumu anlattı ve telefonumu

Yazının Devamı

SABOTE ETSE BU KADAR OLUR

25 Şubat 2020

Tüm Fenerbahçeliler adına geçen haftaki yazımda Ersun Yanal'a zor sorular sormuş, akıl almaz hatalarını sıralamış, Galatasaray derbisinin her şeyin sonu olabileceğini anlatmaya çalışmıştım... Olası mağlubiyetin, Kadıköy'deki 20 yıllık yenilmezlik serisinin yanı sıra şampiyonluk iddiasını da bitireceğini ifade ederek, "tehlikenin farkında mısınız" demiştim... Neticede hoca yine bildiğini okudu, 20 yıllık zincir sonunda koptu, Fenerbahçelilerin gecesi ve sezonu zehir oldu.
Sizi bilmem ama özellikle son 4 maçta olan biteni hiç normal bulmuyorum. Doluya koyuyorum almıyor, boşa koyuyorum dolmuyor, garip şüpheler kafamı kurcalayıp duruyor.
Peki ne demek istiyorum, örneklerle konuyu açalım...
Sizin için çok hayati olan bir davayı basit hatalar yaparak kaybeden avukata ikinci kez gider misiniz?
Midenizde neşter unutan cerrahla bir daha işiniz olur mu?
Koltuğunuzu suntadan, masanızı alçak, sandalyenizi yamuk yapan bir mobilyacıya bir sipariş daha verir misiniz?
Yanlış yoldan gidip doğru adrese varmaya çalışmak, aynı hataları tekrar tekrar yaparak farklı sonuçlar elde etmeyi beklemek

Yazının Devamı

Aydınlar'a tarihi davet

11 Şubat 2020

Dünya çapındaki romancımız Yaşar Kemal'in yıllar önce usta komedyen Cem Yılmaz'la ayak üstü yaptığı sohbette söyledikleri, aklımın hep bir köşesinde durur nedense...
Y.K.: Sen de mi Fenerbahçelisin?
C.Y.: Evet Fenerliyim...
Y.K.: Seni ciddiye aldım!..
Kahkahalar, kucaklaşmalar...
Y.K.: Ama Fenerbahçeli olmak o kadar kolay değil...
C.Y.: Valla ben yıllarca çalıştım daha bu sene olabildim!

Yazının Devamı

Mustafa Cengiz'e zor sorular

4 Şubat 2020

Galatasaray Başkanı Mustafa Cengiz'in beIN Sports'a konuk olduğu programı izlerken, futbolumuzun geleceği adına biraz daha karamsarlığa kapıldım. Cengiz'in hedefi her zamanki gibi Türkiye Futbol Federasyonu ve Fenerbahçe'ydi. TFF'yi doğrudan, ezeli rakiplerini ise isim vermeden eleştiri yağmuruna tuttu, belli ki çok dolmuştu!..

Başkanı Fenerbahçeli olan TFF'nin Fenerbahçe'yi açıkça kolladığını, takım harcama limitleri konusunda arkadan dolandığını, sarı-lacivertli kulübün 'suç' işlemesine rağmen ceza almadığını iddia etti. "Ben adım gibi eminim Fenerbahçe'nin yaptığını Galatasaray yapsaydı puan silme, transfer yasağı, kadro kısıtlama cezalarının hepsini alırdı" dedi...

TFF'ye bir sürü soru yöneltti, adil rekabetten falan söz etti, coştukça coştu, fakat boş kale yerine topu daha çok tribünlere vurdu. Kendi ifadesiyle 'camdan kulede otururken, etrafa sürekli taş atan' Mustafa Cengiz'in sorularına TFF ve Fenerbahçe cevap verecektir ama benim de kendisine bazı zor sorularım olacak. Öyle al gülüm ver gülüm oynamak yok, sorularımız biraz

Yazının Devamı

Arda dönmeyi hak edecek ne yaptı?

28 Ocak 2020

Arda Turan, Türk Telekom Stadı'nda Fatih Terim'in eline sihirli bir öpücük kondurmuş olacak ki, Galatasaray'ın teknik direktörü her şeyi aniden sineye çekti, birden bire bağışlayıcı babaya dönüşüverdi.  Oysa EURO 2016 finallerinden beri araları felaketti, birbirlerinin isimlerini bile ağızlarına almıyorlardı.
Peki sonra ne oldu? Arda'nın sihirli öpücüğü Terim'in eline kondu ve büyü bozuldu!..

Fatih Terim önce, "Sadece benim istemem yetmez, Galatasaray camiası Arda'yı istemeli, fikir birliği oluşmalı" dedi, fakat Başkan Mustafa Cengiz oltaya gelmedi...
Terim ardından ilacın dozunu artırdı ve bu kez, "Arda'ya ikinci şansın verilmesinden yanayım" diyerek ağzındaki baklayı çıkardı, tavrını net biçimde ortaya koydu. Başkan Cengiz yine faka basmadı ama Terim'in durmaya niyeti yoktu. Arda Turan gündemiyle statta yaptıkları görüşmenin bütün detaylarını ertesi gün gazetede okuyunca kılıcını çekti ve Cengiz'e açıktan hücum etti...
Ne var ki adeta Ünal Aysal'a dönüşen Mustafa Cengiz'den hiç beklemediği sertlikte bir

Yazının Devamı