Levent Kalkan

Fenerbahçe Beko ile Anadolu Efes arasında oynanmakta olan ING Basketbol Süper Ligi play-off final serisi karşılaşmaları beklendiği gibi büyük çekişme ve heyecana sahne oluyor.

Normal sezonu lider bitirerek saha avantajını cebine koyan Fenerbahçe Beko, Ataşehir'deki ilk 2 maçı çok başarılı oyunlarla kazandı. Sinan Erdem'deki 3. randevudan galip ayrılan taraf ise Larkin ve Micic'in taşıdığı Anadolu Efes oldu. Anadolu Efes Başantrenörü Ergin Ataman seriyi 2-1'e getirdikleri müsabakadan sonra Fenerbahçe Beko taraftarının ilk 2 maçtaki tutumunu eleştirirken, "Şimdi onlar düşünsünler. Fenerbahçe'nin mücadelesini takdir ediyorum ancak salonda toplu olarak bana karşı yapılan, hakarete varan alaycı sloganları unutmuyorum. Biz son 4 yılda Avrupa ve Türk basketbolunun zirvesine çıktık. Bu sloganları atanlar sindiremese de biz Türkiye'nin gururuyuz. Geçmişte final serisinde 2-0 geriye düşüp de oradan şampiyon şampiyon olan, hep imkansızlıkları başaran takımız biz. Şampiyon biz olacağız ve geçen yıl olduğu gibi kupayı yine Ülker Arena'da

İsmail Kartal yönetiminde sezonu 2. sırada kapatarak, Şampiyonlar Ligi 2. ön eleme turu biletini cebine koyan Fenerbahçe'de beklenen hamle gerçekleşti, teknik direktörlük koltuğu Jorge Jesus'a teslim edildi.

Jesus'un kariyeri, vizyonu, futbola bakış açısı ve geçmişte başardıkları ortada. Kesinlikle tartışılacak bir isim değil.

Başkan Ali Koç; Phillip Cocu, Ersun Yanal, Erol Bulut ve Vitor Pereira denemelerinden sonra nihayet, Fenerbahçe'yi çalıştırabilecek kapasitede bir teknik direktörü göreve getirdi. Taraftarlar memnun ve umutlu, beklentiler zirvede. Sekiz yıllık şampiyonluk özleminin Jesus yönetiminde biteceğine inanıyorlar...

Süper Lig'de son üç şampiyonluğu sırasıyla Okan Buruk (Başakşehir), Sergen Yalçın (Beşiktaş) ve Abdullah Avcı (Trabzonspor) elde etti. Üç hocaya da saygımız sonsuz elbette fakat deneyim ve kupalar açısından Jorge Jesus'un çok gerisinde olduklarını kabul etmek lazım. Jesus, renkli kişiliği ve üst düzey teknik adamlık yetenekleriyle yeni sezona damgasını vurmaya aday görünüyor...

Portekizli

Beşiktaş'ta 2,5 yıllık birinci görev dönemini geride bırakan Ahmet Nur Çebi pazar günü ikinci kez başkanlık görevine seçildi. Başkan Çebi ve siyah-beyazlı camiaya hayırlı, uğurlu olsun...
Ahmet Nur Çebi ortasından başladığı ilk sezonunda Abdullah Avcı ve Sergen Yalçın'la çalıştı, ligi üçüncü bitirdiler. İkinci sezon Sergen Yalçın'la şampiyonluk yaşadı. Üçüncü sezon Yalçın'la başladı, Önder Karaveli ile yola devam edildi, kapanışı Valerien Ismael gerçekleştirdi...
Geride kalan 2,5 yılda Süper Lig, Ziraat Türkiye Kupası ve TFF Süper Kupa'yı kaldırdı Beşiktaş. Süper Lig ve Türkiye Kupası'nı Sergen Yalçın, Süper Kupa'yı Karaveli getirdi.
Geride bıraktığımız 2021-22 sezonu ise tüm kulvarlarda hayal kırıklığıyla noktalandı. Michy Batshuayi, Miralem Pjanic ve Alex Teixeira takviyelerine rağmen Şampiyonlar Ligi'nde "sıfır" çeken Beşiktaş, Ziraat Türkiye Kupası'na çeyrek finalde havlu attı. Süper Lig'i ise şampiyon Trabzonspor'un 22 puan gerisinde, 6. basamakta kapattı.
Borussia Dortmund,

Altıntepsi'den 2000 yılında Galatasaray altyapısına transfer olduğunda henüz 13 yaşındaydı.

2003'te U21 takımına geçti, 2005'te büyük umutlarla A takım kadrosuna dahil edildi.

2005-06 sezonunun ikinci yarısında kiralık olarak Manisaspor'da top koştururken potansiyelini gözler önüne serdi.

Ardından doğal olarak Galatasaray'a döndü ve 5 yıl aralıksız sarı-kırmızılı formayı giydi.

2008 Avrupa Şampiyonası finallerindeki performansıyla gönülleri fethetti.

Adeta milli kahraman gibiydi.

2011'de 13 milyon euro bonservisle Atletico Madrid'e gitti, o artık uluslararası bir yıldızdı.

Atletico'da 4 sezon oynadı, zirveye çıktı. Diego Simeone önderliğinde hem İspanya'yı hem de Avrupa'yı temellerinden salladılar. La Liga ve UEFA Avrupa Ligi şampiyonluklarının yanı sıra, İspanya Kupası ve İspanya Süper Kupa'yı kaldırdı.

Sivasspor ile Alanyaspor’un son 17 günde 3. maçını izledik. Ligdeki maçı evinde 1-0 kazanan Sivas, kupa yarı finalinin ilk randevusundan 2-1’lik galibiyetle ayrılmıştı. Rıza Çalımbay’ın ekibi ligin ilk yarısındaki maçı da 1-0 galip bitirmişti.

Bu sezon 3 kez yendiği Alanyaspor’a psikolojik üstünlük kuran Sivas dün tamamen dolu tribünlerin desteğini de arkasına aldı. Çalımbay, cezalı Yatabare’nin yokluğunda Kayode’ye forma verdi. Alanyaspor’un İtalyan hocası Farioli ise Emre Akbaba ve Leroy Fer’le maça başladı, Fatih ile Diedhiou’yu yedeğe çekti.
Maça etkili giren taraf Sivas oldu ama Alanya’nın kontrolü ele alması uzun sürmedi. Savunmasını öne çıkaran Akdeniz ekibi alanı daraltıp, öndeki yetenekli oyuncularıyla pas yaptı. Bu paslaşmalar daha sonra net bir baskıya dönüştü ve Alanya gollük fırsatlar da yakaladı.
Sivas’ın savunması ve orta sahası hem merkezi hem de kenarları iyi kullanan Alanya’ya karşılık vermekte zorlandı. Ulvestad ve Ahmet Oğuz ilk yarıyı sarı kartlarla kapattı.

Milliyet Skorer'de 4 Nisan'da yayınlanan görüşlerimi arzu edenler buradan okuyabilirler:
https://www.milliyet.com.tr/skorer/levent-kalkan/lowu-mutlaka-getirin-baskan-6730922
Kayserispor'u deplasmanda 4-0 yenen Fenerbahçe'nin Galatasaray'la oynayacağı derbi maç öncesi yayınlanan yazıda, Başkan Ali Koç'a yeni sezon için Joachim Löw'ü göreve getirmesi çağrısı yaparken özetle şunları ifade etmiştim:
"Sayın Başkan Ali Koç... Jorge Jesus ve Niko Kovac'ı unutup, Joachim Löw'le mutlaka anlaşın. Asla bir riske daha girmeyin, Löw'ü tüm ekibiyle birlikte göreve getirin, anahtarları teslim edin..."

Benim Löw'le ilgili görüşlerim değişmedi ancak Fenerbahçe rotasını büyük ölçüde Jorge Jesus'a çevirdi. Başkan Ali Koç'un Jesus'la Portekiz'de yaptığı gizli görüşmenin fotoğrafı geçtiğimiz günlerde sadece Milliyet'te yayınlandı.
Tablo ortada; Löw işi artık çok zor, şu an tek hedef olan Jesus'la maddi konularda anlaşma zemini aranıyor. Dünyaca ünlü Portekizli teknik adam, Başkan Koç'un

Ekranlardaki Beşiktaşlı yorumcuların ve kerameti kendilerinden menkul bazı Beşiktaş muhabirlerinin yoğun baskısına adeta boyun eğerek Önder Karaveli ile yolları ayıran siyah-beyazlı yönetim, Trabzonspor maçı öncesi Valerien Ismael'i göreve getirmişti. Taraftarın önünde statta yapılan antrenman, Trabzonspor maçındaki umut veren futbol ve Alanyaspor karşısında alınan farklı galibiyet, Ismael'e duyulan güveni daha da pekiştirdi...

Giresunspor deplasmanında oyuna hükmeden ve galibiyeti kaçıran taraf Beşiktaş'tı. Ancak Kasımpaşa karşısında alınan 3-0'lık şok yenilgi, 3-4-3 sistemi ve Valerien Ismael'in tercihlerini kısa sürede tartışmaya açtı.

Önder Karaveli döneminde Beşiktaş'ın problemi oyun değil, çok net biçimde tabelaydı. Karaveli ile 14 lig maçında 6 galibiyet, 6 beraberlik, 2 yenilgi alan Beşiktaş, Adana Demirspor maçı dışında puan kaybettiği tüm karşılaşmalarda rakiplerinden daha iyi futbol oynamış ancak genelde Batshuayi engeline takılmıştı...

Önder Karaveli ligdeki 9 maçta 4-2-3-1 dizilişini kullandı. Dört maçta 4-1-4-1'i tercih ederken

Yeni Malatyaspor resmen düştü. Göztepe, Çaykur Rizespor ve Altay'ın ligde kalması da bu saatten sonra mümkün görünmüyor. Olan oldu, geleceğe bakmak, yeni şarkılar söylemek gerekiyor...

Kulüpleri küme düşse de Süper Lig'de kalması gereken birçok futbolcu olduğunu düşünüyorum. Onların bireysel anlamda bu ligden düşmeyi hak etmediğine inanıyorum...

Mustafa Eskihellaç (Malatyaspor): 30 resmi maçta 3 gol, 3 asiste imza atan Mustafa enerjisi ve tehditkar oyun karakteriyle hep dikkat çekti. Henüz 24 yaşında ve ligde kalmayı kesinlikle hak ediyor.

Mateusz Lis (Altay): Polonyalı kaleci, Altay'ın 10. haftadan sonraki paraşütsüz düşüşüne rağmen ayakta kalmaya çalıştı. Yaşı (25) ve boyuyla da (1.92) ideal bir profil çizdi. Seneye Süper Lig'de yer alacak birçok kulüpte banko oynayacak kaliteye sahip.

Eric Björkander (Altay): Tıpkı Mateusz Lis gibi işini iyi yapmaya çalıştı. 25 yaşındaki İsveçli stoperin, Süper Lig'de kalması halinde daha iyi bir performans sergileyeceğini