Gürkan Akgüneş

Gürkan Akgüneş

gurkan.akgunes@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

DSÖ, küresel sıcaklık artışı nedeniyle sivrisinek popülasyonundaki yayılmanın, yeni salgınlara yol açabileceği konusunda uyarıyor. Ülkemizde de ev sivrisineğinin yanına Asya kaplanı türü eklendi. Bilim insanları bu türü kontrol altına almak için ilginç yöntemler geliştiriyor.

Yerküre ısınıyor, yaşam değişiyor. Kasım ayını neredeyse yarıladık, hâlâ şort ve tişörtle gezebiliyoruz. Güneyde deniz sezonu iyice uzadı. Plajlar yazın olduğu gibi kalabalık. Kombileri de açmadık henüz. Ama susuzluk ve kuraklık can sıkıcı. Keza artan orman yangınları da öyle. Diğer yandan yaz aylarının kâbusu sivrisinekler de hâlâ peşimizde. Ve “kanatlarında” ciddi bir risk taşıyorlar: Viral salgınlar! Dünya Sağlık Örgütü, sivrisineklere dair önemli bir uyarıda bulundu geçtiğimiz günlerde. Uyarıya göre; küresel sıcaklık artışı sonrası gerçekleşen sivrisinek popülasyonundaki yayılma, yeni salgınlara yol açabilir. “Dang humması”, “Sıtma”, “Batı Nil virüsü” ve “Zika” endişe edilen hastalıkların başında geliyor.

Haberin Devamı

Asya kaplanına ışın gücü

Saksı dibindeki birkaç damla yetiyor

Ölümlere neden olan Dang hummasının vektörü “Aedes” türü sivrisinekler, Türkiye coğrafyasında da oldukça yaygın hale geldi son yıllarda. Normalde tropikal bölgelerde rastlanan bir cinsti. Ancak sıcaklık artışının etkisiyle bu istilacı tür, yeni yaşam alanları oluşturdu. Belediyeler artık, ev sivrisineği olarak bilinen Culexin yanı sıra “Aedes albopictus” (Asya kaplan sivrisineği) ile de mücadele yürütmek zorunda. Tabii bu mücadele, yerel türlere oranla çok daha zor. Çünkü Aedes, en ufak su birikintisinde bile ürüyebiliyor. Saksı dibindeki birkaç damla su ya da doğaya bırakılan içecek kutusuna dolan yağmur suyu, bu cins için üreme alanı olabiliyor. Üstelik gündüz vakti de ısırıyor Aedes.

Maalesef Aedes’i artık bu coğrafyadan silmek mümkün değil. Tek çare; çoğalmasını önleyerek popülasyonu kontrol altında tutmak. Bu amaçla Türkiye’de başlatılan bir çalışma ise oldukça ilginç. Rize Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi Zooloji Anabilim Dalı’nda yürütülen çalışmada, Aedes’in erkek bireyleri kısırlaştırılarak popülasyon artışının önlenmesi hedefleniyor. Projenin yürütücüsü Zooloji Anabilim Dalı öğretim üyesi Prof. Dr. Mustafa Akıner, sahadan topladıkları erkek Aedes bireylerini iyonize ışınlama (kan ışınlama) cihazıyla kısırlaştırmaya başladıklarını anlatarak, önümüzdeki yıl sivrisinek sezonunda erkek bireyleri tekrar sahaya salacaklarını anlatıyor. Bu yolla deneme yapılacak alanda dişi bireylerin açılmayan yumurta bırakmasının sağlanacağını bildiren Prof. Dr. Akıner, yöntemin fiziksel ve kimyasal mücadeleyle entegre edildiğinde popülasyonun azaltılmasında yüzde 90 oranında başarıya ulaştığına dikkati çekiyor. Uygulama yapılacak sahada önce popülasyon sayımı yaptıklarını, ardından da tespit edilen erkek sinek sayısının 10 katı kadar steril edilmiş (kısırlaştırılmış) sineğin alana bırakıldığını kaydeden Akıner, “Rekabette sayı olarak fazla oldukları için salınan bireylerin dişilerle eşleşme şansı daha fazla. Yöntem, ‘Akdeniz meyve sineği’ ile mücadelede denenerek test edildiği için sonuçları kestirebiliyoruz. Aedes’in yoğun olduğu Güney Asya’da da uygulanıyor. Orada şenlikler düzenlenerek, kutular içinde halka dağıtılan kısır sinekler doğaya salınıyor. Aedes, mücadelesi çok zor bir tür. Diğerlerini, larva alanlarını bulup larvasit uygulayarak yok edebiliyorsunuz, ama Aedes çok istilacı. Her yere musallat olmaya başladı. Öte yandan havanın sıcak olması da hem etkin oldukları zamanı hem de üreme dönemlerini artırdı. Bu nedenle popülasyonu hızla artıyor. Mutlaka önlem alıp, bu sineği kontrol altında tutmalıyız. Belediyeler ve diğer kamu kurumları eğer talep ederlerse birlikte çalışabilir, kısır bireyler üretip onlarla paylaşabiliriz” diyor.