Benim de kendime göre korkularım var. Mesela gecenin üçünde otomat yerine zile basarsam ve don-gömlek bir eski güreşçiyle karşılarsam...
Kenarından su sıçrayan kaldırım taşları korkusu
Asıl kabusum bu... Yollarda yürürken bastığım bir parke taşının, volkanik bir çamur sıçraması yapılabildiğine o kadar çok şahit olmuşumdur ki? (Pantolonlar da şahit). Lan
bunun zemine oturanı ve arasına su almayanı yok mu?
Gavur yaptı da bize mi vermiyor?
Deterjancılar mı gelip altını oyuyorlar o kaldırımların?
Tırnak makası bulamama korkusu
Önemli bir randevu arifesinde olur zaten. Bir bakarım tırnaklarımın içinde siyah çizgiler görünüyor. Çantama elimi atarım yok. Evet o güne kadar aldığım 728 bin 367 adet tırnak makasının (Tek tek saydım) hiçbirini elimi attığım yerde bulamam zaten... Şu lokantaya girip kürdan mı istesem acaba.
Açık kürdan korkusu
Hah kürdan dediniz de aklıma geldi. (Ben dedim) Efendim lokantalarda, pidecilerde, gözlemecilerde olur daha çok. Uzun bir tuzluğun içinde kürdanlar. İyi de ya benden önce masada oturan eşek herif dişinde hafriyat yaptığı kürdanı tekrar buraya koyduysa. Turnusol
kağıdı değil ki bu ıslanınca rengi değişsin. Odun işte.
Otomatiğine basmak yerine kapı zilini çalma korkusu
Gel de korkma. “Apartman otomatik buatları ile kapı zilleri aynı biçimde olur mu kardeşim? Karanlıkta ikisi de ışıl ışıl parlıyor. Ben ne biliyim onun kapı zili olduğunu?” deseniz de gecenin 3’ünde ne fayda. Kapıyı don-gömlek ya da atletle açmış eski
bir güreşçiye derdinizi nasıl anlatırsınız kardeşim.
Hesabı kim ödeyecek korkusu
Biri davet ederse iş kolay.
Amaa ya öylesine buluşulmuşsak?
Bi kere karşımdakine ayıp olmasın diye yemiyorum.
Bir süre sonra ulan hesap ya bana girerse deyip durumu dengelemeye çalışıyorum ama bu kez de hesabı karşıdaki ödeyince ayıp oluyor. “Fil gibi yedi hayvan. Hesabı da ben ödedim” dedirtmek istemem kimseye...
Yahu şu hesabı ortak ödemenin Almanya’da bulunmuş daha kibar bir formülü yok mu?
Ahmet Mete Işıkara bizi terk edip gitti
Sismogramlar öksüz kaldı...
Deprem dede bizi terk edip gitti.
Tok sesiyle Türkiye’nin en seksi erkeği seçilen Ahmet Mete Işıkara yok artık.
2004 yılında Hayat Bilgisi dizisini yaparken gelmiş, ücretsiz olarak dizide konuk oyuncu olarak oynamıştı.
Biz de yapımcı Ali Gündoğdu ile yemeğe götürmüştük kendisini.
Uzun uzun bize de İstanbul depremini anlatıp şöyle demişti:
2007 ile 2014 arasına dikkat...
Kaç yılındayız? 2013...
İnşallah yanılıyordur rahmetli...
Hafta sonu haberleri
Doktorlara sopa atan hasta yakınlarının yaptığı açık kalp ameliyatı başarı ile sonuçlandı
Kalp krizi geçiren eniştelerini hastaneye getirdiklerinde yeterince ilgi görmediklerinden yakınan hasta yakınları, önce acil servis doktorlarını, sonra anestezi uzmanlarını ve sonunda da operatör cerrahları sıra dayağından geçirince hastanede kimse kalmadı.
Bu arada hasta yakınlarının dişileri de hemşireleri saçlarından sürükleyerek dışarı attılar.
Hastanın durumunun kötüleşmesi üzerine acil serviste buldukları alet ve edevatlarla eniştelerine müdahalede bulunan hasta yakınlarının yaptığı zorlu açık kalp ameliyatı tam üç saat sürdü.
Duvarlardaki anatomi resimlerine bakarak hastayı ameliyat eden ekipten Fahri Ç. “Normal hayatta da kasaplık yapıyorum. İnsan organlarının yeri üç aşağı beş yukarı koyununkiyle ve dananınkiyle aynı. Bu yüzden çok zorlanmadım. Kokoreç yaparken bağırsakları diktiğimiz gibi diktim damarları da” dedi.
Oksijen aletini çalıştırmayı başaramayan hasta yakınları hastayı ameliyattan sonra hava alsın diye terasa çıkarttılar.
Hasta yakınlarının ve yakınlarda bir kıraathaneye sığınan doktorların endişeli bekleyişi sürüyor.
Sevgilisinin cep telefonunu karıştırırken yeni bir işletim sistemi bulan kadın Apple’da çalışmaya başladı ve sevgilisini terk etti
Sonunda bu da oldu.
Sevgilisinin cep telefonunu karıştırırken telefonun sistem altyapı ayarları ile oynayan F.S. adlı genç kız bir süre sonra yeni bir işletim sistemi keşfettiğinin farkına vardı.
F.S. versiyon01 adını verdiği yeni işletim sistemi ile pencereler arası geçişlerin
daha hızlı yapıldığının farkına varan F.S. bellek sisteminin de az yorulduğu bu yeni
tasarımı Apple’a sundu.
İncelemeler sonucunda yeni işletim sistemini 2013 yılı telefonlarında kullanmaya karar veren firma yöneticileri F.S. adlı genç kızı arge departmanında işe aldılar.
Amerika’ya yerleşmeye hazırlanan genç kızın ilk işi telefonunu kurcaladığı Battal K. adlı sevgilisini terk etmek oldu.
Biz emniyetten arıyoruz
Emniyetli bir cümle değil bu...
Birçok insanı bu vesile ile dolandırıyorlar.
Fona koydukları telsiz sesleri ile karakol efekti yaratan dolandırıcılar aradıkları kişilerden “Telefonunuz kullanılıyor, onların numarasını bulmak için bize şu kadar kontör yükleyin veya para gönderin” deyip vurgun yapıyorlar.
Siz siz olun emniyetten arıyoruz diyenlere şu cevapları verin artık.
– Alo biz emniyetten arıyoruz...
– Ne biçim konuşuyosun oğlum sen. İnsan koskoca İçişleri Bakanı ile böyle mi konuşur?
– Alo biz emniyetten arıyoruz...
– O telsizlerin ruhsatı var mı bakayım?
– Alo biz emniyetten arıyoruz...
– Hanım koş bak Behzat Ç. arıyor.
– Alo biz emniyetten arıyoruz...
– Hah tamam biz de bu telefonu bekliyorduk. Sizi Tayyip beye bağlıyoruz. Sakın hattan ayrılmayın. Alo alo... Düüüüüt...
– Alo biz emniyetten arıyoruz...
– Karımı ve sülalesini öldürdüğümü buldunuz demek. Şimdi oraya geliyorum ve sizi de temizliyorum. Polis molis dinlemem, şahit bırakmam oolum ben arkamda.
– Alo biz emniyetten arıyoruz...
– Amirim takip ettiğimiz numara bizi arıyor. Biz oyalıyoruz, siz yerini tespit edin.
– Alo biz emniyetten arıyoruz...
– Demek tüm İstanbul’u uçuracak bomba düzeneğimizi buldunuz ha... O zaman patlatıyoruz...
– Alo biz emniyetten arıyoruz...
– Hah biz de sizi arıyoruz amirim.Telefonunuza patlayıcı yerleştirilmiş. Sakın kapatmayın... Kapatırsanız patlayacak.
– Alo biz emniyetten arıyoruz...
– Kaçın kızlar basıldık.
Ha ha ha ha...
