Geçtiğimiz günlerde, sanatın büyüleyici dünyasında unutulmaz bir yolculuğa çıktım. Dünyaca ünlü fotoğraf sanatçısı Pari Dukovic’in Türkiye’deki ilk kişisel sergisini görme fırsatım oldu. “İstanbul’dan New York’a: Bir Fotoğrafçının Yolculuğu” başlıklı sergi, Yunanistan’ın İstanbul Başkonsolosluğu’nda sanatseverlerle buluştu. Başkonsolos Konstantinos Koutras’ın daveti üzerine, Kültür Sanat editörümüz Seray Şahinler ile birlikte İstiklal Caddesi’ndeki konsolosluk binasına gittik. Bizi Kamu Diplomasisi Bürosu’ndan Eleni Karamiti karşıladı, içeri girer girmez de Basın Ataşesi Yorgos Mamalos ile karşılaştık.
Sergi açıldığında, davetliler merakla Pari Dukovic’in eserlerine yöneldi. Vize Konsolos Theofilas Georgakis, tüm fotoğrafları dikkatle inceledi. Her bir kare, Dukovic’in İstanbul’dan New York’a uzanan kariyerini ve dünyaya olan tutkusunu yansıtıyordu. Time dergisinin en genç kadrolu fotoğrafçısı olma unvanına sahip olan Dukovic, kariyeri boyunca Barack Obama’dan Lionel Messi’ye, Scarlett Johansson’dan Lady Gaga’ya kadar birçok ünlü ismin portrelerini çekmiş. Sergide gezerken, Dukovic’in İstanbul’un renkli ruhuyla New York’un enerjisini nasıl harmanladığını derinlemesine hissettim. Fotoğraf, bazen bir hikâyeyi kelimelerden çok daha güçlü anlatabilir. Bu sergi de tam olarak bunu başardı.
Değişim rüzgârı
Bir yandan sanatıyla ilham veren Dukovic’in yolculuğu beni etkilerken diğer yandan İstanbul’un başka bir köşesinden gelen değişim rüzgârları dikkatimi çekti. Geçen hafta, Bakırköy’den gelen okur telefonları adeta susmadı. Okurlarımız, ilçede son 6 ayda yaşanan olumlu gelişmelerden bahsettikçe, soluğu Bakırköy Belediye Başkanı Doç. Dr. Ayşegül Özdemir Ovalıoğlu’nun makamında aldım. Başkan Hanım, ilçedeki dönüşümün kaynağını büyük bir titizlikle anlattı. İlk ve en önemli önceliklerinin deprem hazırlığı olduğunu vurguladı. Deprem riski yüksek olan İstanbul’da, Bakırköy Belediyesi olarak her an bir deprem olacakmış gibi hazırlık yaptıklarını belirtti. Afet planlarının detaylıca hazırlandığını ve ekiplerinin de bu doğrultuda eğitildiğini öğrenmek, Bakırköy için umut verici bir gelişmeydi.
Deprem gerçeği, ne yazık ki hepimizin göz ardı edemeyeceği bir tehdit. Başkan Özdemir Ovalıoğlu’nun bu konudaki kararlı duruşu ve hazırlıkları, İstanbul’un geleceği adına önemli bir adım. Umarım diğer belediyeler de bu konuda aynı hassasiyeti gösterir ve çalışmalarını hızlandırır.
Bakırköy’deki gelişmeler ve projeler üzerine detayları önümüzdeki haftalarda paylaşacağım. Başkan Hanım’ın misafirperverliği ve samimiyeti için de ayrıca teşekkür ediyorum.
Sanatın ruhumuza dokunduğu, şehirlerimizin ise geleceğe hazırlandığı bir dünyada, her iki alanın da önemini daha iyi kavramamız gerekiyor. Sanatın ve hayatın iç içe geçtiği bu süreçte, bakış açılarımızı genişletmek ve daha bilinçli adımlar atmak, hepimize düşen en büyük görev.
Sağlıcakla kalın…