'Bu sezon o sezon' demek için erken

23 Kasım 2021

Biraz beyin cimnastiği yapalım mı? O meşhur 2010-11 sezonunu anımsayın.
Ligin 13. haftasında Trabzonspor 30 puan ile lider, ezeli rakiplerinden Fenerbahçe 6, Beşiktaş 9, Galatasaray 13 puan gerisinde idi.
Bordo-mavili ekip için müthiş bir avantaj söz konusu iken, ligin bitimi ve sonrasında yaşananlar, Trabzonspor için tarihe kayıt düşülecek bir hüsran ile sona erdi. Kızan kızsın, hesaplaşması yapılmadı.
Dönelim dün akşama. Hakemin bitiş düdüğü çaldığında Karadeniz ekibi galibiyet sevinci yaşadığında Fenerbahçe’ye 10, Galatasaray’a 12, Beşiktaş’a da 13 puan fark attı. Kimse zirveyi zorlayan Anadolu takımlarını küçümsediğimi düşünmesin. Onlar artık futbolun tadı-tuzu ve hakkını paylaşmaya çalışıyor.
Trabzonspor’un başkanı da, teknik direktörü ve futbolcusu da gerçeklerin farkına varmalı. Oyunu da kuralına göre oynamalı. “Kural” deyince kimsenin aklına “tarla sürmek” gelmesin. Güç sende ise koruyacak, değerlerine sımsıkı sahip çıkacaksın. Yeniden böyle bir sezona tanıklık

Yazının Devamı

Gündoğdu’nun kredisi yok!

20 Kasım 2021

Merkez Hakem Kurulu Başkanı Ferhat Gündoğdu’nun iki etapta imzası vardı, bu hafta üç oldu. Macera aramadı, yine kabul gören isimleri tercih etti.
Çoğunluğun “Kim bu Gündoğdu?” diye sorduğu yeni MHK başkanı, “sıfır kredi” ile göreve başladı. Onun ve ekibinin istifa dilekçesi çekmecede.
Kamuoyu tarafından tanınmadığı için bir Zekeriya Alp, bir Serdar Tatlı gibi cepten yeme lüksü yok. Hakemin yapacağı her hata eksi hanesine yazılacak.
Şanssızlığı, Halis Özkahya olayı idi. Hemen arkasından seminere çağrılmadığı için Serkan Tokat hakemliği bıraktı. Devre arasına kadar neler yaşanır, bilemeyiz.
Ama şu bir gerçek; tanıyan bilir, dürüst ve inandığını yapan kişiliktir. İddiaların aksine tertemiz eski bir TSK mensubudur.
Diğer gerçek ise, ülkedeki en stresli görevlerden birini üstlendiği.
Niye kabul etti, nasıl “evet” dedi, anlayamadım. Hani derler ya “ateşten gömlek” giydi diye, dilerim bir yeri yanmaz.

Yazının Devamı

Özkahya gitti, sıradaki kim?..

13 Kasım 2021

Siz hiç kendini başarısız gören bir teknik direktörün mesleğini bıraktığını duydunuz mu?
Ya da bir futbolcunun, kulübünü on milyonlarca dolar zarara uğratan başkan veya yöneticisinin?..
İnsanın olduğu her yerde hata yapılır. Kimse kusursuz değildir.
Hakemler de öyle. Lakin bir farkla. Hakemin dostu yoktur, koruyanı, kollayanı, hakkını arayanı yoktur. Yalnız insandır hakem. Daha ileri gideyim kendi camialarında bile dayanışma, dostluk bulamazsınız.
Hakem yorumcuları mı? Mal bulmuş mağribi gibi atladılar gündemin üzerine. Nasıl olsa her koşulda şirin görünecekleri bir kitle bulabiliyorlar kendilerine. Federasyonu yönetenler de onların ağzının içine bakıyor maalesef.
Halis Özkahya bu ülkenin yetiştirdiği üst düzey isimlerden biri idi. Yüz yılda bir yaşanacak talihsizlik hakemliğini bitirdi. Başına gelen olay bardağı taşıran son damla idi aslında. Nasıl bir kumpasın içine sokulduğunu çok iyi biliyordu. Onurlu davrandı, onaylamasam da gerekeni yaptı.
Kendi başarısızlıklarının hesabını veremeyen kulüp başkanlarının son kurbanı oldu. Sırada kimler var göreceğiz.

Yazının Devamı

Sıradaki gelsin!

7 Kasım 2021

Unvan sahibi olmak sorumluluk gerektirir. Sürdürmek ise emek ve çalışmak...
Lider Trabzonspor maçı kazanırsa büyük avantaj elde edecekti. Dolayısıyla bu tarz oyunlar zordur. Beşiktaş’ın hafta içinde Avrupa’da yediği ağır darbe, ibreyi Karadeniz ekibini gösterse de, ligimizde maçın hikayesine etkisi farklı oluyor.
Trabzonspor her maçı farklı oynamak zorunda. Yeri geldiğinde takım savunmasını iyi yapacak, kimi zaman da kalene duvar örecek, fırsatları değerlendireceksin. Son nefesine dek pes etmeyeceksin. Şampiyon olacaksan, maçın her anınında var olacaksın. Trabzonspor bir isyanın ve devrimin eşiğinde. Görünen o ki, herkes gerçeğin farkında.
Dün gece nefes kesen mücadelede bunu gördük. Varsa bir cezası, ödeyecek yürekli oyuncular olması, hikayesinin seyrini değiştirir. Başta da kaptan Uğurcan gelir. Sadece eldivenleri değil, yüreği ile gösterdi takımına nasıl sahip çıktığını!
İlk yarıya bakıyorum; Beşiktaş’ın istekli ve üretken tavrına karşın, Trabzonspor’un oyunu kendi alanında kabul edip risk aldığı bölümler

Yazının Devamı

Adı “Mustafa Denizli” olsun!

6 Kasım 2021

Köklerimin bir yanı İzmir’dedir. Yıllar önce tarihi Alsancak Stadı’nda rahmetli dayım sayesinde çok maç izledim.
O zamanlar Karantina’dan iki araç değiştirerek giderken hem karnımızı doyurur, hem maç izlemenin heyecanını yaşandık. Stat, her daim sıcacık gelirdi bana.
70’li yıllarda adı Altay ile özleşen Mustafa Denizli’yi de seyretme şansım olmuştu. Sonrasında tanışma ve dost olma imkanı bulduk. Açık söyleyelim, ayrıcalıklı bir insandır benim için özeldir, bilgedir. Beni sakallı gördüğünde, “Kes şunları yakışmıyor Cemal” diyecek kadar da samimidir.
Mustafa hoca futbolu bırakıp teknik direktörlük kulvarına geçtikten sonra, neden “Büyük Mustafa” olduğunu kanıtladı. Üç büyük takımı şampiyon yapmak her babayiğidin harcı değildi. Bunca rekabete karşın kimse onun kişiliği ve futbol bilgisine tek söz edemedi. Her kesimden alkış aldı. Çünkü o futbol aşığı idi, yaptığı işe saygı duydu.
İzmir futbolunun simgesi haline gelen Alsancak Stadı uzun süren bir uğraşın ardından 26

Yazının Devamı

Trabzonspor’dan korkuyor musunuz?..

30 Ekim 2021

Bazen en kolay görünen maçlar kabusa dönebilir. Sahada Süper Lig’in lideri Trabzonspor ile sonuncusu Ç.Rizespor vardı. Kağıt üzerinde ev sahibi ekibin en kolay sınavlarından biri olarak görülebilirdi. Ama düşünüldüğü gibi kolay olmadı kazanmak. Maç doksan dakika boyunca iki tarafa da gitti geldi.
Kazanan takımı övmek gibi bir alışkanlığım yok. Her galibiyete alkış tutmak, hataların görülmesini engeller, sizi gerçeklerden uzaklaştırır. Sonrası hayal kırıklığı getirir.
Trabzonspor camiası acele etmesin. Konumunu abartmasın. Adım adım yürümenin ne anlama geleceğini, arada tökezlemenin normal sayılacağını anlasın.
Gelelim maça; Abdullah Avcı büyük olasılıkla önümüzdeki Beşiktaş maçını dikkate alarak sakatlıktan çıkan Bakasetas ve Nwakaeme’yi ilk on birde riske etmek istemedi. Etmedi ama, ikisinin de bu takım için ne kadar önemli olduğu ortaya çıktı. Onlar girdikten sonra verdikleri katkı ortada.
Geniş bir kadronuz varsa, gerektiğinde tüm oyuncularınızı hazır tutmak zorundasınız. Onlar da

Yazının Devamı

Gücünün farkında ol!

24 Ekim 2021

Bu sezon Trabzonspor’un skora en çok katkı yapan oyuncularını say deseniz; akla gelen ilk isimler Bakasetas ve Nwakaeme olur.
Göztepe deplasmanına bu önemli oyuncularından yoksun çıkan liderin ne yapacağı gerçekten ilginç bir test olacaktı. Öyle ya, ikisi de “çilingir” diye nitelendirilen, sıkışan oyunu açacak yeteneklerdi. Sağ bekin güvencesi Peres’in yokluğu ile sakatlıktan çıkan Hamsik’in ne katkı sağlayacağı sorusu da cabası.
Ama ne yaptı bu takım? Bir engeli daha kayıpsız aşarak, “Ben varım” dedi.
Sezona kötü başlayan ancak Kasımpaşa galibiyetiyle moral bulan Göztepe karşısında, oyuna özgüvenli başlayan bir Trabzonspor vardı. Bu iyi midir, kötü mü diye düşünmeden edemedim. Liderliğin verdiği gücü rakibe göstermek elbette önemlidir.
İlk yarıdaki tablo şöyle idi; ligin en ofansif ekibi Trabzonspor rakip kaleyi bulan tek şut atamadı. Sözlü sınava kaldırılmış, ama ezberi bozulmuş öğrenci gibiydi. Sorular çalışmadığı yerden geldi adeta.
Nwakaeme ve Bakasetas’ın yokluğu bir

Yazının Devamı

Tokat değil, Tatlı “istifa” etti!..

23 Ekim 2021

Türk hakemliğinin en büyük sorunu “liyakat” ve “yönetim becerisidir.”
Daha doğrusu beceriksizliği!..
Bu ülkede hakkı ile Merkez Hakem Kurulu başkanı olabilmek için, sırtını sağlam yerlere dayaman gerek.
Ya da, ki bu ender bir durumdur, kişiliğin ve geçmişinle kamuoyuna güven vermen şarttır.
Örnekleri yok mu? Çok; Ufuk Özerten, Zekeriya Alp, Ahmet Güvener gibi “hakemlik geçmişi olmayan isimler”, hatalarıyla sevaplarıyla gelip geçtiler bu alemden.
Neden hakemlik geçmişi olmayan diyorum? Çünkü camianın içinden gelmedikleri için defoları yok! Çünkü hizmet etmek dışında beklentileri yok!
Kimse onlara “falanca maçta bizim takımı doğramıştı” diyemez. Kimse tarafsızlıklarını sorgulayamaz.

Yazının Devamı