Değişim sancısı

11 Ekim 2022

Trabzonspor öyle bir maç trafiğine girdi ki, arabayı devirmeden yoluna devam etmesi büyük başarı olurdu.Bu virajların ilkinde sallandı Karadeniz ekibi. Üstelik umut vermedi. Nerede o geçen sezonun fırtınası, nerede şimdi yelkenlerini doldurmakta zorlanan Trabzonspor’u?
Soruyorum; Trabzonspor’un bu sezon oynadığı futboldan memnun olan var mı? Geçen sezonki takımı mı ister taraftar, yarısı değişmiş ve keyif vermeyen bugünün ekibini mi? Son olarak Cornelius ve Nwakaeme’yi özlemiyor mu tribünler? Yanıtını yönetim vermeli.
Kasımpaşa maçı dahil, ilk 9 haftada ritmini bulamamış, uyum sorunu yaşayan, savunmada ve hücum organizasyonlarında sıkıntı yaşayan bir ekip görüntüsünde Karadeniz temsilcisi.
 25 bin seyirci arkanda, kadro olarak güçlüsün. Bakasetas’ın arka direkte değerlendiremediği fırsat dışında başka pozisyonun, kaleyi bulan tek şutun var mı? Biraz Hamsik, biraz Siopis ve kaleci Uğurcan. Bu arada Yusuf Yazıcı’ya sözüm. Memleketine tatile mi geldin sevgili Yusuf? Kendine gelmezsen ıslıklanan “evlatlar”

Yazının Devamı

Trabzonspor’da savunma alarm veriyor

8 Ekim 2022

Şu “son şampiyon” lafını sevmiyorum. O geçmişte kaldı. Trabzonspor camiası da geçen sezonu unutup yeni hedeflere odaklanmalı. Önüne bakmayan yaya kalır.
Bordo-mavili ekipte işlerin iyi gitmediği ortada. Avrupa’da ve ligde ciddi sıkıntılar yaşıyor. Bunu yeni kadro yapılanmasına bağlayanlar olabilir. Doğrudur, sahadaki takımın neredeyse yarısı değişti. Kalitesi ve yeteneği ne olursa olsun birlikte oynama alışkanlığı kazanması için zamana ihtiyaç var. Bu süreci de en az hasarla atlatmak şart.
Lakin en büyük tehlike savunmada. O kadar basit hatalar yapıyor ve kolay goller yiyor ki.
Ligde sekiz hafta geride kaldı. Karadeniz temsilcisi kalesinde 11 gol gördü. Şampiyonlar ligi play-off maçında 2 gole engel olamadı. Avrupa liginde ise üç maçta 7 gol yedi. Yani 13 maçta 20 gol. Bu hiç normal değil. Endişe verici bir istatistik.
Abdullah Avcı Trabzonspor’da göreve başladığında ilk müdahalesi savunma kurgusuna olmuştu. Belki oynadığı futbol keyif vermiyordu ama zamanla yemeden kazanma alışkanlığını öğrenmişti.
Şimdi savunma kurgusuna bakıyorum da; Larsen,

Yazının Devamı

Özür dilemen yetmez Gomez!

7 Ekim 2022

Monaco zaten zor bir deplasmandı. Ama biz kendi işimizi daha da zorlaştırdık. Maxi Gomez’in henüz 10. dakikada Camara ile girdiği mücadelede faulü almışken rakibinin suratına savurduğu tekmenin ne affı ne mazereti olabilir. Uruguaylı futbolcu dün geceki yenilginin baş sorumlusudur. O tekme, yaptığı işe ve arkadaşlarının emeğine saygısızlıktı. Özürle filan geçiştirilemez.
Kırmızı kartın üç dakika sonrası gelen Monaco golü ise her şeyin tuzu-biberi oldu adeta. Merak ediyorum, Gomez ilk antrenmanda arkadaşlarının yüzüne nasıl bakacak? Özür dilemen yetmez Gomez!
Ev sahibi takımın yaş ortalaması 24.5 imiş. 80 dakikadan fazla eksik oynamak zorunda kalan Trabzonspor’un bu fizik gücüne dayanma şansı olabilir miydi? Hem baskıyı kırmak, hem topu üçüncü bölgeye taşımak olağanüstü çaba gerektiriyordu. Monaco’nun farkı artırma girişimlerinde Uğurcan’ın kritik müdahaleleri ve direkt olmasa, daha ilk yarım saatte teslim bayrağını çekmiştik. Ama nereye kadar? Devrenin son dakikasında Vanderson’in sağ bekten gelip ceza alanı

Yazının Devamı

Alışkanlık haline gelmesin!

2 Ekim 2022

Bir tarafta transfer yasağından dolayı dar kadrosu ile mücadele etmek zorunda olan Kayserispor, karşısında takımın yarısını yenileme lüksüne sahip Trabzonspor. Futbol kağıt üzerinde oynanmıyor. Hele bizim Süper Lig’de. Kimse “kesin favori şudur” diyemez. Diyen veya kendini öyle gören varsa bedelini ağır ödüyor çünkü.
Trabzonspor dün iki farklı görüntü sergiledi. Bunu iyiye yorarsak; pes etmemek ve kazanmak için her şeyini ortaya koydu diyebiliriz. Bunu yaparken risk de aldı ama bazen kazanmak için bu tarz oyunlar gerekiyor. Karakter sergilemek önemli. Bordo-mavili oyuncular özellikle ikinci bölümdeki hırsı, isteği ve arzusu ile yine bir maçı daha çevirmeyi bildi. Belki alışık olmadığımız bir tablo, lakin buna da alışması gerek taraftarın.
 Bir de özgüven meselesi var ki, en deneyimli futbolcuların aklını başından alıyor. Trabzonspor’un yediği golde Uğurcan’ın yaptığı hata gibi. Arkadaşlarını hücuma çıkarmak isterken topu rakibe teslim edince cezayı kesmek Gavranovic’e düştü. Baskı

Yazının Devamı

Şah ve mat!

1 Ekim 2022

Yıllardır hakem konuşuyoruz. Her hafta, hergün futboldan söz açılınca hakem geliyor gündeme.
Futbol Federasyonu ve Merkez Hakem Kurulu sıkıntılı bir süreçten geçiyor. Kadro kısıtlı, Video Asistan Hakemliği sınırlı.
Yarın sezonun en önemli maçlarından biri oynanacak. Beşiktaş-Fenerbahçe derbisi var.
Kimin kazanacağından öte karşılaşmanın hakemi Volkan Bayarslan’ın bu zorlu görevin altından nasıl kalkacağı tartışılıyor.
Öyle ya, altı FİFA kokartlı hakem varken nereden çıktı Bayarslan diyenler çıkabilir. Anımsayın Cüneyt Çakır nasıl başlamıştı kariyerine?
Bence hakemden önce iki takımın teknik direktörleri ve oyuncu tercihleri ön plana çıkmalı. Hakemler üzerinden yürümek yerine futbolu konuşmamız gerek. Şimdiden söyleyeyim, kimse kılıf aramasın sonuca.
Kazanan da kaybeden de önce aynaya bakmalı. Kişisel öngörüm Volkan Bayarslan ve ekibi böylesi zorlu bir mücadelenin altından kalkacaktır, umarım yanılmam.

Yazının Devamı

Siyah-beyaz bir aşk hikayesi!

24 Eylül 2022

1975-76 sezonu. Mithatpaşa Stadı’nda Beşiktaş- Fenerbahçe derbisi oynanıyor. Dakika 53. Sarı-lacivertli takımın genç yıldızı Engin Verel sakatlanır. Durumu ciddidir, yan bağları kopar. Beşiktaş kalecisi Rasim Kara koşarak yanına gider ve kulüp doktoru beklemeden Verel’i kucaklayarak saha dışına taşır. O kısacık zaman diliminde aralarında şu konuşma geçer;
- E.V: “Öleceğim acıdan abi. Ama bizi yenerseniz keserler beni.”
- R.K. “Lan oğlum bırak maçı. Kim yenerse yensin.”
- E.V. “Abi ölüyorum ben.”
- R.K. “Sus oğlum. Zaten gülle gibisin. Hele bir kenara taşıyayım seni.”
Diyaloğun tanığı maçın hakemi, aynı zamanda Hürriyet gazetesi yayın koordinatörü olan Erkan Göksel’dir. Fotoğrafı çeken ise Doğan Şenyurt.
Engin Verel ağır bir ameliyat geçirir ve aylarca futboldan uzak kalır. Ama Rasim abisinin kendisini kucağında taşıyıp teselli etmeye çalıştığı anları asla unutmaz.

Yazının Devamı

Son gülen iyi güler

19 Eylül 2022

Magazin programlarının ilgi çekmek için kullandığı “şok şok” anonsunu dün Trabzonspor’a uyarlarsak çok gerçekçi olurdu. Abdullah Avcı, ilk on dakikada takımının iki komik gol yiyeceğini rüyasında görse inanmazdı herhalde. Kabus diye kan ter içinde uyanırdı.
Gaziantepspor’u önemsemediğimden değil; rakip kim olursa olsun son şampiyon isen, bu kadar kolay gol yememelisin. Hele Maxim’in kronometre 1.50’yi gösterirken beş rakibini geçip ağlara gönderdiği top var ya; bir kişi müdahale edemez mi? Markovic’in sayısına gelince; Trabzonspor savunmasının bu kadar çaresiz kalması asla kabul edilemez. O gol antrenmanda yenmez.
Skordan bağımsız söylüyorum; Trabzonspor bu sezon ilk bölgede ciddi sıkıntılar yaşıyor. Bireysel hatalar can yakıyor. Üstelik bunlar giderek artıyor. Avcı’nın krize bir an önce çözüm bulması lazım. Yoksa her maçta böyle stres yaşaması kaçınılmaz olur.
Gaziantepspor biraz cesur olsa ve Karadeniz ekibinin iyi teşhis ettiği zaaflarının üzerine gidebilse maçın

Yazının Devamı

Kadın hakemlerin kulübeyle sınavı

17 Eylül 2022

Merkez Hakem Kurulu bu hafta kimilerini mutlu, bazı çevreleri de rahatsız eden bir uygulama yaptı.
Süper Lig’de dört kadın hakemi, dördüncü hakem olarak görevlendirdi. Neslihan Muratdağlı Galatasaray- Konyaspor, Gamze Durmuş Pekkan İstanbulspor- Beşiktaş, Melis Özçiğdem Başakşehir- Karagümrük, Cansu Tiryaki ise Fenerbahçe- Alanyaspor karşılaşmalarında çizgiyi, teknik direktörleri ve yedek kulübesindeki oyuncuları kontrol edecekler.
Haftalık etap açıklandığı gün “Vay efendim Trabzonspor’un maçında neden kadın hakem yok?” eleştirileri geldi. Güldüm.
Bu dört maçın ortak özelliği, İstanbul’da oynanıyor olması. Sanırım MHK ilk denemede tümünü bir arada bulundurmak istedi. Ötesi; FİFA kokartlı dört kadın hakemimizin bulunması. Sayı bir fazla olsa, o da Trabzonspor müsabakasına çıkabilirdi. Sonuçta MHK’nin tercihi saygı duymak gerek. Öküz altında buzağı aramayın.

Olsa da atasak
Polemiklerin dışında; önemli olan kadın hakemlerimizin kenardaki sorunları yönetme

Yazının Devamı