15 Haziran 1926’da Gazi Mustafa Kemal Paşa’ya suikast girişiminin ardından, Gazi Paşa’nın yaşadığı üzüntünün biraz olsun giderilmesi adına 18 Haziran günü akşamı Bornova Ziraat Mektebi’nin bahçesinde (Günümüzde Ege Üniversitesi Bilgisayar Mühendisliği ve İktisat Fakültesi dekanlık binalarının bulunduğu bahçe) muhteşem bir balo düzenlenmişti.
Gazi Mustafa Kemal Atatürk, “Benim naçiz vücudum bir gün elbet toprak olacaktır. Fakat Türkiye Cumhuriyeti ilelebet payidar kalacaktır” sözünü işte bu balonun ardından, basın mensuplarına verdiği mülakatta, İzmir’de söylemiştir.
Yıl 1939 olmuştu ve Gazi Mustafa Kemal Atatürk, o unutulmaz sözünde söylediği gibi artık toprak olmuştu... İzmir, O’nun “İlelebet payidar kalacaktır” dediği Cumhuriyet’i ilk kez O’nsuz kutlayacaktı.
Atatürk artık yoktu ve memleket henüz başlamış olan 2. Dünya Savaşı’nın sıkıntısını yaşıyordu. Ancak verilen karar, her şeye rağmen memleketin her yerinde olduğu gibi İzmir’de de Cumhuriyet Bayramı’nın büyük bir coşkuyla kutlanması şeklindeydi.
Bayram, 28 Ekim Cumartesi günü başlayacak ve 30 Ekim Pazartesi gece yarısı sona erecekti. İzmir’in pek çok yerinde zafer takları kurulmuş, şehir baştan başa bayraklar ve defne dallarıyla donatılmıştı. Bayram gün ve gecelerinde, resmi dairelerin, okulların, bankaların, evlerin, dükkânların ve meydanların tamamının süslenmesine karar verildi.
Halkın eğlenmesi için, bayram süresince rıhtımda ateş ve meşaleler yakıldı. Müzik dinletileri yapıldı.
Daha ayrıntılı bilgi için Sevi Şeneken’in ‘1930’lu Yıllarda İzmir’de Cumhuriyet Bayramı Kutlamaları’ başlıklı yüksek lisans tezini incelemenizi tavsiye ederim.
Cumhuriyet Bayramı coşkumuz hiç eksilmesin... Kutlu olsun.