ABD ile yaşadığı krizlerin ardından Avrupa’nın düştüğü durum ve geleceği önümüzdeki günlerde çok tartışılacak.
Avrupa endişeli, Avrupa güvenliksiz, Avrupa’da lider sorunu çok.
Avrupa’nın birçok ülkesinde geçmişte hükümet kurulmasının aylarca sürdüğünü hepimiz hatırlarız.
Ve bir de aşırı sağın güçlenmesi ve dengelerin değişmesi.
Merkel’in Almanya başbakanlığı sonrası da bir süredir Avrupa liderini arıyor.
Fransa ve Macron, yeni lider olmak için öne atılıyor.
Macron’un son Trump görüşmesindeki fotoğrafını da bu açıdan iyi görmek gerekiyor.
Almanya ne ölçüde Avrupa’nın liderliğini Fransa’ya bırakır bilinmez ama güvenlik sorununu Türkiye olmadan çözmeleri zor.
ABD Başkanı Trump yeni bir dünya kurmaya çalışıyor.
Öncelik para ve Amerika çıkarları. Bir tüccar misali sadece kâr hesapları ve planları.
Ukrayna, Grönland, Kanada, Panama Kanalı...
Avrupa şaşkın, AB çıkış yolları arıyor.
Çin resti çekti, beklemede. “Gerekirse savaşırız” dedi Çin.
Herkes Avrupa’nın ne yapacağını tartışıyor ama asıl sormamız gereken NATO ve BM ne olacak, neler yapacak?
NATO ve BM yeniden şekillenecek mi?
Yeni dengelerde Türkiye nasıl bir güç elde edecek?
Terörsüz Türkiye’yi kim istiyor, kim istemiyor? Bu önümüzdeki günlerde daha açık bir şekilde ortaya çıkacak.
Yeni süreç tarihi fırsatlar içeriyor.
Ama bir o kadar da zorlu bir süreç.
Terörsüz Türkiye’yi istemeyenler süreci sabote etmek için elinden geleni yapacaktır.
Özellikle Türkiye’nin güçlenmesini, ekonomik olarak daha da büyümesini istemeyen dış güçler PKK’yı desteklemeye devam edecek. Provokasyonlar yapacak zaman zaman.
Bu oyunları görmek ve bozmak gerekiyor. Bu süreçte birlik ve beraberlik içinde olmak gerekiyor. Dış destekleri ve PKK’yı ülkelerinden besleyen özellikle Avrupa ülkelerini iyi izlemek lazım. Önümüzdeki günler kolay olmayacak ama başarılı olduğu zaman güzel günler bekliyor Türkiye’yi. Terörsüz Türkiye’yi istemeyenler ne olacak? Onlar arkada kalacak ve paçadan çekmeye çalışacak.Onlar yine oyunlar oynamaya devam edecek. Belki de yeni vekalet savaşları yapacakları
Terörle mücadelede tarihi günler yaşanıyor.
MHP Lideri Devlet Bahçeli’nin çağrısı ile başlayan süreç, ‘TERÖRSÜZ TÜRKİYE’ açısından önemli bir dönemeçten geçiyor.
Çocukları dağa kaçırılan ve 2 bin günün üstünde Diyarbakır’da eski HDP il binasının önünde oturma eylemi yapan anneler için yeni bir dönem başlıyor.
Fırsat iyi değerlendirilirse, taş koyan olmazsa, artık çocuklarımız daha huzurlu yaşayacaklar.
Herkes terörsüz Türkiye’ye destek olmalı.
Birlik ve beraberlik bu süreçlerde çok değerli.
Herkes üzerine düşeni yapmalı.
Huzur için Türkiye için.
“HİÇBİR ŞEY ESKİSİ GİBİ OLMAYACAK.” Bu cümle ilk olarak 14 Ağustos 2001’de söylendi. AK Parti’nin kurulduğu gün Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan söyledi.
2001’deki ana mesaj halkın sorunlarını çözecek yeni siyaset anlayışı için değişim zamanı.
Yani yeni dönem yeni siyaset.
Bu AK Parti için 2001 ruhudur. Bu ruh önemliydi ve halktan 22 sene büyük destek gördü.
Erdoğan 2001’deki mesajının altını doldurdu ve Türkiye’de birçok şey değişti.
Bunu kazandığı seçimlerle gösterdi. Üst üste 7 genel seçimde 1’inci parti çıktı.
AK Parti 2024 yerel seçimlerinde ise kurulmasının ve 23 yıllık iktidarında ilk defa 2’nci parti oldu.
Nedenleri çoktu. Ekonomik nedenler vardı.
Teknolojinin tohumu. Bunu ilk Japonlardan duymuştum.
Yani nadir toprak elementleri. Bugünlerde çok konuşulmaya başlandı.
Bu nedir diyeceksiniz?
Bu elementler havacılık, savunma, uzay sanayii, nükleer, biyomedikal, fiber optik, lazer, sensör, rüzgâr türbinlerinin motor ve jeneratörleri, hibrit otomobil motorları, uydu, akıllı füzeler gibi alanlarda hayati öneme sahip. O yüzden Japonlar teknolojinin tohumu diyor bu elementlere.
Daha da açarsak nadir toprak elementleri olmazsa F-35 uçamaz. Bir F-35’te 45 kilo nadir toprak elementi kullanılıyormuş.
Her yerde çıkmayan ve bir dönem ABD ile Çin’in sert tartışmalar yaşadığı nadir toprak elementleri önümüzdeki günlerde yeni savaş ve barış nedeni olacak.
Özetle teknolojinin tohumu krizleri, sancıları, savaşları ve barışı yaşayacağız.
Ve arkasından paylaşımlarla yeni düzen, yeni dünya. İlk örneği de Trump’ın ABD Başkanı seçilmesinden sonra ilk işlerinden biri Ukrayna’nın nadir toprak elementlerini istemesi olmuştu. Bunun için ABD Hazine Bakanı Ukrayna’ya bile gitmişti.
Türkiye, Rusya ile Ukrayna arasındaki savaşın başından beri sorunun masada müzakere ile çözülmesinden yana tavır aldı.
İki tarafla da görüştü ve hatta tarafları İstanbul’da buluşturdu.
Tam anlaşma metni imzalanacaktı ki gölgeler devreye girerek mutabakatı bozdu.
Savaş uzadı da uzadı. Bombalamalar, ölümler...
Şimdi Trump, Putin ile görüştü. Ukrayna’nın güvendiği dağlara kar yağdı.
ABD, Ukrayna’nın madenlerine göz koydu. NATO fikir birliğinde bölündü.
Savaşın nedeni neydi? NATO sınırlarının genişlemesine Rusya’nın tepkisi.
Ukrayna Lideri Zelenskiy, Avrupalı liderlerden “özel ordu” istedi ama sizce kurulur mu?
Savaş ve barışlarda yeni bir dünya düzenine doğru gidiyoruz.
Savaşlar bitecek ama nasıl bitecek? ABD Başkanı Trump’ın istediği şekilde mi bitecek?
BM kayıp, Avrupa şaşkın, Trump her yerde. Trump ile Rusya lideri Putin arasındaki görüşme de yeni dönemin ilk şifreleri.
ABD ve Rusya liderini Suudi Arabistan’da buluşturma da Arap dünyası açısından tartışılacak bir konu.
Ayrıca iki lider birbirlerini ülkelerinde de ziyaret edecekmiş. Karşılıklı davet olmuş.
Trump’ın hem Putin ile hem de Ukrayna lideri Zelensky ile görüşmesi de Avrupa’nın bazı planlarının değişmesine neden olacak. ABD ile Avrupa ülkelerinin arası da eskisi gibi olmayacak gibi.
Avrupa liderleri Trump’ın adımlarını eleştirmeye başladı bile. Fransa’dan ilk tepki sert geldi
Putin yıllarca üzerine bomba attığı Suriye’nin yeni Cumhurbaşkanı Şara ile görüştü.