Suriye’de 13 yıl süren çatışmalardan en çok etkilenen illerden biridir Gaziantep. Hem akrabalık ilişkileri açısından hem de ticaret açısından.
Güneydoğulu iş insanları ile Suriye’deki gelişmeler ile ekonomiye ve ticarete etkisini konuştum. Güneydoğu Anadolu İhracatçı Birliği’nin (GAİB) Koordinatör Başkanı Ahmet Fikret Kileci gelişmelerin “bölgeye ne getirip ne götüreceği” ile ilgili Milliyet’e şunları söyledi:
HİÇ BEKLEMEDİĞİMİZ AVANTAJLAR OLABİLİR: Bizim sınır bölgemizdeki bu olay Suriye halkı için çok önemli pozitif bir gelişme. Oradaki muğlak sürecin bitmesi, göreceli de olsa evine doğru hareket etmesi güzel gelişmeler. Bizim için pozitif tarafı sınırımızdaki bu karışıklığın ortadan kalkması ve oradaki emniyetimizi sağlamış olmamız. En büyük artılarımızdan bir tanesi. Ben kesinlikle çok dikkatli olunması gerektiğini ve bunun doğru okunması gerektiğini düşünüyorum. İyi analizler yapıp ona göre hamleler yapmamız gerekir. Burada hiç beklemediğimiz avantajlar da
Suriye’deki 61 yıllık BAAS rejimi kötü bir sonla bitti.
Halkına büyük eziyet etti, çok kanlar döküldü, ülke başka ülkelerin vekalet savaşı yaptığı ve paylaştığı bir ülke konumuna dönüştü.
Esad’ın Suriye’den mecburi olarak ayrılmasıyla hem bölge için hem Suriye için yeni bir dönem başladı.
Bundan sonraki en önemli soru; ‘SURİYE’DE KİMLER KALACAK, SURİYE’DEN KİMLER GİDECEK?’
Suriye’de Rusya var, ABD var, İran var, batı ülkeleri var, PKK var.
Fırat’ın batısı ve doğusu paylaşılmış.
Suriye’nin diyaloga kapanmasının en önemli nedeni birçok ülkenin çıkarları.
Rusya izin vermedi, İran izin vermedi,
Bir şehir düşünün, ülke yönetiminin terör örgütlerine bıraktığı ve unuttuğu.
Hem de halkının zorla başka bir şehire değil başka bir ülkeye gitmek zorunda bırakıldığı.
Evet burası TEL FIRAT. Suriye’nin Türkiye sınıra yakın şehri.
Türkiye’ye Rusya ve İran tarafından ‘Tel Fırat ile Münbiç’te terör örgütleri temizlenecek’ sözü yıllar önce verildi ama tutulmadı.
PKK mesken tuttu burayı ve harabeye çevirdi.
Esad yönetimi ses çıkarmadı.
Evleri yıktı, yolları kullanılmaz hale getirdi.
Tüneller açtı, yaşama yeri değil terör merkezi yaptı.
Fırat’ın batısında başlayan sıcak saatler Suriye’de yeni dönemi başlattı.
Muhalifler Halep’e geldi. Nereye kadar gideceği tartışılıyor.
PKK ve destekçileri de Halep çevresinde.
Nereden geldiler? Fırat’ın doğusundan.
Nasıl geldiler? Suriye rejimi çekildiği yerleri PKK’ya bıraktı.
Rusya, İdlib ve Halep çevresini bombalıyor.
En çelişkili durum ise İsrail Şam’ı bombalıyor, Şam ise İdlib’i bombalıyor.
Halep’te Suriye rejimi vardı, geri çekildi.
Önümüzdeki günler bölge daha da hareketlenecek gibi. Suriye, İran, İsrail...
Özellikle Suriye’deki gelişmeleri iyi izlemek lazım.
Rusya bir süredir Türkiye’ye komşu olan İdlib bölgesine hava saldırıları yapıyordu.
Esad rejimi de oraya kara saldırılarını artırmıştı. Siviller ölüyordu.
Suriye’de ABD, Rusya, İran ve batılı ülkelerin adımları verdikleri sözlere göre değil zaten bu günlerde.
Arka arkaya satranç hamleleri artabilir, gelebilir.
Türkiye ülke güvenliği için terörle mücadelede sınır dışında da adımlarını artırabilir.
Güney sınırında güvenli bölgeler oluşturma ana strateji.
NATO Genel Sekreteri Mark Rutte bugün Türkiye’de.
Rutte’nin seçilmesine Türkiye destek vermişti. ABD, Türkiye ve Yunanistan ziyaretleri bölgesel çatışmaların arttığı günlerde yapılıyor. Önemli bir ziyaret.
Bu ziyaretle ilgili Türkiye’nin beklentileri net. Üyesi ve önemli bir ülkesi olduğu NATO’dan terörle mücadeleye tam destek istiyor.
NATO geçmişte bu desteği tam yerine getiremedi.
Hatta NATO üyesi ülkeler PKK ve uzantılarına destek verdi.
Kimi ülkesinde besledi kimi Suriye’de DEAŞ ile mücadele için PKK’yı silahlandırdı, eğitim verdi.
Türkiye’nin beklentisi artık NATO üyesi ülkelerin terörle mücadelede yeni dönemi başlatması.
Özellikle ABD’den yeni Trump döneminde yeni adımlar ve başlangıçlar yapması beklentiler arasında.
2000’li yılları başında ne çok duyardık:
“AB kriterleri, AB kriterleri.”
Türkiye’nin AB süreci ile ilgili Avrupa ülkeleri sürekli HAKSIZ olarak bu kelimeleri dile getirirlerdi.
Sonradan gördük ki Avrupa ülkeleri, aday ülkeye göre ÇİFTE STANDART içindeymiş.
Türkiye’nin çok gerisindeki ülkeleri AB’ye aldılar.
Türkiye’yi hep oyaladılar.
“İnsan hakları ve demokrasi” dersi vermeye çalışan Avrupa’nın bu kriterlerde sınıfta kaldığını herkes gördü.
Nasıl mı? Teröristleri beslediler, ülkelerinde barındırdılar.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad’ın görüşmesi ve iki ülke arasındaki ilişkilerin normalleşmesi hem bölge huzuruna hem ekonomiye hem de terörle mücadeleye büyük katkı sağlayacak.
Geçen hafta sınırın iki tarafıyla akrabalık ilişkileri olan sınır ili Şanlıurfa halkının normalleşmeye yönelik beklentilerini aktarmıştım.
Ama Türkiye’nin uzattığı eli Esad tutmak istemiyor. Süreç beklemede.
Esad niye görüşmek istemiyor?
İşte nedenleri:
- Türkiye ile Suriye’nin yakınlaşmasını istemeyen ülkeler var
- ABD, Rusya ve İran, Suriye’de kendi çıkarlarının peşinde
- Vekalet savaşları için terör örgütlerini Suriye’de besleyenler buna izin vermiyor