29.06.2021 - 14:11 | Son Güncellenme:
Hızlı kilo vermek adına uygulanan düşük kalorili diyetler genelde karbonhidrat açısından oldukça fakirdir. Alınan az kalorinin yanında karbonhidrat tüketiminin de çok az olması kan şekeri seviyesinin sürekli düşük seyretmesine sebep olur.
Bu durum, açlık hissinin artmasına hatta zaman zaman dayanılmaz hale gelmesine, asabiyete, halsizlik ve yorgunluğa yol açar.
Açlık durumu daha da uzarsa odaklanamama, zihinsel bulanıklık hatta efor gerektiren işlerle uğraşırken bayılmalara sebep olur.
Hızlı kilo kaybı süreci sırasında metabolizma yavaşlar ve su dokusu kaybı yaşandığı için vücut üzerinde birtakım sağlık sorunlarını meydana getirir.
Ayrıca sindirim sistemi bozuklukları, safra kesesi taşı, dolaşım problemleri, kansızlık, tansiyon dengesizlikleri de şok diyetlerin sonuçlarıdır.
Hızlı kilo vermenin zararları arasında en büyük riski taşıyan organ, kalptir. Bu nedenle bu diyetlerin uygulanması kalp krizi riskini artırır. Bu da ani ölümlere zemin hazırlayabildiği anlamına gelir.
Uzun zaman düşük kalorili diyete maruz kalan vücut, aç kalarak kas kaybetmeye başlar. Organlarımız beslenmeyle doğru ilişki içinde olduğu için karaciğer ve böbrek kas erimesine bağlı olarak fonksiyon kaybetmeye başlar.
Uzun süren düşük kalorili diyetlerin sonucunda kalp kaslarının erimesi ve hatta kemik yoğunluğunda azalma meydana gelebilir. Kemik yoğunluğunun azalması eklem ağrılarına, yorgun uyanmaya neden olurken kalp kaslarının erimesi sonucunda kalp krizleri görülebilir.
Saç dökülmesi pek çok kişinin karşılaştığı bir problemdir. Ancak her zaman yaşlanmaya bağlı bağlı olarak ortaya çıkan bir problem değildir.
Ne yazık ki hızlı kilo verme arzusuyla yapılan kişiye özel hazırlanmamış yetersiz vitamin ve mineral içeren diyetler, saç dökülmesine yol açabilir.
Aynı zamanda şiddetli, hormonal ve metabolik streste bu durumu oluşturabilir. Özellikle çinko, selenyum, magnezyum gibi minerallerin yeterli alınmaması da saç ve tırnak sağlığını olumsuz yönde etkiler.
Hızlı verilen kilolar aynı hızla vücuda geri döner. Verilen kiloların yeniden hızla geri dönmesinin asıl sebebini, kilo vermek için yapılan düşük kalorili diyetler olarak düşünebiliriz.
Hızlı kilo vermek için yapılan ilk girişim karbonhidrat ve proteinden fakir, enerji bakımından yetersiz, vitamin-mineral açısından vücudun ihtiyaçlarını karşılamayacak bir beslenme programını uygulamaktır.
Kilolar bu şekilde hızlı bir şekilde gitse de bu diyet tutumu uzun süre tolere edilemeyeceği ve kişi normal beslenme seyrine döneceği için kilolar yeniden hızla gelir.
Önemli olan uzun vadeli kiloların gitmesini sağlamaktır. Bu doğrultu da uygulanması en mantıklı olan yol; uzman kontrolünde kişinin fizyobiyolojik ihtiyaçlarının düşünüldüğü, kilosunun yaşının, soysal ve ekonomik hayatının hesaplanarak planlandığı, tamamen bireye özel beslenme programıyla kilolarından kurtarmaktır.