25.04.2020 - 12:28 | Son Güncellenme:
AA
Turhan, AA muhabirine yaptığı açıklamada, "helal turizm" kavramının yeni konuşulan bir konu olduğunu, İslam İşbirliği Teşkilatının bunu, "Müslüman dostu turizm" olarak nitelendirdiğini ifade etti.
Helal turizmin gelişmesi için çabaladıklarını dile getiren Turhan, sektör temsilcileri ve akademisyenlerin bulunduğu grupla, detaylı çalışmalar ortaya koyduklarını söyledi.
Çalışmanın sonuçlarını Kültür ve Turizm Bakanlığına ilettiklerini belirten Turhan, "Bir konaklama işletmesine 'Müslüman dostu otel' demek için temel şartları ortaya koyduk ve dört seviye belirledik. Temel şartlar için neler yapmalı, orta seviye için neler eklenebilir gibi bir kriter çalışması yaptık." dedi.
Türkiye, tesis altyapısı ve kapasitesiyle öne çıkıyor
Turhan, yaptıkları çalışmada, en temel seviyede "işletmenin tamamen alkolsüz olması, bir mescidi olmasa dahi en azından müşterinin talebi halinde kıbleyi gösterip seccade ve Kur'an-ı Kerim verebilmesi" gerektiğinin ortaya çıktığını, yiyecek ikramlarında da belirli bir oranda sertifikalandırılmış helal gıda sunmasının önemli olduğunu bildirdi.
"Türkiye, tesis altyapısı ve kapasitesiyle helal turizm pazarı için en uygun ülkelerden biri. Bu anlamda konumu çok sağlam." diyen Turhan, şunları kaydetti:
"Turizmin geneline 'helal turizm' diyoruz ancak otele 'helal otel' değil, 'Müslüman dostu otel' kavramını kullanıyoruz. Ancak Müslüman dostu konaklama tesislerinin alt seviye, üst seviye şeklinde altyapılarına göre aşamaları olabilir. İslam Ülkeleri Standartlar ve Metroloji Enstitüsü helal turizmle ilgili bir standart yayınladı. Helal turizm pazarıyla ilgili sertifikasyon yapan birkaç kuruluştan otellerimiz belgelendirme yapabilir ama bizim talebimiz Kültür ve Turizm Bakanlığımızın bunu yönetmelikle tanımlaması. Bakanlık tanımlamasından sonra oteller kaliteli hizmet belgesi gibi yine sertifikalarını ilgili kuruluşlardan alabilir."