Yapay zekânın yakın gelecekte öğretmenlerin yerine geçebileceği; 18 ay gibi kısa sürede okuma-yazma becerilerini öğretebileceği, hatta basit matematik denklemlerini anlatır hale geleceği öngörülüyor. Teknolojinin geldiği nokta, eğitimin geleceğini nasıl etkileyecek?
Teknoloji hızla gelişiyor. Yapay zekâ robotların yakın gelecekte pek çok mesleğin yerini alacağı yıllardır tartışılıyor. Ancak robotların duygusal zekâya sahip olmadığı, bu nedenle birebir iletişim, duygulara anlık yanıt verme, empati gibi insani pek çok özelliği karşılayamayacağı da konuşulanlar arasında. Fakat geçtiğimiz günlerde Microsoft’un kurucusu Bill Gates, chatbotların yakında öğretmenlerin yerini alacağını, öyle ki çocuklara 18 ayda okuma öğreteceğini, yapay zekânın herhangi bir insanın yapabileceği kadar iyi bir öğretmen olacağını açıkladı. Bu robotlar sayesinde eğitimde fırsat eşitsizliği sorununun da ortadan kalkacağını vurguladı. Bu gerçekten mümkün mü? Bir yapay zekâ, öğretmenin yerini alabilir mi? Akademik bilgiyi verse de
Çocukların ebeveynleriyle yeni yerler keşfederken akranlarıyla sosyalleşebilecekleri Oyun Kampta’nın kurucusu Belma Atakan, “Bizim kamplarımızın merkezinde çocuk var. Bu onların gezisi ve biz onların refakatçisiyiz” diyor.
Şehir hayatının kaosunda çocuklarımıza yeterince zaman ayıramamaktan muzdaripiz. Hem birlikte gezip eğlenebildiğimiz hem doğada olup yeni keşifler yapabildiğimiz hem de yaşıtlarıyla oyun oynamasına imkân sunduğumuz ortamları yaratmak güç oluyor. İşte Oyun Kampta bu ihtiyaçlardan doğdu. 9 yıl önce kızı Ece’yi dünyaya getiren ve sonrasında kurumsal hayatı geride bırakan Belma Atakan odağına çocuğu alan bir girişim için yola koyuldu ve 2016 yılında Oyun Kampta’yı kurdu. Bugün Türkiye’nin her yerinde yüzlerce kamp düzenleyen ve binlerce aile ile bir araya gelen Atakan ile yola çıkış hikayesini konuştuk.
*Oyun Kampta nasıl doğdu?
Ben Yalova’da sokakta büyüdüm. Gece saklambacına inerdim. Çocuğumu kucağıma aldığımda Kalamış’ta oturuyordum. Orada kızımı koşturup oynatabileceğim, başka
Deprem bölgesindeki gönüllü, dernek ve STK’lar çocukların yüzleri gülsün diye, onların iyi olma hâline biraz olsun katkı sağlamak için pek çok etkinlik düzenliyor.
En buruk 23 Nisan’lardan birini yaşıyoruz. Ama çocuk olmak demek bitmeyen umut demek! Çocuklar çevrelerinde onlara güven veren yetişkinler olduğunda, gülümseyerek ve umutla yola devam etme konusunda âdeta birer uzman. Onların yüzü biraz olsun gülsün diye pek çok gönüllü ve kurum deprem bölgesinde etkinlikler ve gösteriler yapıyor. Bunlardan biri de Kırmızı Çocuklar Derneği. Koruma altındaki çocukların yuva ve aile yanlarına alınması ve takibi konusunda yıllardır çalışan dernek, Kahramanmaraş’ta Kırmızı Çatı Çocuk Destek Merkezi kuruyor. Merkezde iki yıl boyunca 500 çocuk, oyun ve eğitimlerle desteklenecek. Bin metrekarelik bir alanda oluşturulan prefabrik yaşam merkezi bugün kapılarını açıyor.
“Oyun İyileştirir” diyerek yola çıkan Kırmızı Çatı’da hedef,
Öğrenciler nisan ara tatiline başladı. Çocuklarımızın bu bir hafta boyunca eğlenirken öğrenebilecekleri bilim, teknoloji ve sanatla dolu pek çok atölye ve etkinlik yer alıyor.
2022-2023 eğitim-öğretim yılı ikinci ara tatili yarın itibarıyla başlıyor. Ramazan Bayramı ile birleşen tatil, 23 Nisan Pazar günü sona erecek. Ara tatil süresince günlük gezilerden, konaklamalı kamplara kadar çocuklar için deneyim, keşif ve öğrenme dolu pek çok seçenek var. Çocukların aileleri ve arkadaşlarıyla gidebileceği, sanat, doğa ve bilimle dolu saatler geçireceği müze, sergi ve gezi alternatiflerini derledik.
Bilim ve teknoloji atölyesi
Minoskop Eğitim Merkezi, farklı yaş grupları için bilim ve teknoloji kampı düzenliyor. 4-7 yaş aralığı için Minik Bilim İnsanları ve 8-12 yaş aralığını kapsayan Geleceğin Bilim İnsanları seviyesi ile ister 3 günlük kampın tamamına ister tek bir atölyeye katılabiliyorsunuz. 17, 18 ve 19 Nisan’da gerçekleşecek kampta, 9 farklı atölye ile çocuklar, bilim, teknoloji, doğa, astronomi alanlarında
Sınır Tanımayan Palyaçolar keyifli bir performansla her gün farklı bir çadır kentte çocukları oyuna katılmaya davet ediyor. Eğitimci ve yönetmen Güray Dinçol “Bu tip travmalar ilk topluluk olma halini sarsıyor. Birlikte seyir kültürü, birlikte heyecanlanma haline odaklanıyoruz. O kampın ritmini kısacık da olsa değiştirebilmek hedefimiz” diyor.
Sınır Tanımayan Palyaçolar’ın (Clowns Without Borders) adını 6 Şubat depremlerinden sonra sıkça duyar olduk. Farklı ülkelerden gelen sanatçılar, depremden etkilenen illeri sokak sokak gezerek, çocukların yüzündeki bir anlık gülümseme için çabalıyor. 16 ülkeden profesyonel sanatçıların olduğu Clowns Without Borders, afet, savaş, salgın hastalık olan bölgelere, beslenme, barınma, güvenlik gibi temel ihtiyaçlar tamamlandıktan sonra müdahale eden, özellikle çocuklar ve kadınları kendine seyirci kitlesi olarak belirlemiş bir yapılanma. Türkiye’den onlara katılan ve bir aydır şehir şehir gezen eğitimci ve yönetmen Güray Dinçol ile
Deprem, otistik çocukları alıştıkları ortamdan kopardı, rutinlerini bozdu. 2 Nisan Dünya Otizm Farkındalık Günü’nde, değişen koşullardan etkilenen bu savunmasız çocuklarımızın durumunu masaya yatırıyoruz.
Kahramanmaraş merkezli depremlerin ardından bölge halkı yaralarını sarmaya, yeni bir düzen kurmaya çabalıyor. En ağır darbe alanların başında da özel eğitime ihtiyaç duyan çocuklar ve aileleri geliyor. Tüm bu süreci anlamakta zorlanan otistik bireyler normalden daha sesli ve huzursuz olabildikleri için kalabalık çadır kentlerde ya da hanelerde barınma sorunları yaşıyorlar. Otistik çocuklarımız için deprem bölgesinde acil önlemlerin alınması ve bir düzen kurulması gerekiyor. Depremin ardından kurulan Afet Otizm Dayanışma Ağı, en büyük ihtiyacın düzen ve psikolojik destek olduğuna işaret ediyor. Dayanışma Ağı üyelerinden, Özgür Eller Otizm İnisiyatifi kurucu üyelerinden Ece Bora ile yapılması gerekenleri konuştuk.
Afet Otizm Dayanışma Ağı ne zaman hayata geçti?
Bizler Kovid 19 pandemisinde tanışıp birlikte üretmeye
Oyun Hareketi Derneği Başkanı Nedim Buğral, deprem bölgesindeki gözlemlerini aktarıyor: “İlişki kurmak gelip bir şey dağıtıp dönmek değil, insanların çayını kahvesini içmek, sohbet etmek olmalı. Çocukların bir arada olmaya, onlara alan açan serbest oyuna ihtiyacı var”
Oyun Hareketi Derneği, İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin “Oyun İstanbul girişimi” ortaklığıyla sahada çalışmalarda bulunuyor. 4 gönüllüden oluşan ekip, 2 araçla Hatay il genelinde; İskenderun, Antakya ve civar bölgelerde gezerek, çocuklar için esnek oyun alanları yaratmaya ve çocukların kendilerini ifade etmelerine imkân tanımaya çabalıyor.
Oyun Hareketi Derneği Başkanı Nedim Buğral, çocuklarla esnek oyunlar oynadıklarını ve bu oyunların terapötik bir yanı olduğunu söylüyor: “Mahalle aralarında, köylerde oyun oynayamayan, buna imkân bulamayan yerlere pozitif ayrımcılık yapıyoruz. Oralara gidip malzemeleri aracımızdan indirmeden çocuklarla tanışıp, oyun oynamaya geldiğimizi söylüyoruz. Sonra malzemeleri
Kültür-sanat faaliyetleri kadar, sporla ilgilenmek de çocukların gelişimi için önemli desteklerden. Bu hedefle, çocuklara biraz olsun kendilerini iyi hissettirmek için Türkiye Tenis Federasyonu, “Çocuklarımız Geleceğimizdir” projesini başlattı. Proje kapsamında, depremden etkilenen her ildeki konteyner kentlerde bir tenis kulübü kurulacak
Türkiye Tenis Federasyonu Başkanı Cengiz Durmuş, şu an için ilk etapta Kahramanmaraş’ta bulunan konteyner kentte kurulacak tenis kulüpleri için çalışmalara başladıklarını söylüyor: “Tenis kortlarının yapımı için asfalt dökülmeye başlandı. Zemin boyamızı uluslararası sertifikası olan yerli bir firmadan tedarik ediyoruz. Çocuklarımızın kendilerini Amerika Açık’ta veya Avustralya Açık’ta oynuyor gibi iyi hissedebilmelerini arzu ediyoruz. Uluslararası bir firmayla raket ve topların temini için anlaşma sağlamak üzereyiz. Kahramanmaraş özelinde 4 mini, 1 midi kort olmak üzere 5 adet kort yapılacak. Ayrıca oluşturacağımız bu alan içinde