Zeynep Aktaş

Kur hareketlenmesi sonrasında yatırım tercihleri değişiyor. Döviz bazlı enstrümanlara ilgi arttı. Yatırımda alternatif seçenekler öne çıkıyor. Yatırım fonlarında tematik fonlar daha fazla tercih edilebilir.

Merkez Bankası’nın kasım ayında faizi 100 baz puan indirerek yüzde 15 seviyesine çekmesi sonrasında yatırımcılar tercihlerini yeniden gözden geçirmeye başladı.

Bunun nedeni faizin enflasyonun altında bir seyir izlemesi. Aralık ayında bir faiz indirimi daha gündemde olabilir. Bu nedenle piyasalardaki volatil seyir devam edecek.

Alternatifler...

Yatırımcılar için tematik yatırım fonları birer alternatif olarak öne çıkıyor. Özellikle belirsizliğin ve piyasalardaki dalgalanmaların yüksek olduğu dönemlerde güçlü temalara yatırım yapanlar getirilerde ayrışabilmekte.

Tematik fonların özelliği, stratejilerinde belli temaların öne çıkmasıdır. Tematik fonlar sektör fonlarından ayrılmakta.

Bir sektör fonu sadece mevcut sektör hisselerine ya da enstrümanlarına yatırım yaparken tematik fonlar çok daha geniş yelpazeden bir enstrüman

Kasım ayı başında yüzde 41.10 seviyesine kadar gerileyen yabancı payı geçen sürede 2.16 puan yükseldi. Yabancı paylarındaki artış aynı zamanda borsaya olan ilginin de güçlenmesine olanak veriyor

Merkez Bankası’nın faiz indirim süreci devam ediyor. Merkez Bankası faizi 100 baz puan indirdi ve yüzde 15’e çekti. Politika metninde yer alan, “Kurul, sınırlı alanın kullanımını aralık ayında tamamlamayı değerlendirecektir” ifadesi aralık ayında da bir faiz indirim beklentisinin oluşmasına neden oldu. Faiz indirimlerinin devam edecek olması dolara yönelimi güçlendiriyor.

Döviz kurlarındaki yukarı yönlü hareketlilik dövize yönelimin sürmesine neden oluyor. 12 Kasım haftasında döviz mevduatları 2 milyar dolar artışla 235.17 milyar dolara yükseldi.

Yabancıların borsadaki payı yüzde 43.26. Kasım ayı başında yüzde 41.10 seviyesine kadar gerileyen yabancı payı geçen sürede 2.16 puan yükseldi. Artışın tepki alımlarından ibaret kalmaması için alımların devam etmesi önemli. Yabancı paylarındaki artış aynı zamanda borsaya olan

Merkez Bankası faiz indiriminde üçüncü adımı attı. Eylülde 100 baz puan, ekimde 200 baz puan faiz indirimi yapan Merkez Bankası 100 baz puanlık daha indirim yaparak faizi yüzde 15’e çekti.

Merkez Bankası (TCMB), oldukça stresli ve gergin bir ortamda ekim ayı toplantısını gerçekleştirdi. Zira dolar kuru son bir ay içerisinde yükselişini ivmelendirdi ve 10.86 liraya yükseldi. Merkez’in bu kararı piyasalar tarafından bekleniyordu. Son bir haftadaki fiyatlamalarda bu beklenti etkili oldu.

Merkez Bankası, arz yönlü ve para politikası etki alanı dışındaki faktörlerin fiyat artışları üzerinde oluşturduğu geçici etkilerin 2022 yılının ilk yarısı boyunca da etkisini sürdürmesini beklemekte. Kurul, bu etkilerin ima ettiği sınırlı alanın kullanımını aralık ayında tamamlamayı değerlendirecek. Merkez Bankasının yaptığı açıklamalara bakıldığında aralık ayında da bir faiz indirimi gerçekleştirme marjı var.

Kararın gerekçesi

Kurul kararın gerekçesinde, para politikasının etkileyebildiği talep unsurları, çekirdek enflasyon gelişmeleri ve arz

Borsa İstanbul, BBVA’nın Garanti BBVA’ya yönelik pay alım açıklaması sonrasında 1.708 puana yükseldi. Endeks banka hisseleri ile değer kazandı. Peki, yabancı alımı sürer mi? Yatırımcı bu rüzgarı nasıl yönetecek?

Banka hisselerindeki aşırı gerileme sonrasında BBVA Yönetim Kurulu, Garanti BBVA’nin hâlihazırda BBVA mülkiyetinde bulunmayan yüzde 50.15 oranındaki paylarının tamamı için 12.20 TL satın alma bedeli ile bir gönüllü pay alım teklifi yapılmasına karar verdi.

BBVA, Garanti BBVA’ya ilk yatırımını 2011 yılında Doğuş ve General Electric’in yüzde 25.01 oranındaki paylarını satın alarak gerçekleştirmişti. 2015 yılında Garanti BBVA’nın çoğunluk pay sahibi olan BBVA, Doğuş’tan aldığı ek paylar ile bankanın kontrolünü alarak pay sahipliği oranını yüzde 39.9’a, ardından 2017 yılında da BBVA, yüzde 49.85’e çıkardı.

Tüm Garanti BBVA pay sahiplerinin paylarını satması durumunda, BBVA tarafından nakit olarak ödenecek maksimum toplam tutar 25 milyar 697 milyon TL (2 milyar 249 milyon euro’ya eşdeğer)

İhracat geliri 100 milyon doların üzerinde olup gelir büyümesini sürdüren ve değerleme oranı düşük şirketler borsa yatırımcısının radarında olacak

Piyasalar 18 Kasım Perşembe günü gerçekleşecek Merkez Bankası toplantısına kilitlenmiş durumda. Merkez Bankasının faiz indirimlerine devam etme beklentisi dolar kurundaki yükselişin sürmesine neden olurken 10 TL ile tarihi zirve seviyeler görüldü.

Bu dönemde yüksek yurt dışı satış geliri olan ve bu geliri artırmayı başaran, değerleme oranları düşük kalmış şirketler yatırımcılar açısından tercih nedeni olacak.

Son açıklanan 2021 üçüncü çeyrek bilançolarını bu yönüyle değerlendirdiğimizde 14 şirket öne çıkıyor. Bu şirketler 100 milyon doların üzerinde ihracat geliri sağlarken, yurt dışı satış büyümeleri yüzde 20’nin üzerinde gerçekleşti. Firmaların sadece satış gelirlerini dolar bazında artırmaları ve yüksek yurt dışı satış geliri sağlamaları da yeterli değil, aynı zamanda değerleme oranlarının da düşük olması

Borsa İstanbul’da yabancıların payı 1 Kasım’da yüzde 41.10’u gördükten sonra gelen tepki alımlarıyla bir miktar arttı ve yüzde 42 oldu.

Alımlar düşük kalsa da devam etme ihtimali piyasalara moral verdi. Hisselerin dolar bazında ucuzlaması yabancı ilgisini güçlendirebilir.

Dövizdeki yükselişle birlikte hisse senetlerinin dolar bazında ucuzlaması yabancıların piyasaya yönelmesine olanak verdi. Kur yüksek seyrini koruyor. Enflasyondaki yükseliş sürecek. Borsa ve hisseler gündemde kalmaya devam edecek.

Dolar kuru yeni rekor seviyesini görerek 9.82 TL’yi test etti. Dolarda gerçekleşen bu yükseliş önümüzdeki dönemde enflasyonun yüksek seyrini sürdürme olasılığının zayıflamayacağını gösteriyor. Böyle bir ortamda hisse senetlerinde enflasyona paralel yükselişlerin yaşandığını görebiliriz.

Borsanın hacmi

Borsa 1.616 seviyesinde bulunuyor, endeks 8, 20 ve 50 günlük ortalamalarının üzerinde. İşlem hacmi 30 milyarın üzerinde, bu olumlu. Hacmin 50 milyara çıkması endeks hisselerindeki hareketini

Piyasalarda yılın son çeyrek hareketleri gözleniyor. BIST 100 Endeksi 1.603, dolar kuru 9.74 TL ve gösterge faiz 17.73 seviyelerinde. Küresel bazda volatilite yüksek. Ancak güçlü şirketlerin hisseleri risklerin üzerinde bir performans sergiliyor.

Şimdilerde hisse senedi piyasasına yönelik artan bir ilgi var. Dövizdeki artış ve faizdeki düşüş yatırımcıların alternatifleri değerlendirmesini zorunlu kılıyor. Hisse senetleri piyasasında güçlü ve büyüyen şirketlere yapılacak yatırımlar uzun vadede yüksek getiri sağlama potansiyeli sunuyor.

Şirketler büyüyor

Pandemi sonrası sanayi şirketlerinin satış ve gelirlerinde güçlü büyümeler gözlendi. Demir-çelik, otomotiv, beyaz eşya, kimya sektörü hisseleri ivmeli büyümeleri ile dikkat çekenler arasında yer alıyor.

Ereğli Demir Çelik, İskenderun Demir Çelik, Ford Otosan, Petkim, Vestel Beyaz Eşya, Aksa Enerji, Aksa, Jantsa, Erbosan, Ege Seramik karı 100 milyon TL’nin üzerinde olup kâr ve satışları yüzde 50’nin üzerinde

Borsa yılın zirve seviyelerinde. Ancak risksiz getiriyi temsil eden faiz oranı yüzde 16. Enflasyon ise yüzde 19.89. Bu ortamda borsanın yüzde 7.24 çıkışla yetinmesi zor

Piyasalardaki hareketli seyir hisse senetlerinde sektörel bazda etkisini gösteriyor. BIST 100 Endeksi, endeks hisselerinin güçlenmeye başlamasıyla yılın zirve seviyelerinde.

Yılbaşından bu yana ana endekslerdeki değişimler yüzde 4.96 ile yüzde 7.24 arasında oluştu. BIST 100 Endeksi, yıla 1476 seviyesinden başlarken ancak şimdilerde yıl içi tepe noktası 1589’u test edebildi. Endeks haftayı 1583’ten kapattı.

Borsa henüz yolun çok başında. Yıllık risksiz getiriyi temsil eden faiz oranı yüzde 16. Enflasyondaki artış ise yüzde 19.89 seviyesinde. Dolar kurundaki artış yılbaşından bu yana yüzde 23. Böyle bir ortamda BIST 100 Endeksi’nin sadece yüzde 4.04 oranındaki çıkışla yetinmesi zor. Hisse senetlerinde alıcılar güçlenecektir. Faizlerin düşük seyri yatırımcıları alternatiflere yöneltecek.

Borsa 50’deki hisseler

BIST 50 Endeksi’nde yer alan ve BIST 30 Endeksi