Korona günlerinde, ekonomi gazetecileri olarak, iş dünyasıyla görüşmelere video platformları üzerinden devam ediyoruz. Bu sıcak ve samimi toplantılarda, salgın deneyimlerinden yola çıkılarak, görüşler paylaşılıyor; birlikte “Türkiye” için neler yapılabilir, bu soruya yanıt aranıyor.
İşte bunlardan biri, NGN Yönetim Kurulu Başkanı İnanç Erol’un ev sahipliğinde, LC Waikiki Yönetim Kurulu Başkanı Vahap Küçük ile Pegasus Genel Müdürü Mehmet Nane’nin yer aldığı; meslek büyüklerim Vahap Munyar ve Servet Yıldırım ile katıldığımız 2 saatlik sohbet buluşmasıydı.
Normale dönüş adına artık işe başladıklarını belirten Vahap Küçük, önemli bir noktaya temas ediyor; “Ertelenen talep vardı, e-ticaret’e başlayınca, siparişlerin müşteriye teslim sürelerinin maalesef uzadığını, 15-20 günü bulduğunu gördük. Tüm büyük kargo şirketleriyle çalışıyoruz, yine de teslim sürelerinde iyileşme sağlayamadık. Bir formül arayışındayız.”
Koronaya kredi borçsuz yakalanmalarının büyük bir avantaj olduğunu anlatan Küçük, “Sıkıntılı günler başladığında bizim elimiz güçlüydü. Biz bu krizi de aşarız. İşlerimizi büyütmeye devam ediyoruz. Birçok ülkede yeni mağazalar için kontratlar imzalıyoruz” diyor.
Sosyal sorumluluk adına 125 milyon adet maske ürettiklerini, artık, asıl işlerine döndüklerini söyleyen Küçük, buna karşın yurtdışından kendilerine “Bize 1 milyar adet maske üretir misiniz” diye, teklif geldiğine dikkat çekiyor.
Havayolu pazarından bir örnek paylaşan Mehmet Nane ise, şunları söylüyor; “Air France-KLM grubu, Fransız hükümetinden 10 milyar euro’luk destek istiyor. Lufthansa kurtuluşu 9 milyar euro’luk hükümet desteğinde arıyor. Lufthansa’nın saatlik zararı 1 milyon euro. Seferler durduğu için bizim uçaklarımızın tamamı yerde. Buna rağmen yatırımdan vazgeçmiyoruz. 1 milyar dolarlık uçak alım işlemimiz sürüyor. Şirket ortaklarımız 200 milyon doları içeride tutmayı tercih etti. Kovid-19 salgını sürecinde sonuna kadar tüm personelimize sahip çıkma konusunda da hissedarlarımız kararlı.”
“Perakende tarafında mağazalara yüz tanıma yöntemiyle ateş ölçme, havayolu şirketleri için de yüz tanıma ile boarding işlemi üzerinde çalışıyoruz” diyen İnanç Erol, geçen yıl tamamladıkları 150 milyon dolarlık veri merkezi yatırımını anımsatarak, “İyi ki o yatırımı yapmışız. Orada ciddi bir talep artışı var. Yerli ve milli bulut (cloud) yatırımı da yapmıştık. Türkiye’nin data’sı ülkemizde kalsın, istiyorduk. 3 yerli bulut doldu. Şimdi 4. bulut yatırımını başlattık” diyor.
İş aleminin bakış açısı böyle.
Kötü günlerin bir an evvel geçmesi hepimizin ortak dileği.
Bir diğer ortak noktamız daha var ki, o da; ülkemizin geleceğine güvenmek ve her zaman krizleri, çok çalışarak geride bırakabilmek. Biz neleri geride bıraktık, bunu da aşarız.