KORONA NOTLARI 35 / Hiçbir şey yapmamak doğru strateji olur mu?

21 Nisan 2020

“Şu anda belli olan tek şey var, o da belirsizlik. O yüzden iş dünyasında hiçbir şey yapmama eğilimi var. Fakat bu plan artık doğru olmayan bir strateji olabilir. Değişen geleceği birlikte keşfedebiliriz. Hayat hakkındaki sorularda yalnız değilsiniz, bunlara beraber bir cevap bulabiliriz.”

Aslında bir felsefe cümlesi gibi duran bu sözler, dünyaca ünlü bir filozofa ait değil; dünya devi yatırım bankası UBS’e ait. Olağanüstü getiriler ve yüksek kazanç vaat ederek bugünlere gelen banka, bir şeyler keşfetmiş olmalı ki; Financial Times’a (FT) verdiği tam sayfa ilanda, mevcut ve potansiyel müşterilerini bu yolla tavlamayı tercih etmiş. Aslında bu bile, Kovid-19 virüsü sonrasında bambaşka bir hayatın bizleri beklediğini anlatmaya yetiyor.

“Şu anda belli olan tek şey belirsizlik” cümlesini, salgının gidişatına bakarak; “Şu anda yapılabilecek en iyi öngörü, öngörüsüzlük” olarak da güncelleyebiliriz. Malum; tahminler, yorumlar, analizler havada uçuşuyor. İnsan hangisine inanacağını şaşırıyor.

Kaynağını

Yazının Devamı

KORONA NOTLARI 34 / ‘Yeter ki işler başlasın o zaman toparlarız’

20 Nisan 2020

Koronavirüs krizinden hiç şüphesiz en çok etkilenen sektörlerin başında “havacılık” geliyor. Bir süredir işleri tamamen duran bu alanda acaba durum nasıl, ayakta kalmanın zorlukları neler?

Deneyimli profesyonel Mehmet Nane’ye yaşadıklarını ve gelecek beklentilerini sordum.

Başlığa da yansıyan “Yeter ki işler başlasın, biz o zaman toparlarız” sözü, aslında sadece Pegasus’un değil, bugüne kadar birçok krizin altından kalkmayı başarmış Türk iş aleminin genel duruşunu da yansıtıyor.

Elbette yaşadığımız bu kötülüklerden ders çıkartarak, zayıf yönlerimizi güçlendirmek ve yeni dünyaya uyum sağlayarak bu krizi atlatmak; hepimizin ortak dileği.

Havacılık sektöründe 2020’yi rekor kâr ile kapatmayı bekleyen Pegasus Havayolları’nın CEO’su Mehmet Nane, korona kriziyle birlikte stratejide önemli değişikliklere imza atmak durumunda kalanlardan...

IATA (Uluslararası Hava Taşımacıları Birliği) 20 Şubat’ta sektörün kaybının 29 milyar dolar olacağını hesapladı. Bu rakam bir önceki yıl gelirinin yüzde

Yazının Devamı

Korona notları 33 | Türk sağlık sistemi iyi bir sınav veriyor

19 Nisan 2020

Tüm dünyayı sarsan koronavirüs krizi, sadece ekonomilerin değil aslında her ülkenin sağlık politikalarının da stres testi anlamına geliyor. Hazırlıklı olan, altyapısını, teknolojisini, hastanelerini ve tıp kadrolarını güçlü tutan ülkeler bu krizde elleri çok daha güçlü.

Görünen o ki, Amerika, İngiltere, İtalya ve İspanya gibi ülkeler dahi bu stres testinin altından kalkmakta büyük zorluk çekiyor.
Elbette, umudumuz bu kötülüklerin bir an evvel son bulması ve dünyanın hiçbir ülkesinde can kaybının yaşanmaması.

Türkiye’deki duruma bakacak olursak yapılan tüm yatırımların ve yetiştirilen sağlık kadrolarının bugünler için ne kadar hayati olduğu ortaya çıktı. Buna, Sağlık
Bakanı Fahrettin Koca’nın, Bilim Kurulu ile beraber sergilediği kriz yönetimi ve şeffaf iletişim başarısı eklenince; Türkiye korona ile savaşta şu ana kadar iyi bir sınav verdi.

Yazının Devamı

KORONA NOTLARI 32 / Trump kötü gidiyor Korona kötü geliyor

18 Nisan 2020

Çok değil iki ay öncesine kadar tüm dünya vatandaşlarını peşinden sürükleyen “Amerikan Rüyası” şimdilerde adeta kabusa dönmüş durumda.

Global ekonominin lideri olan hatta arada dünyanın komiserliğine bile soyunup, farklı coğrafyalara çeki düzen verme iddiasını taşıyan Amerika Birleşik Devletleri (ABD), şu günlerde sağlık konusunda hayli sıkıntılı.
Elbette koronavirüs tehlikesini yaşayan tek ülke Amerika değil. Türkiye de büyük bir imtihan veriyor. İtalya, İspanya ve İngiltere bu krizi en ağır geçirenlerden.

Ancak gerek nüfusuyla, gerek Trump yönetiminin başlardaki krizi hafife alan tavırlarıyla, ülkede salgının etkileri her geçen gün derinleşmeye devam ediyor.

Ülkede sadece bilim insanlarından değil, ekonomi cephesinden de, ağırlaşan kriz baskısıyla ilgili ardı ardına uyarılar geliyor.

Grip diyerek, hafife aldı

Çin’de salgın yayılmaya başladığında, ABD Başkanı Donald Trump, “Bu sadece bir grip. Gelip geçecek. Burada her şey kontrol altında. Virüs çok bulaşıcı değil. Çin Virüsü

Yazının Devamı

Korona notları 31 | İntikam soğuk yenen bir Hermes timsah çantadır

17 Nisan 2020

İntikam Alışverişi…

Kulağa oldukça tahrik edici gelen bu kavram şu sıralar oldukça popüler olmuş durumda.

Çin’de koronavirüs salgınıyla başlayan karantina günleri bittiğinde -yani hayat normale döndüğünde- özellikle lüks ürünlerin satışında büyük bir patlama yaşanması bekleniyordu.

Lüks tutkunları

Yazının Devamı

Korona notları 30 | Yandık, bittik, öldük havasına girmeyelim

16 Nisan 2020

Karantina Notları’nda 30’uncu gündeyiz. Geçtiğimiz bir ayda, sadece biz değil tüm dünya olarak hiç alışık olmadığımız ve çok zorlandığımız günler geçirdik. Öyle görünüyor ki, bir süre daha bu böyle gidecek. Umudumuz elbette kötülüklerin bir an önce ortadan kaybolması.

Pek çoğumuz isyan ediyor ya da “yaşamak için neden bu kadar zor bir zamana denk geldik”, diye soruyor olabilir.

Oysa tarihe bakacak olursak insanoğlunun her zaman çok zor, alışılmadık ve tuhaf zamanlardan geçtiğini görebiliriz. Bu da onlardan biri.
Böyle zamanlarda eskinin akıllı insanlarının sığındığı bir şey vardı.

Yazının Devamı

KORONA NOTLARI 29 / WhatsApp gruplarında yazıyoruz, korkalım mı?

15 Nisan 2020

Mecliste görüşülecek olan ve internet düzenlemelerini de içeren torba yasa,  kulaktan kulağa “WhatsApp mesajları takip ediliyormuş” korkusu saldı. Koronavirüs salgını yüzünden karantina, sosyal mesafe ve bilgi bombardımanıyla zaten gergin olan pek çok insan, “Bir bu eksikti şimdi” diye, birden telaşa kapıldı.

Yazdığı mesajların paylaştığı kişiler dışında görünmesini istemeyenler, endişeye kapılarak grupları terk etti.

Zamanla kalabalıklaşmış gruplar tekrar elden geçirildi, bahar temizliği sonrası ayıklanarak yeniden kurulur oldu.

Peki işin gerçeği nedir, gelin yanıtı birlikte arayalım.

“WhatsApp hesaplarında yazılanlar ne kadar gizli?”

Basit bir soru.

Yanıtı ise biraz karışık.

Yazının Devamı

Korona notları 28 | Bilim boş iş arkadaş benim bir teorim var

14 Nisan 2020

Sokaktaki vatandaştan profesörüne, politikacısından ev kadınına, doktorundan mühendisine bir koronavirüs efsanesidir gidiyor. Bilimsel gerçekler değil, virüsle ilgili komplo teorileri ve şehir efsaneleri başta sosyal medyadan olmak üzere salgın gibi dilden dile yayılıyor.

Hatta öyle bir yayılıyor ki; “Yok o aslında öyle değil, bak uzmanlar şunu söylüyor” diyecek olsa Bir Bilen, “Haydi canım sende” denip geçiliyor. Bu üstelik sadece bize özel değil, tüm dünyada yaşanıyor.

Baz istasyonlarını yakalım!“Virüsü 5G yayıyor” diyerek İngiltere’de ve İsrail’de cep telefonlarının baz istasyonları yakılıyor. “Alkol içince virüs ölüyor” sözüne inandığı için, İran’da yüzlerce insan sahte alkolden ölüyor. Kelle paça, sarımsak, sumak ülkemizde yok satıyor.
Bu gibi örneklere inanmak, sadece gelir ya da eğitim seviyesiyle de ilgili değil. En alt düzeyden en üste kadar bu efsanelere inanıp, yayanların sayısı oldukça fazla.

Yazının Devamı