Selva Demiralp

Selva Demiralp

sdemiralp@ku.edu.tr

Tüm Yazıları

Komşumuz Yunanistan’ın Avrupa Birliği’nde kalıp kalmayacağını belirleyecek oldukça kritik bir sürece girdik. Yunanistan, 30 Haziran’da IMF’ye olan 1.5 milyar euro’luk borcunu ödeyememesi durumunda Troyka karşısında temerrüde düşmüş sayılacak. Şu ana kadar yapılan görüşmelerde bir ilerleme kaydedilmiş değil. Troyka, 2010-2012 krizi sonrası Yunanistan’a vermeyi uygun gördüğü 240 milyar euro’luk kurtarma paketinin 7.2 milyarlık son taksitini hükümetiyle anlaşma sağlamadan ödemeye yanaşmıyor. Bu ödeme gelmeden ise Yunanistan’ın IMF’ye borcunu ödeyebilmesi mümkün değil.

Haberin Devamı

Anlaşma sağlanamıyor

Avrupa Birliği (AB), Avrupa Merkez Bankası ve IMF’den oluşan Troyka, vermiş olduğu yardım karşılığında üye ülkeleri mali disiplin konusunda belli bir çizgiye oturtmak istiyor. Yunanistan’dan ilk istenen faiz dışı fazlasını yüzde 4.5 seviyesine çıkarması idi. Ancak daha sonra bu hedef uzun vadede yüzde 3.5, kısa vadede ise yüzde 1.5’e kadar çekildi. Troyka’nın mali disiplin kavramını yeniden gözden geçirip makul bir hedef belirlemiş olması şüphesiz olumlu bir gelişme. Ama buna rağmen kemer sıkma politikaları canına tak etmiş olan Yunan halkının bütçe fazlası fikrine tahammülü yok. Çünkü kamu harcamalarının azalması ve söz konusu hedefin tutturulabilmesi için ya vergiler artacak ya emekli maaşları azalacak.

Troyka, eğer yüzde 1.5’lik faiz dışı fazla hedefi bile tutturulamazsa o zaman Yunanistan’ın borcunu ödemesinin imkânsız olduğunda diretiyor. Burada sorun belki de Yunanistan’ın bir yandan taviz vermem derken bir yandan da AB’de kalmak ve borç almaya devam etmek istemesi. Ancak ne yârdan geçerim ne serden tavrı maalesef çözüm getirmiyor.

Grexit durumunda kim kaybeder?

Bir anlaşma sağlanamaması ve Yunanistan’ın AB’den çıkması İngilizcede Greece (Yunanistan) ve exit (çıkış) kelimelerini birleştirerek oluşturulan “Grexit” tabiriyle anılıyor. Kanımca Grexit durumunda bundan asıl zararlı çıkan taraf Yunanistan olacaktır. Yunanistan’ın euro’dan çıkıp drahmiye geri geçmesi durumunda ilk aşamada ciddi bir stagflasyon tehlikesi kaçınılmaz görünüyor. Yani bir yandan enflasyon yüzde 35’lere kadar yükselirken, bir yandan fırlayan faizler, şirket iflasları, ciddi ekonomik daralma ve likidite sorunu öngörmek zor olmaz.
AB’nin de olası bir Grexit durumunda yaşanacak kaostan nasibini alacağı şüphesiz. Ancak 2010-2012 döneminden farklı olarak Yunanistan’a borç vermiş Avrupalı banka sayısı oldukça sınırlı. Dolayısıyla olayın AB çapında bir finansal krize dönüşme ihtimali çok düşük. Bununla birlikte bu tür bir gelişmenin AB’nin bütünlüğünü tehdit etmesi ve yeni katılacak üyelerde çekimserlik yaratması beklenebilir.
Türkİye nasıl etkilenir?
Grexit ilk aşamada euro’nun değer kaybetmesine sebep olur. Bu ise TL’yi görece değerli hale getireceği için ihracatının önemli bir bölümünü AB’ye yapan Türkiye için kötü haber olarak değerlendirilebilir. Yine komşu ülke Yunanistan’ın para biriminin ucuzlamasıyla Avrupa’dan gelen turizm Türkiye yerine Yunanistan’a yönelebilir. Bu kara bulutlar arasında bizim açımızdan olumlu sayılabilecek bir haber ise Avrupa’dan satın aldığımız ithal ürünlerinin (otomobil ve kara taşıtları, ecza ürünleri) fiyatlarının ucuzlaması olur.