Hoş geldin 2025, yeni yılın ilk pazar gününden merhaba! Her yıl olduğu gibi, bu yılın ilk yazısında da tecrübelerime dayanarak öngördüğüm beslenme ve gıda trendlerinden bahsedelim.
Öncelikle bu yılın gıda trendleri, sürdürülebilirlik ve iyi yaşam odaklı bütünsel yeniliklerle damgasını vuruyor. Bitki bazlı alternatiflerin yükselişi, mikrobiyom dostu beslenme ve kişiselleştirilmiş yaşam tarzı alışkanlıkları ön plana çıkıyor. Bütünsel sağlık, sürdürülebilir, bitki bazlı alternatifler, gıda pazarını güçlü bir şekilde etkiliyor. Bu yıla bir de sevindirici haber ile başladık. Türk kahvaltısı New York Times’ta yayımlanan 2025 trendlerinde yer aldı ve protein çeşitliliğinin önemi vurgulandı. Geleneksel inovasyon ve yerel lezzetlerin modern yorumları ise bu yıl sofralarda fark yaratmaya hazırlanıyor. Özetle sağlık ve çevre bilinciyle şekillenen bu yılın mutfakları, bizi lezzet dolu bir yolculuğa çıkaracak gibi duruyor.
BİTKİ BAZLI BESLENME HER RAPORDA İLK SIRADA
Sürdürülebilirlik, uzun süredir hayatımızın her alanında ön planda olan bir konu ve 2025’te de yine beslenme trendlerinin merkezinde yer alıyor. Bu yıl da bitki bazlı beslenme, çevre dostu beslenme ve yaşam vurgusunun devam ettiğini göreceğiz. Tüketiciler artık iklim değişikliğinin etkilerinin son derece farkında. Bu nedenle sürdürülebilir tarım uygulamaları, iklime dayanıklı mahsuller ve yenilikçi ürün yetiştirme teknolojileri gibi aksiyonlar daha yakından takip ediliyor. Raporlar da, bitki bazlı gıda pazarındaki artışı vurguluyor. 2023 yılında 43.77 milyar dolar olan bitki bazlı gıda pazarının 2030 yılına kadar 85 milyar dolara ulaşması ve 2023-2030 arasında yüzde 9.95’lik bir yıllık büyüme oranı öngörülüyor.
PROTEİN DEVRİMİ BAŞLASIN
2025’te proteinler, gıda dünyasında daha fazla odak noktası olacak. Peki, proteinler neden bu kadar kıymetli gelin kısaca hatırlayalım. Beslenmemizin temel bir parçası; kas inşa etme, onarma, hormonları dengeleme, bağışıklık sistemimizi düzenleme ve birçok metabolik süreçte rol oynuyor. Elbette protein denildiğinde aklınıza sadece hayvansal kaynaklı gıdalar gelmesin. Protein konusunda kısıtlı olmak yerine dengeli, çeşitli beslenmeye odaklanın ve daha iyi bağırsak sağlığı ve genel sağlık için baklagiller, tam tahıllar ve yağlı tohumlar gibi lif açısından zengin bitkisel proteinli yiyeceklere öncelik verin. Bu yıl da geçen yıl olduğu gibi sürdürülebilirlik kaygılarıyla böcek proteinleri ve laboratuvar ortamında üretilen etler de daha geniş kitlelerce tartışılacak. Fakat çözümü çok da uzaklarda aramaya gerek yok. Bitki bazlı proteinden daha fazla fayda sağlamanın en iyi yollarından biri olan filizlendirme yöntemi, bu yıl kendinden sıklıkla bahsettirecek. Ayrıca, geleneksel hayvansal proteinlerin daha çevre dostu ve etik üretim yöntemleri gündemde olacak. Bu yıl, protein tüketimi hem sağlık hem de çevresel sürdürülebilirlik perspektifinden bir kez daha ele alınacak gibi görünüyor.
GELENEKSEL LEZZETLERİN MODERN YORUMU
Bu yıl tüketiciler, malzemenin doğal çekiciliğine ve içerdikleri faydalara daha fazla odaklanırken, geleneksel yöntemlerle üretilen gıdalara da daha fazla yönelecek. Ayrıca günümüzde lezzetin yanında dokunun da büyük önem kazandığını görüyoruz. Çıtır tahıllar ve bakliyatlar, granolalar, filizlenmiş ve fermente edilmiş baklagiller, öğünlere hem lezzet hem de doku katmak için tercih edilecek. Gastronomi sektöründe de bu alanda gelişmeler olduğundan bahsetmek mümkün. Araştırmalar ve gözlemler, nostaljik tatlara özlem duyulduğunu gösterirken, önümüzdeki yıllarda bu lezzetlerin daha yaratıcı ve gelişmiş formlarda olacağına dikkatleri çekiyor. Özellikle gastronomi alanında şefler, yerel mutfak mirasını modern pişirme teknikleri ve sunumlarla yeniden keşfetmeye odaklanıyor. Bu yıl nostaljik tatların farklı sunumlarını da sık sık göreceğiz.
FERMENTASYON SANATI
Bağırsakların ikinci beynimiz olarak tanımlandığını artık çok iyi biliyoruz. Fermente gıdalar, 2025 yılının dikkat çeken trendleri arasında. Kefir, kombucha, turşu gibi fermente ürünler, özellikle çıkışları destekleyen probiyotik içerikleriyle öne çıkıyor. Hipokrat’ın “Bırak yemek senin ilacın, ilaç senin yemeğin olsun” söylemi her gün doğruluğunu bir kez daha ispatlıyor. Fermente ürünler 2025 yılında yine gözde olmaya devam edecek. Yukarıda bahsettiğim filizlendirilmiş fermente gıdalar ise bu yıl bu alanda kendini öne çıkartacak. Öyle ki filizlendirme ve fermantasyon terimleri bu yıl ilk kez Whole Foods gıda trendlerinde yerini aldı.
BAĞIRSAK VE RUH SAĞLIĞINA DESTEK İÇECEKLER
Araştırmalara göre, enerji alımının yaklaşık yüzde 18’i şekerli içeceklerden geliyor ve bu da karaciğer yağlanmasından diyabete pek çok metabolik bozukluğa katkıda bulunabiliyor. Tüketicilerin gıda okuryazarlığı alanında giderek farkındalık sahibi olmasıyla gazlı içecekler ve tatlandırılmış içecekler, yerini ruh ve bağırsak sağlığını destekleyen ve hastalık riskini azaltan şekersiz yeşil çay veya bitki çayları, kombucha, kefir gibi daha sağlıklı seçeneklere bırakacak. Tüketiciler, elektrolit destekli, vitamin mineral ve antioksidan içeren içecekleri daha sık tercih edecek. Sizlere daha önce bahsettiğim GABA (Gama Amino Bütirik Asit) nörotransmitteri de bu anlamda kendinden sıklıkla bahsettirecek. Bu madde, beyin dalgalarının uyumlu çalışmasını sağlayarak, beynin dinlenmesine olanak tanırken, beyne ‘sakinleş’ sinyali veriyor. Magnezyum ve B6 vitamini, probiyotik kapasitesi yüksek alternatifler ise beyinde GABA miktarını destekleyen bileşenlerden.
FONKSİYONEL MOCTAILLER MENÜLERDE SIK GÖRECEĞİZ
Önceki yıllarda alkolsüz içecek, yani moctaillerdeki artıştan bahsetmiştim. Görünüşe göre alkolsüz kokteyller bu yıl da yerini sağlamlaştırıyor ve popüler bar ve restoran menülerinde de yer almaya başlıyor. Bu içecekler sadece lezzetleriyle değil, aynı zamanda sağlığa sunulan faydalarıyla da öne çıkacak. Adaptojenler, probiyotikler ve bitkisel özlerle zenginleştirilmiş oltailler, bağışıklık sisteminden enerji metabolizmasına, stres seviyelerinden ruh sağlığına farklı etkileriyle ön plana çıkacak. Özellikle sağlıklı yaşam tarzını benimseyen bireylerin bu içeceklere ilgisi artacak. Özetle 2025, hem lezzetli hem de faydalı içeceklerin yılı gibi görünüyor.
NOHUT, MERCİMEKTEN YAPILAN YÜKSEK PROTEİNLİ CİPSLER
Sağlıklı alternatiflere olan talep sadece içeceklerde artmıyor, atıştırmalık sektöründe de bu alanda gelişme söz konusu. Yüksek protein ve lif içeren ürünlere olan ilgi giderek artıyor. Geleneksel patates cipslerine sağlıklı bir alternatif sunan baklagil cipsleri hem lezzet hem de sağlık açısından öne çıkıyor. Glütensiz ve vegan beslenme tarzındaki artış da önemli bir etken. Özellikle spor yapan bireyler arasında yüksek proteinli atıştırmalıkların popülerlik kazanması, bu trendin büyümesine de katkı sağlıyor.
TÜRK KAHVALTISI TRENDLERDE
2025 yılının protein yılı olacağından bahsetmiştim. Türk kahvaltısı, geçmişten bugüne birçok farklı kültürün özelliklerini taşıyor. Geleneksel kahvaltımızın bu zenginliği, özellikle dünya çapında sağlıklı ve doğal beslenme trendleriyle uyumlu olduğu için popülerliğini artırıyor. Taze sebze-meyveler, zeytinyağı, peynir çeşitleri, organik reçel, bal ve ev yapımı ekmek gibi alternatifler, modern beslenme alışkanlıklarına hitap ediyor. Ayrıca, sosyal medya platformlarında Türk kahvaltı sofralarının görselliği de bu trendin küresel bilinirliğini artırıyor.
New York Times’a göre Türk usulü kahvaltılar, Amerikalıların diyetlerine daha fazla protein katmanın yollarından biri. Spor yapan birey sayısındaki artış ve protein tüketimi konusunda farkındalığın artmasıyla da bu popülerliğin arttığı düşünülüyor. Öyle ki en kaliteli protein kaynaklarından yumurtanın Türk kahvaltısında önemli bir yere sahip olduğunu biliyoruz. Haşlanmış, sahanda, menemen, bazı günler sucuklu yumurta, çılbır, omlet… Kahvaltıdaki yumurta çeşitliliği, hem protein açısından hem de lezzet açısından oldukça zengin bir deneyim sunuyor. Neredeyse her gün sabah kahvaltılarında evlerde farklı pişirme yöntemleriyle yumurta pişirilmesi, farklı yörelerde yetişen zeytinler-zeytinyağı, tahin pekmez gibi lezzetler, coğrafi işaretli her yöreye ait peynirler ve en önemlisi mevsimine uygun sebze meyvelerin her zaman sofralarda olması Türk kahvaltısını öne çıkaran içeriklerden.
Buna bir de sosyal ve kültürel olarak da yaklaşmak gerekiyor. Türk kahvaltısı genellikle aileyle veya arkadaşlarla yapılan, uzun süren, keyifli bir etkinlik. ‘Pazar kahvaltısı gibisi var mı?’ dediğinizi duyar gibiyim. Paylaşım kültürü, sosyal bağların ön planda olması ile Türk kahvaltısı, modern şehir yaşamındaki hızdan kaçış arayanlara hitap ediyor. Aynı zamanda rengârenk tabaklar ve sunumlar Türk kahvaltısının dünya çapında popülerlik kazanmasına katkı sağlıyor.