Dışişleri Bakanı Hakan Fidan çarşamba günü bakanlık yerleşkesinde Arap Devletler Ligi (AL) ülkelerinin büyükelçileri ile bir araya geldi. Fidan’ın bir yanına Filistin’in Ankara Büyükelçisi Faed Mustafa, diğer yanına Arap Ligi Büyükelçisi Abdulhameed Hamza’yı alarak gerçekleştirdiği, odağı Filistin olan bu toplantı üzerinde durmayı hak ediyor. Çünkü çok uzun değil, iki yıl öncesine kadar Dışişleri Bakanlığı’nın Arap Ligi Dışişleri Bakanları Konseyi’nin kabul ettiği bazı kararlara verdiği sert yanıt hafızalarda.
Kısaca hatırlatmak gerekirse; 2018’den itibaren AL Dışişleri Bakanları Toplantıları’nda, “Türkiye’nin Arap Ülkelerinin İçişlerine Müdahaleleri”, “Suriye’deki Gelişmeler”, “Türk Kuvvetlerinin Irak’ın Egemenliğini İhlal Etmesine Karşı Arap Ortak Tutumu” ve “Libya’daki Gelişmeler” gibi başlıklarda Türkiye aleyhine kararlar kabul edildi. 2019’dan itibaren de bunlar kalıcı gündem haline geldi. Bir de Mısır, BAE, Suudi Arabistan ve Bahreyn dışişleri bakanları ile AL Genel Sekreteri’nden oluşan bir “Türkiye’nin Arap Devletlerinin İçişlerine Müdahalesi Hakkında Arap Bakanlar Komitesi” oluşturuldu.
Ancak Türkiye’nin başta Mısır olmak üzere Körfez ülkeleriyle ilişkileri normalleştiktçe bu AL-Türkiye diyaloğuna da yansıdı. Bahreyn’de 16 Mayıs 2024’de düzenlenen 33. Arap Ligi Zirvesi’nde ise önce Türkiye’nin Arap ülkelerinin içişlerine müdahaleleri başlıklı karar gündemden çıkarıldı. Türkiye bunu memnuniyetle not etti. Ardından da altı üyeli Bakanlar Komitesi lağvedildi.
Karşılıklı sert açıklamaların yerini artan temas ve diyalog sürecine bırakmasında Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın talimatıyla, Dışişleri Bakanı Hakan Fidan’ın bir süredir sürdürdüğü çabanın etkili olduğu belirtiliyor. Fidan’ın, son Mısır seyahatinde Arap Ligi Genel Sekreteri Ahmed Ebu Gayt ile görüşmesinden yansıyan samimi bir kare de dikkat çekici. O fotoğraf, çarşamba günü yapılan toplantı ile birlikte değerlendirildiğinde, Türkiye’nin AL ile iş birliğini yeniden aktif hale getirmek için gösterdiği çaba daha iyi anlaşılıyor.
FİDAN’DAN BÜYÜKELÇİLERE MESAJLAR
Bakan Fidan’ın büyükelçilerle buluşması da Türkiye’nin Güney Afrika’nın Uluslararası Adalet Divanı’nda açtığı davaya müdahillik başvurusu yaptığı güne denk geldi. Bu bir tesadüf müydü yoksa örnek alınması gereken bir tavır olarak altı çizilmeye mi çalışıldı bilmiyorum ama Fidan Türkiye’nin müdahillik başvurusunu büyükelçilere anlatmış.
Büyükelçilere bütün dünyanın Filistinlilerin yaşadığı soykırımı canlı yayında izlediğini söyleyen Dışişleri Bakanı’nın sürecin başından bu yana yaptığı vurgusunu, yani savaşın yaygınlaşması riskinin her geçen gün arttığını da tekrar ettiğini öğrendim. Edindiğim bilgiye göre; Fidan savaşın bir an önce durması gerektiğine dikkat çektikten sonra, “Ardından Gazze’yi ve Filistin’i yeniden ayağa kaldırmamız, yaralarını sarmamız ve yeniden inşa etmemiz önem taşıyor. Türkiye olarak, elimizdeki bütün diplomatik araçlara başvurmaya devam ediyoruz” ifadesini kullanarak, Türkiye’nin şimdiye kadar attığı adımları sıraladı.
* Fidan, İsrail’le ticaretin askıya alındığını ancak yaptırımlardan Filistinlilerin etkilenmemesi için çaba gösterildiğini söyledi. Şimdiye kadar 56 bin tondan fazla insani yardımın Gazze’ye gönderildiğini belirterek, tam burada “İnsani yardımların sınırlardan geçmesinin önündeki tüm engelleri kaldırmak ve Gazze’ye yeterli yardımı dağıtabilmek için İsrail’e daha fazla baskı uygulamamız gerekiyor” dedi. Fidan’ın AL büyükelçilerine ülkelerine iletilmek üzere verdiği en temel mesajlardan biri bu.
* Filistin Devlet Başkanı Mahmut Abbas’ın 14-16 Ağustos tarihlerinde Türkiye’yi ziyaret etmesinin beklendiğini de büyükelçilere aktaran Fidan, Türkiye’nin ateşkes konusunda bütün taraflara elinden gelen desteği vermeye çalıştığını belirterek, “Özellikle Mısır’ın ve Katar’ın müzakereler konusundaki ara buluculuk rolleri fevkalade önemli” ifadesini kullanıyor.