6 yılda değişen atmosfer

28 Eylül 2020

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nın cuma sabahı HDP’ye yönelik Kobani Operasyonu kimilerine göre HDP’nin kapatılmasına doğru ilerleyecek bir sürecin başlangıcı. Dolayısıyla, “yeni bir Kürt partisinin de habercisi” diyenler var. Kimilerine göre; operasyona CHP’nin vereceği tepki sadece Millet İttifakı’ndaki ortağı İYİ Parti ile ilişkisine etki etmeyecek, aynı zamanda Cumhur İttifakı üyeleri AK Parti ve MHP’nin, CHP - HDP ilişkisine dair sözlerine yeni ve daha şiddetlilerini eklemesi için fırsat sunacak.

Farklı yorumlara eklenen soru ise operasyonun zamanlaması. 6 - 7 Ekim olaylarının 6. yıldönümüne sayılı günler kala yapılmasından çok, neden 6 yıl sonra yapıldığı soruluyor. Bu konuda yapılan yorumlardan biri; olayların gerçekleştiği 2014’ten iki yıl sonra gerçekleşen 15 Temmuz darbe girişiminin etkisi. Darbe girişiminin, yargı ve güvenliğin önceliğini değiştirdiği, ayrıca bunların içindeki darbe unsuru güçlerin “temizlenmesini” de gerekli kıldığı değerlendirmesi yapılıyor. Zira 6 - 7 Ekim olaylarıyla

Yazının Devamı

‘Bir seçimlik parti değil’

23 Eylül 2020

Kuruluş çalışmaları pandemi sürecine denk gelen Gelecek Partisi’nin Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, parti genel merkezinde gazete ve televizyonların Ankara temsilcileriyle bir araya geldi. Gelecek Partisi’nin neden kurulduğunu “Siyasi parti boşlukta kurulmaz” diyerek anlatmaya başlayan Davutoğlu, “Birisi niye parti kuruluyor diye soruyorsa ya Türkiye’yi ya da dünyayı görmüyor demektir” dedi.

‘Kurumsallaşacağız’

Siyasi Partiler Kanunu ve Seçim Kanunu’nda değişikliğin çalışıldığı, seçim barajı ve milletvekili transferiyle grup kurmanın önüne geçilmesine ilişkin tartışmaların yeni partilerin kuruluşuyla ilişkilendirildiği bir dönemde Ahmet Davutoğlu partisinin teşkilatlanma çalışmalarıyla ilgili bilgi verdi. 70 ilde örgütlendiklerini ve bir ay içerisinde sayının 81’e ulaşacağını belirten Davutoğlu, şimdiye kadar 31 il ve 250 ilçede kongrelerini tamamladıklarını söyledi. Ekim sonu, kasım başında partinin büyük kongresini yapmaya hazırlandıklarını vurgulayan Genel Başkan, “Bugün

Yazının Devamı

AB ile ilişkiye yeni format atılabilir mi?

21 Eylül 2020

Bu hafta Avrupa Birliği (AB) merkezli Doğu Akdeniz haftası olacak diyebiliriz. Bugün AB dışişleri bakanları Brüksel’de Dış İlişkiler Konseyi toplantısı için bir araya geliyor. 24-25 Eylül’de liderler zirvesi var. Türkiye; Fransa, Yunanistan ve Güney Kıbrıs Rum Kesimi’nin bastırması sonucu, Doğu Akdeniz’de takındığı tavır, yürüttüğü politika nedeniyle yeni yaptırımlarla mı karşılaşacak yoksa son bir kaç gündür aralanan diyalog kapısı iyice açılacak mı göreceğiz.

Olasılıkları, yıllardır AB - Türkiye ilişkileri üzerine çalışan, İktisadi Kalkınma Vakfı(İKV) Genel Sekreteri ve Yıldız Teknik Üniversitesi Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler Bölümü öğretim görevlisi Doç. Dr. Çiğdem Nas’a sordum. Nas, yeni bir formattan bahsetti...

- Yeni bir yaptırım kararı çıkar mı sizce?

Şu anda çıkmayacak gibi. Tabii ki önümüzdeki günlerde yine gerilimin tırmanması söz konusu olmazsa. Oruç Reis’in geri çekilmesi olumlu bir tavır olarak algılanabilir. Ancak bundan sonraki

Yazının Devamı

Çok erken birkaç seçim sorusu

14 Eylül 2020

Yıllar önce, yine bir ‘erken seçim kapıda mı?’ söylentisinin peşine takıldığımız günlerdi. Bir bilenlerin yine “şu açıklama işaret”, “bu gösterge kesin işaret”, “yok o karar bildiğin kanıt” dediği zamanlar. Görüşünü her daim önemsediğim bir siyasetçi “Bu erken seçim tartışması diş macunu gibidir, tüpten bir kez fırladı mı bir daha içine sokamazsın” demişti. Hakikaten de 2018 Haziranındaki cumhurbaşkanlığı ve milletvekili genel seçimleri tamamlandıktan hemen sonra bir şekilde başlayan/başlatılan erken seçim tartışması bir türlü bitmiyor. “Bu yasa geldi işaret”, “Şu karar işaret”, “Devlet Bahçeli böyle dedi işaret”, “Ahmet, Mehmet’e gitti işaret”, “İl kongreleri hızlandı işaret” diye diye iki yıl geride kaldı. Görünen o ki bu şekilde de devam edecek.

Buna bağlı olarak ise özellikle cumhurbaşkanlığı seçimine ve muhalefet partilerinin çıkaracağı adaylara odaklanılmış durumda. Zira iktidar bloğunu oluşturan AK Parti

Yazının Devamı

Tarihin rehberliğinde dış politika

7 Eylül 2020

“21 Ağustos 1923 günü Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde Lozan Antlaşması’nın onaylanması için toplanan oturumda söz alan İstanköy (Coo/Kos) doğumlu Menteşe Mebusu Şükrü Bey (Kaya), Oniki Ada’yı kastederek, ‘Bu adalar bence İtalyanların elinde Anadolu’ya doğru uyanacak bir isti’mar ve istismar siyasetinin bir mukaddimesidir’ demişti”

Tarihçi, Kültür Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümü Öğretim Üyesi Dr. Hazal Papuççular’ın Türkiye ve Oniki Ada (1912-1947) başlıklı kitabı bu cümlelerle başlıyor. Kaya, o dönem İtalyanların elinde olan Oniki Ada ile ilgili olarak yapıyor bu tespiti ama adaların Yunanistan’a devrinden sonrası için de aynen geçerli oluyor. Bugün yaşananlar da bunun göstergesi. Çünkü Osmanlı’dan Türkiye Cumhuriyeti’ne, İtalyanların elindeyken de Yunanlıların yönetimine geçtiğinde de sınır meselesi ve adaların silahlandırılması meselesi dertti, şimdi de...




‘Türkiye’yi tatmin edecek sonuç

Yazının Devamı

Karadeniz’de gazın parolası: Zeynep uyandı

31 Ağustos 2020

Kıbrıs Barış Harekâtı’nda dönemin Başbakanı Bülent Ecevit ile Dışişleri Bakanı Turan Güneş arasında belirlenen “Ayşe tatile çıksın” parolasının hikâyesini bir çok kişi bilir. Ecevit ve Güneş 2. Cenevre konferansına hazırlanırken, konferansın yarıda kalması ya da uza(tıl)ması ihtimaline karşı aralarında bir parola belirlemeyi konuştukları sırada, Güneş’i Turizm Bakanı Orhan Birgit arar. Güneş, Birgit’e de konferansın uzayabileceğini söyler, çocuklarının onu beklemeden tatil yapabilmesi için rezervasyon konusunda yardımcı olmasını ister. Konuşmayı duyan Ecevit, “Ben parolayı buldum. ‘Ayşe tatile çıksın.’ Eğer işler kopma noktasına gelirse, burada işler uzayacak, Ayşe tatile çıksın de ben anlarım” der.

İşte buna benzer bir parolanın, Karadeniz’de gaz keşfi sırasında da sınırlı sayıda kişi arasında kullanıldığını öğrendim. Burada da bir bebeğin ismi, ‘müjde’ aleniyet kazanana kadar güvenlik gerekçesiyle parola olarak kullanılmış. Ona geçmeden önce, gaza ulaşıldıktan, müjde olarak

Yazının Devamı

Müjdeye dair sorular ve cevaplar

26 Ağustos 2020

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan geçen cuma günü, 21 Ağustos 2020’de, Karadeniz’de 320 milyar metreküplük doğalgaz keşfini daha açıklarken konu tartışılmaya başlandı. Ortaya atılan bir çok soru ve iddia, anlaşılmaya çalışılan bir o kadar teknik tanımlama var. Sorular ve iddialar, “Yıllardır yabancı şirketler o kadar aradılar bulamadık dediler, yalan mı söylediler?”den başlıyor, “yeterince yerli ve milli bir keşif değil”, “maliyeti çok, değmez. Astarı yüzünden pahalıya mâl olur”, “hani 800 milyar metreküptü?”, “sevinelim de, o kadar da büyük bir şey değil”, “2023’e yetişmesi mümkün değil” diye devam ediyor.

Açıklamanın yapıldığı andan itibaren ortaya çıkan bu ve benzeri soruları alt alta yazıp, planlama ve keşif sürecinde yer alan kurumlardaki kaynaklarla konuştum. Aktarılan bilgi ve tespitler özetle şöyle:

Yabancı şirketler 2004’den, 2018’e kadar Karadeniz’de 6 noktaya baktı. Bu 6 noktadan, 320 milyar metreküplük keşfin yapıldığı

Yazının Devamı

Eve dönüş parantezi

24 Ağustos 2020

İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener’in Ayasofya Camii’nde kıldığı namaz, siyasette takip edilmesi gereken yeni bir konu başlığı açılmasına vesile oldu. MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli de başlığı açan, gündemi belirleyen...Bahçeli, Akşener’e 4 Ağustos 2020 tarihli açıklaması ile ‘zillet ittifakı’ olarak tanımladığı, CHP ve HDP’nin ortakları olduğunu vurguladığı ittifaktan ayrılarak, ‘EVİNE’ dönmesi çağrısı yaptı. Yapılan çağrıda da ev kelimesi büyük harflerle yazıldı. O gün bu gündür ‘ev’den kasıt tartışılıyor.

Acaba Bahçeli, Akşener’in MHP’ye dönmesini mi kastetti? Cumhur İttifakı’na mı buyur etti? Yoksa git evinde otur mu dedi? Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “Yadırgadığım bir davet değil. O da olabilecek en makul çizgide davettir. Temenni ederim ki birlik beraberliğin tesisine yönelik inşallah bir adım olabilir. Çünkü dağınıklıkta bir şey yok” yorumundan mülhem yapılan ‘ittifaka davet’ çıkarımına ve Akşener’in “Başıma silah

Yazının Devamı