Günümüzün en cesur kadınlarından biri Arwa Damon. 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nde savaş muhabirliğinden savaş yaralısı çocuklara medikal yardım sağlayan organizasyonu INARA’ya uzanan kariyerini inceliyoruz
CNN International’ı açtığınızda Orta Doğu ile ilgili her haberde karşınıza aynı yüz çıkıyor: Arwa Damon.
Şimdiye kadar Uluslararası Kadın Medya Vakfı’nın “Cesur Gazetecilik” ödülünden “Emmy”lere kadar birçok önemli ödül kazandı.
Boston’da doğdu, babası Amerikalı, annesi Suriyeli (1949 darbesinde suikasta uğramış Suriye’nin eski Başbakanı Muhsin Al-Barazi’nin kızı). 6 yaşındayken ailesiyle Fas’a taşınmış, 9 yaşındayken ise İstanbul’a... Babası George Damon, Robert Kolej ortaokulunun uzun yıllar müdürüydü.
Arwa ise bizim için okul müdürünün sessiz sakin kızıydı. İşte belki de o yüzden şimdi CNN’i açıp da Orta Doğu’da en tehlikeli bölgelerde karşıma çıktığında şaşırıyorum ve cesaretine daha da çok saygı duyuyorum. 6. sınıfı atlayıp 16 yaşında mezun oldu Robert Kolej’den. Üniversiteyi New York’ta Skidmore College’da okudu, biyoloji ve Fransızca üzerine lisans yaptı. Daha sonra ise bir Türk tekstil şirketinde çalıştı. Şimdi 42 yaşında; mermilerden, bombalardan kaçıyor, gizli tünellerde sürünüyor, güvenlik görevlilerini tatlı dille ikna ediyor. Tabii bunda İngilizce, Arapça ve Türkçenin yanı sıra Fransızca da bilmesinin etkisi çok.
Hiç korkusuz, ama uzun yıllar birlikte çalıştığı Anderson Cooper’a göre sert bir savaş muhabirinden çok, insani yönü güçlü.
Iraklı çocuğu ABD’ye getiriyor
Zaten CNN’in popüler bir figürü haline gelmesinde en büyük etkenin, 5 yaşında ağır yaralanmış Iraklı bir çocuğu tedavisi için ABD’ye getirmesi ve dört yıl boyunca bu tedavi sürecini takip etmesi olduğu belirtiliyor.
Suriye’de ev arkadaşı, tanınmış savaş muhabiri Marie Colvin öldürüldüğünde bile “Artık dön” çağrılarını dinlemiyor, vazgeçmiyor, sahadan bildirmeye devam ediyor.
Peki, ama Arwa, tekstil sektöründen vazgeçip Orta Doğu muhabiri olmaya nasıl karar verdi? 11 Eylül’den sonra.
Daha önce verdiği röportajlarda anlatıyor; ABD’de üniversitedeki arkadaşlarının Orta Doğu’yla ilgili bir şey bilmemesinden ne kadar etkilendiğini. “11 Eylül sonrasında Doğu ile Batı arasındaki uçurum açıldıkça arada bir köprü görevi görmeye karar verdim” diyor.
İşte bunun üzerine küçük bir kasabadan başlamalısın, diyenleri dinlemeyip, 25 yaşında serbest muhabir olarak Irak’a gidiyor, savaş başlamadan biraz önce.
INARA ile gündemde
Başarılı olunca, CNN tarafından işe alınıyor.
Şimdi ise CNN’in en güçlü Orta Doğu muhabiri. Bağdat’taki Amerikan Konsolosluğu’nda bir kutlamada alkolü fazla kaçırıp iki sağlık görevlisini ısırdığı iddia edildiğinde de CNN desteğini esirgemedi, kendisi hemen özür diledi.
Evi hâlâ İstanbul’da.
Hiçbir şeyin siyah-beyaz olmadığının canlı bir örneği. “Bir muhabir asla haberin parçası olmamalı” dese de...
2015’te Beyrut’ta kurduğu ve halen başkanı olduğu, Amanda Seyfried ve Thomas Sadoski gibi oyuncuların da yönetiminde yer aldığı INARA (The International Network for Aid, Relief and Assistance) ile gündemde. INARA, savaş bölgelerinde yaralanan çocuklara medikal destek sağlıyor. “Geçmişlerini değiştiremeyiz, ama geleceklerini daha sağlıklı hale getirebilmek için yardım edebiliriz” diyor.
Haksız mı?